AmeldeFıkhı 172-01

172- Amelde Fıkhı Ekber Ders 172

AMELDE FIKHI EKBER DERS 172

 

Çok kıymetli ve muhterem efendiler dersimiz feraiz ilmiyle devam ediyor. Konumuz hacb konusudur. Hacb men etmektir. Varisin mirasın tamamından veya bir kısmından men etmektir. İslam fakihlerinin ifadesine göre muayyen bir varisin hissesine iştirak etmediği bir başka şahsın bulunmasından dolayı mirasın tamamından veya bir kısmından men etmektir. Babanın bulunması nedeniyle dedenin hacb olunması çocuğu bulunması sebebiyle kocanın hissesinin malın yarısından dörtte birine inmesi gibi hacb ile hırman konusunda aralarındaki ne gibi farklı durum vardır şimdi ona bakalım. Hırman bir şahsın mirasa mani olan hallerden birinin bulunmasından dolayı mirastan men etmektir. Örneğin katil öldürme meselesinde bu bir manidir. Katil mirastan mahrum kalır. Babasını öldüren çocuk miras sebebi olan akrabalık mevcut olduğu halde katil manisi bulunduğu için mirasa alamaz yine başkasını hacb edemez. Böyle bir sebeple mirastan mahrum olan kişi başkasını hacb edemez. Aksine o hiç yokmuş farz edilir. Varisler katil oğul, zevce ve ölenin babası olsa zevce sanki ölenin hiç çocuğu yokmuş gibi malın dörtte birini babada asabe olarak kalanı alır. Hacb ise ölene kendisinden daha yakın bir şahıs bulunduğu için onu mirastan men etmektir. Hacb olunan şahıs bir başkasını hacb edebilir ve var kabul edilir. Örneğin varisler baba, anne ve iki öz erkek kardeş olsa öz kardeşler bulunması sebebiyle anne üçte bir yerine altıda bir alır. Hâlbuki bu kardeşleri baba hacb etmektedir. Hacb olunan kişi başkasını hacb’ı hırman ile veya hacb’ı noksan ile hacb edebilir. Anne ve baba, anne baba ve kardeşler olması gibi. Ölenin babasının annesini baba hacb eder ve bu nine annenin annesinin annesini hacb eder. Hanım tek olsaydı hissesi dörtte bir veya sekizde bir olacaktı. Birden fazla olunca aynı farz hisseyi aralarında taksim ederler. Yine avıl meselesinde hisselerin paydadan fazla olması sebebiyle hissedarlara düşecek payın noksan olması hacb değildir bu avıl’dır.

Dakika 5:07

Çeşitlerine baktığımız zaman hacb’ı noksan bir başka şahsın bulunması sebebiyle eksilmesidir. Örnek olarak ölenin çocuğu varsa kocasının hissesi bir bölü ikiden bir bölü dörde düşer yani yarım alacağı yerde dörtte bir alır. Annenin hissesi ölenin oğlu varsa üçte birden altıda bire düşer. Hacb’ı noksan beş farz sahibi hakkında ortaya çıkar. Bunlar zevce, koca, oğlun kızı, baba bir kız kardeş ve annedir. Bu noksanlık nas veya icma ile sabit olduğunu görmekteyiz. Şimdi koca Fer’i sebebiyle bir bölü ikiden bir bölü dörde intikal eder. Zevcede Fer’i sebebiyle bir bölü dörtten bir bölü sekize intikal eder yani dörtte birden sekizde bire intikal eder. Oğulun kızı ölenin öz kızından dolayı oğulun kızının hissesi bir bölü ikiden bir bölü altıya intikal eder. Baba bir kız kardeş ölenin öz kız kardeşinden dolayı baba bir kız kardeşin hissesi yani ikide birden altıda bire intikal eder.  Anne Fer’i ve öz olsun üvey olsun kardeşi sebebiyle annenin farzı üçte birden altıda bire düşer. Yani ölenin kız olsun erkek olsun varis olan Fer’i ve öz olsun üvey olsun kardeşi sebebiyle annenin durumu böyle. Hacb’ı hırma hiç miras alamamasıdır. Dede baba ile oğlun oğlu oğul ile dede baba ile oğlun oğlu oğul ile anne bir kardeş baba ile hacb olunarak mirastan mahrum olur. Hacb’ı hırman ile hacb olunmayanlar baba, anne, oğul, kız, koca ve zevcedir. Anne baba karı koca ve çocuklar hırman hacb’ı ile hacb olunanlar bunlar dede, nine, öz kız kardeşler, baba bir kız kardeşler, anne bir kardeşler, oğlun kızları ve oğlun oğludur. Dede baba ile nine anne ile öz kız kardeşler oğul ile veya oğlun oğlu ve baba ile hacb olunur.

Dakika 10:00

Kardeşlerin baba ile hacb olunacağında icma vardır. İmam-ı Azam Ebu Hanife dede ile de hacb olunurlar demiştir. Baba bir kız kardeşler asabe kalacak birisi yoksa kendilerinin öz kız kardeşlerle hacb olunurlar. Anne bir kardeşler, baba, dede ve varis olan fer yani oğul kız oğlun oğlu ve oğlun kızı ile hacb olunurlar. Oğul kızları asabe yapacak birisi yoksa kendilerinin ölenin iki ve daha fazla kızı ile hacb olunurlar. Oğlun oğlu, oğul ile hacb olunur yani erkek torun ile oğlun oğlu yani torun oğul ile hacb olunur. Hırman hacb’ının esası şu kaidelerle anlaşılmaktadır. Ölene bir vasıta ile bağlı olan her varisi o vasıta hacb eder. Anne bir kardeşler müstesna onlar anne vasıtasıyla ölüye bağlı oldukları halde anne ile beraber varis olurlar. Mesela örneğin dede baba ile annenin annesi de anne ile hacb olunur. Yakın olan uzak olanı hacb eder. Örneğin nineler anneyle hacb olunur. Anne her nineyi hacb eder. Oğul kızları kız ile oğlun oğlu oğul ile hacb olunur. Kardeş ve kardeş oğlunu baba hacb eder. Bunda da icma vardır. İmam-ı Azam’a göre dede de kardeşleri hacb eder. Tercih önce cihete göre yapılır. Tercih ölüye yakınlık derecesine göre olur. Tercih akrabalık kuvvetine göre yapılır. Hacb önce vasfil olur. Bu öldürme, kölelik, din farkı Hanefi ulemasına göre dar farkı gibi mirasa mani hallerden birinin variste bulunması ile vaki olan hacb ’tır bu şahıs ile olur. Ya hacb’ı noksan veya hacb’ı hırman ile olur buda noksan hacb’ı şu şekillerde görülür. Bir farzdan daha az miktardaki bir farza doğru olur. Ölenin çocuğu bulunması sebebiyle kocanın farzının bir bölü ikiden bir bölü dörde annenin farzının bir bölü üçten bir bölü altıya oğul kızının farzının bir bölü ikiden bir bölü altıya hanımın farzının çocuğu bulunması sebebiyle bir bölü dörtten bir bölü sekize kız kardeşi bir tek öz kız kardeşi bulunması sebebiyle baba bir kız kardeşin farzının bir bölü ikiden bir bölü altıya intikal etmesi de böyledir.

(dakika 15:20)

İkinci maddeye bakıyoruz. Bir asabe daha az bir asabe hissesine doğru olur. Öz veya baba bir kız kardeş asabe olarak alacağı hisse kardeşinden dolayı daha az hisseye intikal eder. Yine bir farzdan asabe hissesine doğru olur. Oğul ile beraber bulunan kızın hissesi farzdan daha az olan asabe hissesine doğru intikal eder. Asabe hissesinden farza doğru olur. Farz hisselerinin adedinin fazla olması halinde avıl hissesinden adet bakımından artması miktar bakımından azalmasıdır. Yine hırman hacb’ı kişinin mirastan tamamen hacb edilmesidir ki mirastan mahrum olur. Bu varislerden altısına tesir etmez. Yedisine tesir eder. Tutmayanlar tesir etmeyenler oğul, kız, anne, baba, karı, kocadır. Tesir edenler ise baba ile bulunan dede anne ile beraber bulunan nineler oğul ile oğlun oğlu,  iki kız ile oğul kızları, iki öz kız kardeşle babası, bir kız kardeşler oğul ve oğlun oğlu ile bulunan kardeşler kardeşleri baba âlimlerin ittifakına göre dede ise İmam-ı Azam’a göre hacb eder. Evet, kıymetli ve muhterem izleyenler şimdi dersimiz avıl ile devam ediyor. Avıl nedir? Adam zulmetti demek için alerracülü istilayı manası ise farz hisselerin aslından payın paydadan fazla gelmesidir. Yine payda yani terike farzların toplamını eda edemiyorsa terike daha fazla parçalara ayrılır. Mesela altı ise yediye yükselebilir. Bütün varislerin farzları aynı oranda eksilsin diye yapılır. Hiç birine fazla eksilmez azda eksilmez hepsine aynı derecede yansır. Artmak ve yükselmek manasına avıl denilmiştir. Meselenin aslına bakınca aslı payda ile farzların toplamı pay eşit olursa buna avil’e denir. Kalan karı koca hariç diğer farz sahiplerine ret olunur. Avlın meşruiyetine gelince ilk hükmü veren Hz. Ömer’dir. Zeyd bin Sabit ona avlı tavsiye etti ve hisseleri yükseltin dedi hemen Hz. Ömer diğer sahabeyi kiram da bunu kabul ettiler.

Dakika 20:15

Hiç kimse itiraz etmedi. İbni Abbas Hazretleri Ömer’in vefatından sonra başka türlü fetva verdi. İbni Abbas bir adam ona meselenin aslı farz hisselerden noksan gelirse ne yapacağını sordu. Oda bu zararı hali en kötü olana ki onlar kızlar ve kız kardeşlerdir yükle dedi böylece onlar miktarı belli olan bir farz hisseden belirli olmayan bir farz hisseye nakil olunurlar dedi ilave etti haydi toplanıyor musunuz? İpti hâl yapalım ve Allah’ın lanetini yalancılar üzerine atalım. Alis vadisinin kumunu yaratan bir maldan iki yarım birde üçte bir hisse kılmamıştır. Doğrusu Hz. Ömer sahabenin yaptığıdır. Burada İbni Abbas’ın bu görüşüne katılmadıklarını görüyoruz ( R.A ve erdahüm ecmain.) Meselenin asıllarından avıl eden veya etmeyenler konusunda da Kuran’ı Kerimde zikredilen farzlar yani hisseler altı olduğunu görüyoruz. Asılları yani paydaları beştir. Bunlar iki üç dört altı ve sekizdir. Altı farz hissenin beş aslı olmasının sebebi bir bölü üç ile iki bölü üçün asılları paydası aynıdır. İkisinin birleşmesinden iki asıl daha çıkar ki bunlarda on iki ve yirmi dörttür. Böylece asılların toplamı yedi tane olmuş oluyor. Yedi asıldan dördü hiç avl etmez. Bunlar iki üç dört ve sekizdir. İki üç dört sekizdir. İkide avıl olmaz. Varisler koca ve baba bir kız kardeş olsa koca bir bölü iki kardeş de bir bölü iki alır mesele ikiden olur avl’a hacet kalmaz. Üçte de avıl olmaz. Varisler iki kız ve bir babası bir erkek kardeş olsa kızlar iki bölü üç alır yani üçte ikisini kalanı erkek kardeş alır mesele üçtendir. Dörtte de avıl olmaz. Varisler koca ve bir oğul olduğu zaman koca dörtte bir kalanı da oğul alır mesele dörttendir avıl olmaz. Sekizde de avıl yoktur. Hanım ve bir oğul olsa varisler mesele sekizdendir. Hanım sekizde birini alır kalanı oğlundur. Avıl eden asıllar ise altı, on iki, yirmi dörttür. Altı on iki yirmi dört bunlar avl eder.

Dakika 25:00

Altı yediye avl edebilir. Altı sekize avl edebilir. Altı dokuza da avl edebilir yine altı ona da avl edebilir. Şimdi on ikinin de avl ettiğini görüyoruz. On iki, on üçe, on iki, on beşe, on yediye ve yirmi dörde şimdi şöyle baktığımız zaman yirmi dört de sadece bir meselede yirmi yediye avl eder. Buda mimberiyye meselesidir. Buna göre varisler hanım, iki kız, baba ve anne olur ise hanım sekizde bir, kızlar üçte iki on altı, baba altıda bir dört, anne altıda bir dört hisse alır mesele yirmi dörtten yirmi yediye avl eder. Evet, kıymetli ve muhterem izleyenler mimberiyye denilmesinin sebebini daha öncede açıkladığımız gibi Hz. Ali (kerremallahu veche) hazretlerinin bunun cevabını küfe de mimber de iken hazır cevap şekilde verdiği ve kadının sekizde bir hissesi dokuzda bir olur dediği içindir. Şimdi konumuz ret ile devam ediyor. Ret avlın zıttıdır. Ret terikenin fazla farz hisselerinin az olmasıdır. Şimdi terikenin fazla geliyor fakat farz hisseleri az olduğu zaman ret ortaya çıkıyor. Nesebi arz fazla olanı nesebi farz sahiplerinin farzlarından fazla olanı yine farz sahiplerine hisseleri oranında ret iade olunur. Sadece karı kocaya re yoluyla miras verilmez. Yine feraiz ilmine gönül veren ulema ret asabe bulunmaması halinde olur demişlerdir. Ulemanın görüşlerine şöyle bir bakalım. Reddi kabul etmeyenler asabe de yoksa Beyt-ül malındır diyenler bu Zeyd Bin Sabit’in görüşüdür. İmam-ı Malik ve Şafide bu görüşü almışlardır. Malikilerin sonra gelenlerine göre Şafilerinde sonra gelenleri âlimlerine göre bu görüşe göre Beyt-ül Mal bulunmuyorsa farzları nispetinde ret olunur onlarda yoksa zevil erhama verilir demişlerdir ki yani bu görüş sonradan öbür görüşü kabul etmiş olmaktadır. Bunun delili konusunda da Allah’u Teâlâ (Vetekaddes) hazretleri C.C her varisin nasibini ayetle açıklamıştır. Başka bir delil olmadan bu nas üzerine ziyade yapmak caiz olmaz. Miras ayetleri nazil olduktan sonra sevgili Peygamberimiz A.S.M buyurmuştur.

Dakika 30:05

Allah her hak sahibinin hakkını kendine vermiştir. Hiç bir varis hakkından daha fazlasını alamaz buyruluyor. Şimdi buna istinaden böyle demişlerdir reddi kabul etmeyenler. Şimdi sahabe ve tabiini fukahasının çoğunluğuna göre Hz. Ali de bunlardan biridir. Karı koca hariç diğer farz sahiplerine ret yapılır. Hanefi ve Hanbeliler bu görüşü benimsemişlerdir. Gazali mustasfasında şöyle demiştir.  Bu gün fetva Beyt-ül mal olmadığı için karı koca hariç diğerlerine ret olması şeklindedir. Zalimler Beyt-ül malın yerine sarf etmiyorlar dediğini görüyoruz. Gazali ve onun gibiler. Hz. Osman R.A karı kocada dâhil bütün farz sahiplerine ret yapılmasını cevaz vermiştir. İbni Abbas’a göre üç kişiye ret yolu ile miras verilmez. Karı koca ve nine. Ninelere altıda bir ihsan ediniz. Peygamber sözüne istinaden söylemiştir (A.S) Cumhur’u ulemanın istinad ettiği delil ayeti kerimedir Enfal suresi ayet 75 Allah’ın kitabında akrabalar birbirlerine daha yakındır ayeti kerimesine istinaden. Beyt-ül maldan daha layıktırlar. Zevil erham akraba olmayanlardan daha layıktır nas ile sabit olmuştur. Ölene akrabaların en yakını farz sahipleridir. Yine bir kadın sevgili Peygamberimize A.S gelip şöyle dedi. Ey Allah’ın şanlı Peygamberi A.S ben anneme bir cariye tasadduk etmiştim annem öldü geriye bu cariye kaldı sevgili Peygamberimiz A.S efendimiz ona sen ecrini aldın cariyede miras da sana geri döndü buyurdular. Cariyenin tamamında o kadının hakkı olduğunu ifade ettiler. Şayet ret olmasaydı onun sadece yarısını alması gerekecekti. İşte reddin caiz olduğunu ileri sürenlerin delilleri de bunlar olduğunu görüyoruz. Ret kurallarına kaidelerine göre Allah her hak sahibine hakkını verdi dikkat varise vasiyet yoktur. Resulullah’ın nineye altıda bir verdiğine şahit oldum bunları açıkladıktan sonra ret kuralları kaidesi. İki kız varis sadece bir tek kız ise terikenin tamamı farz ve ret olarak onundur. Varisler üç kız kardeş ise farz ve ret olarak terikenin tamamı onlarındır. Mesela varisler üç kız bir anne iseler meselenin aslı beştir. Kızlar beşte dördünü anne beşte birini alır. Payların toplamı bir artı dört eşittir beş eder.

(Dakika 35:24)

Evet, kıymetli ve muhterem izleyenler yine varisler bir hanım ve üç öz kız kardeş olsalar meselenin aslı yine hanımın payının paydası olan dörttür. Varisler bir hanım ve dört kız olsa meselenin aslı sekizdendir. Hanım sekizde bir alır. Bu bir hissedir kalan yedi hisse farz ve ret olarak kızlarındır. Yine mesele yirmi dörtten otuz iki elde edilen otuz ikinin bir bölü sekizi olan dört hisseyi hanım aldıktan sonra kalan yirmi sekiz hisse dört kıza taksim edilir yedişer hisse düşer onlara da. Dördüncü kısım36.45 ret alabilenle izahlar yapılmış ve güzel örnekler verilmiştir. Şimdide hesaplama ile dersimiz devam ediyor. Hesap bir mastardır. Kişiyi bilinmeyen sayıları bilmek demektir ortaya çıkarmaya götürecek bir takım esasları bilmek. Bu ilim feraiz ve diğer hesaplara da şamildir. Asıllarını yani paydalarını koymak ve tashihini yapmaktır. Farzların mahreçleri ki bunlara paydalar denmektedir. Kuran’ı Kerim ile miktarı belirlenmiş farzlar altıdır. Bunlarda yarım, dörtte bir, sekizde bir, üçte iki,  üçte bir, altıda birdir. Bir bölü iki bir bölü dört bir bölü sekiz iki bölü üç bir bölü üç ve bir bölü altıdır. Üçte birin mahreci üçtür dörtte birin mahreci dörttür. Mahreç demek payda demektir. Evet, kıymetli efendiler yarımın mahreci ise ikidir. Farzların mahreçlerinin toplamı yedi tanedir. Bunlardan beşi Kuran’ı kerimde zikredilen farzların mahreçleridir. Bunlar iki üç dört altı ve sekiz sayılarıdır. Yedi değil de beş tane olmasının sebebi hikmeti bir bölü üç ile iki bölü üçün mahreçlerinin aynı olmasıdır yani paydaların aynı olmasıdır. Bunlara altının katı olan on iki on ikinin katı olan yirmi dörtte ilave olur. On iki örnek varisler bir hanım olsa birden fazla annesi bir erkek kardeş olsa hanım dörtte bir alır. Kardeşlerde üçte bir alır. Bir bölü dördün mahreci dört bir bölü üçün mahreci üçtür. İki mahreç arasında mübayenet birbirlerine kesilsin bölünmeme durumu vardır o zaman bunlar ne yapılır çarpılır ve ortak payda on iki olur. Yirmi dörde örnek meselede bir bölü altı ve bir bölü sekiz gibi hisler olursa mahreç yirmi dört olur. Mesele varisler hanımanne ve bir oğul olsa hanım bir bölü sekiz anne bir bölü altı alır kalan oğulundur.

( Dakika 41:02)

Sekiz ile altı mahreçler arasında yarıya bölünme uygunluğu yani her ikisinin ikiye bölünmesi alakası vardır. Bu durumda birinin yarısı ile diğerini çarparız sonuç yirmi dört çıkar. Yedi asıl ve tashihi konusunda hisselerin en küçük biriminin esas alınması demektir. Bunlardan dördü avl etmez üçü avl eder. Avl etmeyenler iki üç dört ve sekizdir. Avl edenler altı on iki yirmi dörttür daha önceden işaret ettiğimiz gibi. Meselede bir tek farz sahibi varsa baba ve anne ise varisler anne bir bölü üç alır kalanı babanındır. Meselenin aslı üçtür. Birini anne kalan ikiyi de baba alır. Yine meselede varisler hanım ve bir kız olsun bir bölü iki ve bir bölü sekiz bulunduğu için bunun aslı sekizdir. Hanım sekiz hissenin birini kız yarısını alır kalan üç hisseyi de ret yoluyla kız alır. Varisler buna benzer durumlarda hep aynıdır. Yine meselelerin tashihi konusunda kesirsiz taksim edebilecek hale getirme işlemi yapılır işte buna tashih denilir. Aslını ya avilden sonraki asıl kesirsiz alabileceği bir sayı ile çarpılır. Bu işlem temasül tevafuk tedağul veya tebayün kaidelerine göredir. Bir sayı diğerine oranlandığı zaman bu sayılar eşit olursa buna temasül deniyor. Eğer büyük sayı küçük sayıya kesirsiz bölünüyorsa buna tedağul deniliyor. İki sayı bir rakamından başka bir sayıya bölünmüyorsa buna aralarında tevafuk var deniliyor. Her ikisi de sadece bire bölüne biliyorsa buna tebayün deniliyor. Temasül olursa yani biri diğerine eşit olarak eşit olursa mesele iki gurupta üçer kişi ise bu sayılardan biri ile meselenin aslı çarpılır. Varisler üç hanım üç kız bir amca ise hanımlar bir bölü sekiz kızlar iki bölü üç kalan beş hissede asabe olan amcanındır. Mesele yirmi dörtten bir ve yetmiş ikiye iki de tashih olunur.

(dakika 45:41)

Bu durumda ikisinden birini alır. Meselenin aslı ile çarparız. Üç kere yirmi dört yetmiş iki herkesin hissesi de meselenin aslının çarpıldığı sayı ile yani üç ile çarpılır. Buna ortak bölen denilir. Buna göre hanımlar dokuz hisse kızlar kırk sekiz hisse amca ise on beş hisse alır. Tevafuk olursa arasında cüzlerinde birinden muvafakat bulunması halinde olur. Dört ile altı sayıları her ikisi de ikiye bölünerek yarılandıkları için aralarında yarıma muvafakat yani her ikisi de ikiye bölünme hususunda muvafakat vardır. Aynı şekilde sekiz ile yirmi arasında iki ve dörtte yani her ikisi de ikiye ve dörde bölünebildikleri için aralarında iki ve dört ile muvafakat var denilir. İki sayısı iki sayı arasında muvafakat olursa bunların vefki ile meselenin aslı avıl varsa avıldan sonra yoksa doğrudan çarpılarak mesele tashih edilir. Örneğin varisler dört hanım altı kız ve bir amca olsa hanımlar sekiz de bir kızlar üçte iki amca ise beş hisse alır. Mesele yirmi dörttendir. Bu meselede hanımların hissesi olan üç dört hanıma kızların hissesi olan on altı hisse altı kıza kesirsiz bölünmez. Hanımların sayısı dört ile kızların sayısı altı arasında yarıma muvafakat vardır. Bu halde birinin vefki yani yarısı ile diğerinin tamam yarısı çarpılır. İki kere altı on iki veya üç kere dört on iki gibi çıkan on iki ortak bölendir. Bununla meselenin aslı çarpılır. On iki yirmi dört çarpı yirmi dört eşittir iki yüz seksen sekiz mesele böylece tashih olunur. Diğer hisselerde cüz’i sehim on iki ile çarpılır. Büyük sayının küçük sayıya kalansız bölünmesi altı ile üç gibi her büyüğü yani altı alınır ve meselenin aslı ile çarpılır. Üç hanım altı kız bir amca olsa mesele yirmi dörtten olur. Yine bu iki sayının birin dışında ortak sayıya bölünmemesine mübayenet denir. Örneğin dokuz ile on beş ile yedi böyledir. Önce birbiriyle çarpılır çıkan sayı ile meselenin aslı çarpılır. İki hanım üç kız ve bir amca olsa hanımlar bir bölü sekiz kızlar bir bölü üç kalanı da amca alır. İki sayı birbiriyle çarpılır.

(Dakika 50:38)

Şimdi tashih yapılması konusunda kesirsiz taksim olunuyorsa tashihe gerek yoktur. Mesele on ikiden olur. Varisler üç hanımanne iki tane annesi birde kız kardeş olduğu zaman hisse ile varis sayısı arasında tevafuk veya tekâmül varsa meselenin aslı ortak bölen ile çarpılır çıkan rakamla mesele tashih olunmuştur. Yine kızların hissesi ile dört sayıları sekiz arasında tedavül vardır. Tevafuka da örnek baktığımız zaman altı kız ve bir anne olduğu zaman kızlar iki bölü üç anne bir bölü altı alır meselenin aslı paydaş olan altıdandır dördünü kızlar birini anne alır mesele beşe ret olunur. Varisler tebayün varsa varisler beş kız ve baba olsa kızlar yine iki bölü üç baba bir bölü altı ve asabe olarak kalanı alır yine meselenin aslı altıdandır. Evet, kıymetli ve muhterem izleyenler derslerimiz devam ediyor. Tashih metodunun izahı dört esas görülür. Temasül tevafuk tedağul ve tebayün şimdi muvafakat bulunuyorsa muvafakat bulunması müdahale mübayenet olması durumunda yedi esasın bilinmesi gerekir ki gücü hisselerle varis sayıları arasında dördü varis guruplarının sayıları arasında vaki olur. İstikamet vardır veya yoktur nerede varislerle hisseler arasında varsa tashihe hacet yoktur. Örneğin varisler anne baba ve iki oğul ise anne altıda bir baba altıda bir alır kalan oğullarındır tashihe ihtiyaç yoktur. Bir tek gurup ise yine bakılır. Uygunluk muvafakat ve mübayenet vardır. Uygunluk varsa varislerin adedinin vefki ile meselenin aslı çarpılır. Varisler anne baba ve on kız olsa mesele altıdandır. Anne bir bölü altı baba bir bölü altı kızlar iki bölü üç alır kızların sayısı on ile hisseleri dört arasında muvafakat bin hırs var ki o beştir buna vefk denilir. Meselenin aslı bununla çarpılır. Beş kere altı otuz olur böylece mesele tasvip olunur.

Dakika 55:03

Hisselerle gurubun arasında mübayenet varsa bu varislerin sayısı ile meselenin aslı çarpılır ve tashih olunur. Yine kesir hali temasül meselenin aslı ile çarpılır. Vefki alınır oda üçtür. Mesela varisler altı kız üç nine ve üç amca olması gibi olması durumunda. Yine tedahül konusunda en yüksek rakam ile meselenin aslı çarpılır sonuçla mesele tashih edilir. Yine varisler dört hanım üç nine on iki amca olsa mesele on ikidendir. Bu durumda sadece en büyük sayı on iki alınıp meselenin aslı ile çarpılır. On iki on iki yüz kırk dört mesele böylece tashih edilir. Tevafuk durumunda da aslı yirmi dörttendir. Varisler dört hanım, on sekiz kız, on beş nine ve altı amca olduğu zaman bunda da mübayenet vardır. Tebayün durumunda mübayenet bulunması yani her ikisinin bir rakamından başka bir sayıya ortak görünmemeleri demektir. Önce bunları birbirleri çarpımından ortaya çıkan sayıyı da meselenin aslı ile çarparız buda yedinci asıldır. Evet, çok kıymetli muhterem efendiler terikenin taksim edilişi de yine çarpma usulü taksim usulü nispet oranlama usulü vefk’ in en küçük ortak bölen olarak yapılan taksim gibi durumlardadır. Terikenin meselenin aslına bölünüp çıkan en küçük payın varislerin hisseleri ile çarpılarak paylarının bulunması usulüne dairdir. İki hanım, kız, üç oğul, baba şimdi iki hanım sekizde bir ne alırlar bunlar on sekiz hisse kız bir bölü iki oda on iki çarpı altı alır. Üç oğul bir bölü altı oda dört çarpı altı baba bir bölü altı artı kalan dört bir çarpı altı otuz hisse alılar. Annesi bir erkek kardeş hacb olunur. Yine dört hanım beş kız üç nine öz erkek kardeş kalanı bir çarpı altı atmış bu buna benzer hesaplar yapılmaktadır. Şimdide inşaAllahu Teâlâ kısa buraya hesaplamaya kısa değindikten sonra zevil erham ile dersimiz devam edecektir inşaAllahu Teâlâ. Kıymetli izleyenlerimiz zevil erham ile feraiz ilmine devam ediyoruz. Mutlak olarak akrabalığı bulunan kişi demektir zevil erham. Farz hissesi olmayan asabe olmayan her akrabadır. Kızların çocukları, kız kardeşlerin çocukları, erkek kardeşlerin çocukları, erkek kardeşlerin kızları, ceddi fasit, cedde-i faside, dayı ve teyze ve benzeri farz sahipleri ve asabe olmayan her akraba bu zevil erhamdan sayılır. Bunlar konusunda ihtilaf olduğunu görüyoruz. Varis olurlar diyenler var İmam-ı Azam bunlardan Ahmet bin Hanbel de İmam-ı Azam’ın görüşünde yine Ahmet bin Hanbel’in Mezhebi, Hz. Ömer, Hz. Ali, Hz. İbni Mesud ve Hz. İbni Abbas R.A (ve erdahüm ecmain) bu aynı zamanda Sahabelerin görüşüdür bu zevil erham varis olur.

(dakika 1:01.12)

Delilleri Enfal suresinin 75. ayeti kerimesidir. Yüce Allah buyuruyor C.C Allah’ın kitabında zevil erham akrabaları varis olmak da birbirlerine daha yakındır buyuruyor. Bütün akrabayı kapsar. Feraiz ayetleri farz sahibi ve asabe olanların mirasını beyan etmiştir. Feraiz ayetleri farz sahibi ve asabe olanların mirasını beyan etmiştir geriye kalanlar ise zevil erhamdandır.  Terike veya terikeden artan mala bunlar başkalarından daha layıktır. Din kardeşi sebebiyle birbirlerine varis olma hükmünü nesh etmiştir. Bu ayet nazil olduktan sonra artık insanlar sadece nesep yoluyla birbirlerine varis olmaya başlamışlardır. Âlemlere rahmet olarak gönderilen o şanlı Peygamber (A.S.) âlemleri şereflendiren Peygamber buyuruyor kavmin kız kardeşinin oğlu onlardandır. Kim geriye mal bırakırsa varislerinindir. Ben varisi olmayanın varisiyim onun adına diyet öder ve onun adına varis olurum. Dayı varisi olmayanın varisidir. Onun adına diyet öder ve ona varis olur. Şanlı Peygamber (A.S.) efendimiz zamanında ve daha sonra zevil erhamın varis kılındığına dair örnekler vardır. Yine Peygamber efendimiz buyurdular onun aranızda nesebi bir akrabasını tanıyor musunuz? Dedi oda hayır ya Resulullah deyince Sabit’in kız kardeşinin oğlu Ebu Lübabe bin Abdul Münzir’i çağırttı ve mirasını ona verdi. Sabit bin Dahdah adında bir şahıs vefat edince böyle oldu. Sabit kim olduğu pek bilinmeyen gurbette bir kişi idi. Sevgili Peygamberimiz Asım Bin Adiye onun mezhebini sordu ve böyle buyurdu. Ebu Ubeyde bin Cerrah R.A Hz. Ömer’e R.A bir mektup yazarak öldürülen ve bir dayısından başka akrabası bulunmayan Sehil bin Hanife kimin varis olacağını sordu. O cihanın adil halifesi o kıymetli halife Faruk olan adil olan o şanlı halifede Allah ve Resulü velisi olmayanın velisidir. Dayı varisi olmayanın varisidir dedi Hz. Ömer Peygamberimizden naklen bunu bildirdi.

( dakika 1:05.48)

Ebu Ubeyde bin Cerrah (hazretlerine) Geride bir tane ana bir amca ve bir dayı bırakan kişinin mirasında Hz. Ömer amcaya üçte iki dayıya da üçte bir verdiği şeklinde rivayet vardır. Geride bir hala ve bir teyze bırakanın mirasını Abdullah bin Mesud şöyle taksim etmiştir. Halaya üçte iki teyzeye üçte bir vermiştir. Hicri ikinci asırdan sonra gelen Malikilerce muteber olan onlarında görüşlerinin bu olduğunu görüyoruz. Yine Şafi fukahasının sonra gelenleri de dördüncü hicri asırdan itibaren bu rey ile fetva verdiklerini görüyoruz. Dört mezhepte kabul edilen görüş zevil erhamın varis yapılması görüşü artık kesinlik kazanmış oluyor. Zevil erham varis olmaz bu İmam-ı Malik ve Şafinin görüşüdür. Terike Beyt-ül Male verilir. Delilleri ise Allah’u Teâlâ C.C miras ayetlerinde zevil erham için ise hiçbir şey zikretmemiştir dediler. Rabbim unutkan değildir. (Meryem suresi ayet 64) Sevgili Peygamberimiz de Allah her hak sahibine hakkını muhakkak vermiştir buyurmuştur. Teyze ve halanın mirası sorulduğunda Cebrail bana haber verdi ki onlara bir şey yok buyurmuştur. Şimdi bu hadis Mürsel’dir hüccet değildir dediler. Teyze ve halayı varis kılmayan hadisi şerif Enfal suresindeki Allah’ın kitabında zevil erham birbirlerine daha yakındır ayeti nazil olmadan evvel varit olmuştur veya teyze ve halanın miktarı belli farz hissesi yoktur demektir. Farz sahiplerine yapılan ret işlemi zevil erhamın varis kılınmasından önce gelir amma zevil erham kendilerine ret yapılmayan karı koca ile beraber varis olurlar. İşte kıymetliler keşifler yapıldıkça rahmet sahası genişlemektedir ve gerçekler gün ışığına çıktığını görüyoruz. Birinci sınıf ölenin Fer’inden olup da ona kadın vasıtası ile bağlananlar kızların çocukları, oğul kızların çocukları kız olsun erkek olsun hüküm aynıdır. Kızın kızı, kızın oğlunun kızı, oğlun kızının oğlu, oğlun kızının kızı Mürsel senedinden sahabenin sagıt olduğu hadistir.

(dakika1:10.16)

Mesela tabiinin sahabeyi zikretmeden Resulullah şöyle dedi demesi gibi buna Mürsel hadis denmektedir. Buraya da işaret ettikten sonra şimdi ikinci sınıf zevil erham ölenin usulü bu sınıfı oluşturur. Bunlar erkek veya kadın olabilir. Ceddi fasit ve cedde-i faside dede ve nineler bu cümledendir. Ölenin annesinin babası, annenin babasının babası, ölenin annesinin babasının annesi, annesinin babasının annesinin annesi gibi yukarıya doğru çıkan bütün usulü bu sınıfa girer. Bunlarda iki nevidir dediler. Üçüncü sınıf ölenin ebeveyninin Fer’inden olanlar kız ve erkek kardeşlerdir ki bunları da üç nevi olarak görüyoruz. Kız kardeş çocukları ister öz ister üvey olsun müsavidir. Kız kardeşin oğlu, kız kardeşin kızı, kız kardeşin kızının oğlu, kız kardeşin oğlunun kızı, erkek kardeşin kızları bunlar ister öz ister baba bir olsun müsavidir. Mesela öz erkek kardeşin kızı baba bir erkek kardeşin kızı öz veya babası erkek babası bir erkek kardeşin kızının oğlu gibi erkek kardeşin oğulları ise onlar asabe olurlar. Ana bir erkek kardeşin çocukları oğlu ve kızı oğlunun kızı oğlunun kızının oğlu diğer sınıf ise farz sahibi de ölenin farz sahibi de asabe de olmayan dedelerinden birinin Fer’i olan akrabalar bunlarında gurupları ana bir amca halalar yine bu halalar ister öz ister üvey olsun müsavidir. Dayı ve teyzeler bunlarda böyle. Yine diğer gurup birinci guruptakilerin çocukları çocuklarının çocukları öz veya baba bir amcaların kızları ve bu amcaların oğullarının kızları ve kızlarının çocukları ölenin babasının anne bir amca ve halaları dayı ve teyzeleri bunların akrabalığı baba cihetindendir. Ölenin annesinin amcaları halaları dayı ve teyzeleri bunların akrabalığı da anne cihetindendir. Üçüncü gurupta zikredilenlerin çocukları çocuklarının çocukları ölenin babasının öz veya baba bir amcaları ve amcaların kızları bütün bunların çocukları çocukların çocukları. Diğer guruplarda babasının, babasının ana bir amcaları. Diğer gurup ki altıncı gurup buda zikredilenlerin çocukları oluyor beşinci guruptakilerin zikredilenlerin çocukları.

Dakika 1:15:15

Zevil erham sınıflarının tertip ve düzenine baktığımız zamanda kıymetli ve muhterem izleyenler güzel ulemanın güzel çalıştığını görüyoruz bunlara rahmet okuyoruz hayranlık duyuyoruz. Mirasta yukarıda zikri geçen tertibe göre sıralanmıştır. Birinci sınıf ikinciye o üçüncü sınıfa üçüncü sınıf dört ve mülhakatına takdim olunur öncelik tanınır. Evet, kıymetliler varisler bir kızın kızı ve annenin babası olsa mal kızın kızınındır. O ölenin Fer’idir. Ölenin Fer’i ise birinci sınıftır. Diğerleri de yakınlık derecesine göre böyle devam etmektedir. Ehli tenzil usulü yine ehli rahim usulü zevil erham sınıflarının tertipleri inşallah derslerimiz bunlarla devam edecektir. Kıymetli izleyenler zevil erham ile dersimiz devam ediyor. Mirasta yukarda zikri geçen tertibe göre bunlar sıralandığını görüyoruz. Birinci sınıf ikinciye o üçüncü sınıfa üçüncü sınıf dördüncü sınıfa takdim olunur öncelik tanınır. Ölenin kendi amca ve dayıları babasının ve dedesinin amca ve dayılarından önce gelir. Ölenin oğlu cihetinden yani bünüvvet birisi bulundukça baba ve ötesinden hiç kimse varis olamıyorsa burada da durum aynıdır. Cihet yön sebebiyle takdim denmektedir buna fer ciheti asıl cihetinden önce gelir. Asıl ciheti de kardeşlik cihetinden önce gelir. Kardeşlik ciheti ise amcalık ve dayılık cihetinden önce gelir. Karı kocadan sağ kalan farzını aldıktan sonra bütün malı alır. Kızın kızı ve annenin babası olsa mal kızın kızınındır çünkü o ölenin Fer’idir. Ölenin Fer’i ise birinci sınıftır. Annenin babasından önce gelir o ikinci sınıftandır. Yine annenin babası ve kız kardeşin kızı olduğu zaman terike annenin babasınındır çünkü o ikinci sınıftandır haliyle kız kardeşin kızından önce gelir. Kız kardeşin kızı ise üçüncü sınıftandır. Kız kardeşin kızı ve anne bir amca olsa mal kızın olur çünkü o üçüncü sınıftandır anne bir amcadan önce gelir o dördüncü sınıftandır. Zevil erhamı varis kılma esaslarına baktığımız zaman üç mezhep veya üç usul kaide görmekteyiz. Birinci mezhep ehli rahim usulüdür buna tesviye mezhebi denilir. Zevil erhamı eşit tutmaktır. Miras vermekte uzak ile yakın erkekle kadın arasında fark yoktur. Birinci sınıftan olanla dördüncü sınıftan olan arasında fark gözetilmez. Bu mezhebe ehli rahim usulü denmektedir. Rahim bağı mirası hak ederler bu vasıfta da hepsi eşittir demişlerdir. Varisler kızın oğlu, erkek kardeşin kızı, amcanın kızı olsa mal üçe taksim edilir. Kızın kızı ve halanın oğlu olsa terike ikiye taksim edilir. Kızın kızı ölene halanın oğlundan daha yakın olsa da ona farklı hisse verilmez. Şer’i esaslara muhalif ve akli prensiplerden uzak olduğu için İslam âlimleri buna itibar etmemişlerdir. İki kişi bunu söyler sadece onlarda Hasan bin Müyesser ve Nuh Bin Zirah’dır. Esserahsi de buda kayda alınmıştır. Birde tenzil usulü vardır. Ehli tenzilin usulü burada da kızın oğlu, kız gibi erkek kardeşin oğlu da kardeş gibi amcanın oğlu amca gibi kabul edilmektedir. Örneğin kızın kızı, erkek kardeşin kızı, amcanın kızı olsa sanki varisler ölenin kız, erkek kardeş ve amcasıymış gibi farz edilir ve miras sadece kız ile kardeş arasında tenzil edilir amca ise bir şey alamaz. Kızın kızı terikenin yarısı kardeşin kızı babasının hissesini alır ki oda asabe olarak kalan yarısını alır. Dayıları ve teyzeleri istisna etmişlerdir ehli tenzil usulünde anne bir amca ve halalarda bundan müstesnadır. Örneğin varisler bir hala bir teyze olsa teyze anne yerine kabul edilir ve üçte bir hisse alır. Hala ise kalanı alan baba yerinde sayıldığı için kalan üçte ikiyi alır. Tabiinden Alkame, Mesrük ve Şabi bu usulü almışlardır. Alkame, Mesrük ve Şabi. Hanefiler hariç diğer üç imam nezdinde de muteber görüş budur. Hanefiler bunlara katılmamışlardır.

(dakika 1:25.36)

Hanbeliler zevil erhamı eşit tutuyor. Farz sahibi veya asabenin payını veriyorlar. Halanın oğlu ile kızı eşittir. Aralarında taksim eşit yapılır. Erkek kadından fazla almaz. Ehli tenzilin delili içtihat ve görüşle tespiti mümkün değildir. Yani onlar mirasta hakların içtihat ve görüş ile tespiti mümkün değildir. Öyleyse zevil erhamı farz sahibi veya asabilerin yerine koyup kendilerine onların hisselerini vermekten başka yol yoktur demişler. İbni Mesud dan dan gelen rivayet bunu teyit etmektedir. İbni Mesud aralarında yarı yarıya taksim ederler demiştir o halde her birinin hissesi annesinin payı olur. Yine örneğin kızın oğlu, oğlun kızının kızı, öz kız kardeşin kızı, baba bir kız kardeşin kızı olsa mesele altıdan olur. Kız, oğlun kızı, öz kız kardeş, baba bir kız kardeş olarak kabul ederiz. Kız malın yarısını oğlun kızı da altıda biri kalan iki hissede öz kız kardeşin olur. Baba bir kız kardeş bir şey alamaz. Üçüncü ehli karabenin usulüdür. Üçüncü mezhep bu konuda zevil erham konusunda. Bu Hanefilerin mezhebi işte budur yani tuttukları yol bu görüştür. Zevil erham asabe olanlar gibi varis olurlar. Ölene en yakın olan varis en yakın olanı sonra geleni asabe durumunda olduğu gibi zevil erhamın varis kılınmasında da derece yakınlığını esas alıyorlar. Âlimler ehli tenzilin mezhebi kıyasa uygun ehli karabetin mezhebi ise daha kuvvetli dedi bütün âlimler. Yani burada âlimler şunu kabul ettiler ki Hanefilerin mezhebi zevil erham konusunda da en kuvvetli olandır dedi bütün âlimlerin bu görüşüdür. İmam-ı Muhammed’in kavli esas olsa da Ebu Yusuf’un görüşü daha açık ve daha kolay olduğu için mezhepte müftabih fih’dir.  Yani müftabihtir. Geçen örnekte malın tamamı ehli karabet usulüne göre kızın oğlunun olur. Takdim önce cihete sonra dereceye sonra kuvvete göre yapılır.

Dakika 1:30:00

Delil ise zevil erham ölene nispetle asabedir. Erkek olursa hakiki asabe olurlar. Bunlarla ölen arasında kadın girerse hükmü asabe olurlar. Oğulluk cihetini atalık cihetine oğulluğu kardeşliğe takdim ettik. Hz. Ali den gelen şu rivayette bunu teyit etmektedir. Hz. Ali vefat edip Radıyallahu Anhüm ve erdahüm ecmain) geride bir kızının kızını ve birde kız kardeşinin kızını bırakan kişinin mirasının tamamının kızın kızının olduğuna hükmetmişti. Bu Hz. Ali’nin zevil erham arasında tercihin akrabalık kuvveti sebebiyle ehli tenzilin görüşünde olduğunu göstermektedir. Ehli tenzilin olmuş olsaydı İbni Mesut’tan nakledildiği gibi yarıya taksim edilmesine hükmetmesi lazım gelirdi. Ehli karabet usulünün izah konusu tek başına ise varis olan kişi malın tamamını alır. Hanım ölse geriye kocası ve amcasının bir kızı kalsa koca malın yarısını alır kalan yarısını da amcakızı alır. Kocaya ret yapılmaz. Zevil erhamdan varis vardır. Hanım ve erkek kardeşin kızı olsa varisler hanım dörtte birini alır kalan dörtte üçünü de kız alır. Hanıma kalan mirası ret yoluyla verilmez. Erkeğe iki kadına bir hisse erkeğe iki kadına bir hisse eşit almazlar alamazlar. Birinci sınıftan olanlar ikincilerine ikinci sınıftan olanlar üçüncülere üçüncü sınıftan olanlar dördüncülere tercih edilir. Tamamen asabe tertibinde olduğu gibidir. Bu cihet sebebiyle öncelik vermektir. Ceddi fasit yani annenin babası ve kızın kızı olsa ceddi fasit ve kızın kızı olsa malın tamamı kızın olur. Füruğu usulden önce gelir ölenin füruğu. Ceddi fasit annenin babası ve öz erkek kardeşin kızı olsa malın hepsi dedenin olur. Çünkü burada ebeveyn Fer’ine takdim olunur. Kız kardeşin kızı anne bir amca ve öz hala olsa malın tamamı kızın olur. Çünkü dördüncü sınıftan önce gelir üçüncü sınıf. Oğlunun kızının oğlu ve annesinin babasının babası olsa ölenin oğlunun kızının oğlu ve annesinin babasının babası olsa malın tamamı oğlundur çünkü o birinci sınıftandır. Hepsi aynı sınıftan olursa o zaman şu kurallara bakılır. Dereceye göre takdim en yakın olana mirasta öncelik verilir.

Dakika 1:35:25

Kızın oğlu, oğlun kızının oğlu, olsa malın tamamı birincisinin olur o derece bakımından daha yakındır. Bağ sebebiyle takdim oğlun kızının kızı ve kızın kızının oğlu olsa malın tamamı birinci kişinin olur. Erkeğe iki kadın hissesi eşit olması veya her ölene yine zevil erhamdan biriyle itilası halinde taksim edilir. Bu Ebu Yusuf’un görüşüdür. Hanefiler ulemasınca müftabih olandır. Kızın kızının oğlu ve kızın oğlunun kızı olsa miras üçe taksim edilir. Üçte ikisi oğlun üçte biri kızındır. Derecede ve ölüye bir farz sahibi vasıtası ile bağlanmada eşittirler. Kızın oğlunun kızı, kızın kızının kızı olsa yine yarı yarıya taksim edilir. İkisi de derece olmak bakımından eşittirler. İmam-ı Muhammed’e göre ise mal kadınlı erkekli farklılığın ilk başladığı dereceye göre taksim edilir. Kızın kızının oğluna annesinin hissesi olan bir hisse verilir. Kızın oğlunun kızı ise babasının hissesi olan iki hisseyi alır. Erkekli dişili olurlarsa mal ikili birli taksim edilir. Kızın kızının, kızının iki oğlu, Kızın kızının oğlunun kızı ve kızın oğlunun kızının iki kızı olduğu takdirde İmam-ı Ebu Yusuf füruğ evlat adedine göre yediye taksim edilir. Çünkü iki oğul dört kız gibi hesaplanır. Üç kızla toplam yedi kız olur. Kızların her biri bir hisse oğulların her biri iki hisse alır. İmam-ı Muhammed’e göre ise ilk dereceye göre taksim olunur. Mesele yirmi sekizde sahih olur. Aslı yedidir. Evet, kıymetli ve muhterem izleyenlerimiz dereceye göre takdim derece bakımından en yakın olan takdim olunur. Annenin babası, babanın annesinin babası olsa mal hepsi birincinin olur. Farz sahibi veya asabe ile ölene itla olan bağlanana öncelik verilir. Annenin annesinin, annesinin babası ve annenin babasının annesinin babası olsa mirasın tamamı birincinin olur. Erkeğe iki kadın hissesi konusunda hepsi baba veya hepsi anne tarafından iseler mirasa erkeğe iki kadın hissesi esasına göre iştirak ederler.

Dakika 1:40:07

Varisler babanın babasının annesinin babası ve babanın annesinin annesinin babası olsa eşit oldukları için terekeyi eşit olarak taksim ederler. İkisi de bir taraftan yani baba tarafındadır. Derecede ve itla da eşit olmakla beraber baba tarafından bazısı anne tarafından olurlarsa baba tarafından olana üçte iki anne tarafından olana da üçte bir taksim edilir. Mal üçe ayrılır. Birinci nineye üçte ikisi verilir. Çünkü o ölenin baba cihetinden ninesidir. Üçte biri verilir çünkü o anne tarafından ninesidir. Derecede ve zevil erham vasıtasıyla ölüye itla bağlantı bakımından eşittirler. Cihetin birden fazla olması durumunda. Evet, kıymetli muhterem izleyenler dersimiz bu maddeyi de izah edelim inşallah yine keşif notları ile devam edeceğiz. Cihetin birden fazlası olması durumunda Hanefi uleması fazla olmasını akrabalık cihetinin birden fazla olmasına itibar edilir dediler. Eğer akrabalık cihetinin birden fazla olması hem baba hem de anne tarafındansa iki taraftan miras alır anne bir amca baba bir dayı olsa iki cihette de varis olur. Amcalara üçte iki dayılara üçte bir verilir. Dereceye göre takdim derece bakımından en yakın olan alır. Kız kardeşin kızı ve erkek kardeşin kızının oğlu olsa mirasın tamamı kız kardeşin kızınındır çünkü o daha yakındır. Derece bakımından eşit oldukları zaman asabe bazı da zevil erham vasıtası ile ölene itla oluyorsa yani bağlanıyorsa asabe olanın çocuğu zevil erhamın çocuğuna takdim olunur. Oğlunun kızı ile öz veya babası bir erkek kardeşin kızının oğlu olsa oğlunun kızına verilir miras. Miras erkek kardeşin oğlunun kızına verilir. Akrabalık kuvvetlerine göre takdim ise itla da eşit olurlarsa hepsi asabe çocukları veya hepsi farz hisse sahiplerinin çocukları akrabalığı en kuvvetli olan takdim olunur. İmam-ı Ebu Yusuf’un görüşüdür bu anne baba bir olan baba bir olana baba bir olanda anne bir olana takdim olunur. Erkeğe iki kadın hissesi konusunda a akrabalıkta eşit olurlarsa anne bir erkek kardeşin iki kızı ile anne bir erkek kardeşin bir oğlu olsa kızlar yarısını oğul diğer yarısını alır. Sınıf derece ve akrabalık kuvvetinde eşittirler.

(dakika 1:45.01)

Zevil erhamın varis olmasında erkeğe iki kadın hissesi genel kuralı uygulanır. Bu İmam-ı Ebu Yusuf’un görüşüdür. İmam-ı Muhammed anne bir kardeşlerin çocuklarına da babalarına tatbik edilen esasın aynısını tatbik edilmesi görüşündedir. Erkek ve kadın eşit alınmalıdır. Buna göre mahlûkata örnekte üçe ayrılır. Kızların her biri üçte bir oğul üçte bir alır. Dördüncü sınıftan olan mirasçıların varis kılma kurallarına derece veya hacb esasına göre takdim. Hala ve babasının halası olsa malın tamamı birinci halanındır çünkü onun derecesi daha yakındır. Varisler amcanın kızı babasının amcasının kızı olsa mal birinci kızın olur ve durum böyle devam etmektedir kıymetli ve muhterem efendiler inşallah dersimiz size keşif notlarıyla devam etmektedir çünkü bunun özüne baktığımız zaman dördüncü sınıftan olan birinci gurup halalar öz veya üvey olsun halalar anne bir amcalar dayılar ve teyzelerdir. Akrabalık kuvvetiyle varis olurlar. Eşit olurlarsa erkek iki kadın hissesi alır. Akrabalık cihetleri farklı olursa baba tarafından olanlara üçte iki anne tarafından olanlara üçte bir verilir. Erkeğe iki hissesi esasına göre paylaştırılır. Yine ikinci gurup ki çocukları ölenin amcasının kızları birinci guruptakilerin çocukları ölenin amcasının kızları bu amcaların oğullarının kızları derece yakınlığına göre varis olurlar. Mirası ölene derece bakımından en yakın olan alır. Akrabalık dereceleri aynı olursa asabe ile bağlı olan tercih olunur. Farklı olursa baba cihetinden olan guruba üçte iki anne cihetinden olan guruba üç tebir verilir. Üçüncü gurup ölenin babasının annesi bir amcaları annesi bir amcaları halaları dayıları ve teyzeleri bunlar baba cihetindendir. Ölenin annesinin amcaları, halaları, dayıları ve teyzeleri bunlar anne cihetindendir. Beşinci gurup ise ölenin babasının, babasının anne bir amcaları, halaları, dayıları, teyzeleri ölenin babasının annesinin amcaları, halaları, dayıları ve teyzeleri bunlar baba cihetinden akrabalardır. Ölenin annesinin babasının amcaları, halaları, dayıları ve teyzeleri ölenin annesinin, annesinin amcaları, halaları, dayıları ve teyzeleri bunların akrabalığı anne cihetindendir. Dördüncü gurup üçüncü gurup da zikredilenlerin çocukları, çocuklarının çocukları beşinci gurup ve beşinci gurup da zikredilenlerin çocukları altıncı guruba girenler beşinci gurubun çocukları. Bu şekilde kıymetli âlimlerimizin fıkıh eserlerinden keşif notları vermeye devam ediyoruz.

(dakika1:50.30)

Bu kaynaklarımız Eddürül muhtar ve emsali kıymetli eserlerimizde bunlar bütün teferruatı ile bulunmaktadır. Biz sadece keşif notları vermeye çalışıyoruz kıymetli izleyenler. Şimdi diğer varislerin mirası Mevla mübalat meselesi akde binaen varis olmasıdır. Diyetini ödemeyi üzerine almak önce ölene varis olmak şartıyla aralarında akit yapmalarıdır. Nesebi malum olan kişidir. O nesebi meçhul olana varis olur. Meçhul olan ise varis olmaz. Nesebi malum olana varis olmaz. Ulema bu konuda Hanefiler, Hz. Ömer, Hz. Ali ve Hz. İbni Mesut’un görüşlerini almışlardır Hanefiler. Yüce Allah C.C akit ile yeminlerinizin bağladığı kimselere nasiplerini veriniz buyuruyor. Nisa suresi ayet kerime 33 de. Hanefiler bu ayeti ve emsallerini delil almışlardır. Yine sahih sünnetten de mübalat akdi yapan kişi hakkında sordu da Temim Dari Peygamberimize soruyor, sağlığında da ölümünde de o onda en çok hak sahibi kişidir buyurdular. Hayatında diyeti yüklenmesidir. Ölümünde varisi yoksa ona varis olması demektir. Cumhur ise Zeyd bin Sabit’in reyini alarak böyle bir akdin miras sebebi olamayacağını söylemişlerdir. Delilleri vela azat edene aittir. Hanefiler vela-ül mübalat şart koşmuşlardır. Yoluyla varis olabilmek için koştukları şartlar akdi yapan hür olmalı der Hanefiler. Arap olmaması lazımdır. Azatlık bir köle olmamalıdır. Nesebi bir varisi olmamalıdır. Oğlu veya kardeşi gibi nesebi bir varisi olmamalıdır. Diyeti yüklenmiş olmamalıdır. Nesebi meçhul olmalıdır. Görüyorsunuz şu keşiflerin mükemmel keşifler yapıyor kıymetli âlimlerimiz. Başkasının nesebini ikrar konusunda filan şahsın kendi kardeşi olduğunu amcası dedesi veya torunu olduğunu ikrar etmesi gibi. Cumhur’u ulema miras için bir sebep olamaz yani bu ikrar asla miras için bir sebep olamaz demişler. Şer’i ispat nesebi sabit olursa varis olur demişlerdir.

Dakika 1:54:55

 

 

 

 

 

 

 

 

 

(Visited 42 times, 1 visits today)
{"message":{"type":8,"message":"Undefined variable: show_right_meta","file":"\/home\/pwny9ik9\/public_html\/wp-content\/plugins\/cactus-video\/video-hook-functions.php","line":1155},"error":1}