227- Tefsir Ders 227 hayat veren nurun keşif notları

227- Kur’an-ı Kerim Tefsir Dersi 227

أَعُوذُ بِاللهِ مِنَ الشَّيْطَانِ الرَّجِيمِ , بِسْمِ ﷲِالرَّحْمَنِ اارَّحِيم

Değerli dostlarımız!

İslam kişiye tam bir kişilik verir erkeği tam erkek, kadını tam kadın olarak tam kişilik verir. Çünkü yaratan yarattığı kulun nasıl kemâle ulaşacağını nasıl gelişip yükseleceğini herkesten iyi bildiği için İslam kişiye kişilik verir. Onurunu, haysiyetini, şerefini ona ne yapar? Daima kazandırır ve geliştirir, kemâle zirveye çıkarır yani cennete çıkarır. Eğer İslam kişiliği ruhunda, kalbinde, bedeninde enfüsî âleminde ve âfâkî âleminde İslam kişiliğini yeteri kadar geliştirememişse insanlar rûhen, kalben, aklen aklın gelişmesi bedenin gelişmesi açısından tam anlamıyla gelişilmesi, mutlu olması da mümkün değildir. Yaratanın şu reçeteyi uygula diye biz sana sıkı sıkıya bir tembihi var, teklifi var. Bir de diyor ki: “Ben Rabbinim bana itaat et” diyor. Birde senin itaat etme mecburiyetin var. Kime? Yaratan Allah’a. Bak, kazanan sensin, yaratılan sensin yaratanın en mükemmel reçetesini teklifini uyguladığın zaman kişilik kazanan sensin, mutlu olacak sensin, zarardan kurtulacak sensin. Ama yaratanı ret ettiğin zaman kaybedecek sensin. Yaratan ret olunur mu? Olunmaz. Kimseyi ret etme şansın bile bu dünya da çeşitli sistemler var. Sistemlere göre kânûnlar, kurallar konmuş kendilerine göre bunu ret ettiğin zaman sana ne yapıyorlar?  Şu kânûnun şu maddesine göre diyorlar sana ceza veriyorlar. Bakın beşer sana beşerî sistemini dayatıyor ve buna uyacaksın diyor. Uymadığın zaman da cezalandırıyor. Ya yaratan sana teklif etmiş, ey kulum! Seni kimse yaratmadı, yaratamaz. Ben senin Rabbinim seni ben yarattım aha da benim sana şunlar teklifim, senin mutluluğun için diyor. Allah yanlış yapmaz kulunun mutluluğunu ister. Kimse Allah gibi merhametli de olmaz. Kuluna karşı Allah’tan daha merhametli kimse düşünülebilir mi? Anneler merhamette önde gelir ama bütün annelerin merhametini de toplasanız yine Allah’ın merhametinin yanında damla bile olmaz. Bütün merhametleri toplasanız Enbiyâların, (Nebiler, peygamberler) Evliyâların merhametlerini de toplayın Allah’ın merhametinin yanında nedir bunlar – damla gibidir. Çünkü Enbiyâ da Allah’ın kulları, Evliyâlar da Allah’ın kulları Allah ne verdiyse o var. Bir geliştirenler var, birde fıtratını, hilkatini tabiatını bozanlar var. Şimdi hilkat yaratılış ‘’hâlktan’’ geliyor. Biliyorsunuz fıtrat o yaratılışı ne yapıyor? Ortaya çıkan yaratılış durumunu gösteriyor. Tabiat o yaratılışın içindeki uyum ve uydular ortaya çıkıyor.

Dakika 5:00

Bunların tamamını yaratılırken mükemmel yaratılan insanoğlu İslam ile de geliştirsin diye Cenab-ı Hak Kur’an gibi yüce kitâbı Muhammed gibi Şanlı Peygamberi insanlığa ne yapmış? Teklif etmiş, takdim etmiş. İşte Kur’an, işte Muhammed diyor Cenab-ı Hak. Muhammed âleme Peygamber Allah’la kul arasındaki elçi Kur’an ise direk Allah’ın kitâbı ve teklif olunan da biz insanların tamamı bize teklif ediliyor. Ne? İslam teklif ediliyor. İnsanın ezelî, ebedî mutluluğunun gereği, insan ebedî Allah’a muhtaç şimdi sen dünyada sürekli imtihan için dünyada bir süren var sürekli değilsin ki. Bir süren var ömür süresi o ömür süresi mezara kadar mezarda berzah âlemi başlıyor. Ondan sonrada oradan kalkıp mahşere geliş başlıyor. Mahşerde de esas âlem orada başlıyor. Ya cennetle ya cehennemle neticeleniyor. Yani büyük mahkemedeki sonuca bağlı büyük mahkemedeki kânûn kânûnî esâsî ne anayasa ve bütün müeyyideyi içeren kânûnlar Rûzi Cezâ’da büyük Mahkeme-i Kübrâ’da Kur’an-ı Kerim İslam kânûnlarıdır. Hâkim kim orada? Allah’u Teâlâ. Kimi yargılıyor? Bütün hâkimleri bütün generalleri bütün devlet adamlarını bütün sahte ilâhiyatçıları insanım diyen kadın erkek herkesi Cenab-ı Hak orada yargılayacak. Sen bunu muhâl ve mümteni sayıyorsan kendini ebedî mutluluktan muhâl ve mümteni saysan bir kişi olursun. Senin mutluluğun ebedî muhâl ve mümteni olur. İnkârın sonucu budur. Çünkü bu şu dünyanın varlığından daha kesindir bu büyük mahkeme şimdi şu dünyada bak varız içerisinde dünya var bundan daha gerçektir büyük mahkemede mahkeme olmamız. Çünkü o olmasaydı bu olmazdı. Cenab-ı Hak ora için burayı imtihanı, büyük mahkeme için bu imtihan âlemini yarattı ve bizi buraya koydu. Onun için kıymetli dostlarımız, şimdi Allah’u Teâlâ’ya itaat edenlerin bazıları ruh hâlleri var, ruhlarında kalplerinde, iç âlemlerinde bir kazanımları var.

Dakika 8:30