45- Tıp İlmi Ders 45
TIP İLMİ DERS 45
Kıymetli ve muhterem izleyenler; Peygamber (a.s.v) bize geldi de biz ona kaymak ve hurma ikram ettik diyor İbni Büsür ’den gelen haber (r.a) zira o kaymak ve hurmayı pek severdi dedi. Bala ve hurmaya karıştırılarak yenilmesi ikisinin karışımı ile meydana gelen tatlılık ve sevimlilik insanlar arasında özellikle karı koca arasında ki saygı ve muhabbete benzetilmiştir. Bala ve hurmaya karıştırılarak kaymak yenmesi karı koca sevgisine benzetilmiştir. Hararet ve rutubet veren vasıfları vardır sade olarak yenir ve karışım olarak da yenir şişliklere karşı da faydalıdır az miktarda alınacak olursa kan tükürmeye faydalıdır. Tabiatı sinirleri safradan meydana gelen olumsuzlukları yumuşatır şişlikleri balgamı da yumuşatır kuruluğa karşıda faydalıdır çocuklarının dişlerinin çıktığı yerlere sürülür dişlerin bitmesine de faydalıdır yardımcı olur. Öksürüğe karşıda faydalıdır dermeği ve ciltteki sertliği giderir yan etkisi bal hurma ile önlenir en iyisi taze olanıdır yaşlılarda damar sertliği için bol miktarda yenmesi halinde çok faydalıdır. Böbrek ve mesanedeki kumları eritmeye de faydalı olduğu görünmüş hazmı kolaylaştırır, yumuşatır, sinirleri yatıştırır, uyumayan kimseleri rahatlatıcı bir özelliği vardır cilde tazelik güzellik verir diş etleri için de faydalıdır gargara yapıldığında güzel bir koku meydana getirir cinsel istek ve arzuyu tahrik eder. Dermeği gibi cilt hastalıklarına ve göğüs sertliğine faydalıdır dermeğe cilde sürülür dermeğe için merhem gibi göğüs sertliği için ağız yoluyla alınır. Evet, kıymetliler el, yüz ve kollarda ağrılık kasılmalara kazıklı humma denmektedir. Baş ağrısı kaslarda şiddetli bir kasılma titremeler meydana gelir ki işte buna humma denmektedir. Ödağacının öğütülmüş tozu ağrılara karşı çok faydalıdır humma hastalığına ve yanlardaki ağrılara da öyledir amberden elma büyüklüğünde koklama tabletleri yapılır felç yüz felçli kazıklı humma gibi hastalar onu koklarlar ve faydalıdır zakkum yağı siyatik nikriz ve mafsal ağrılarına karşıda faydalıdır.
Dakika 5:07
Titreme uyuşukluk ve felç başlangıcı ve kızamıklık humma gibi hastalara karşı da gayet iyi gelir zakkum yağı. Evet, kıymetliler Cenabı Hak bir dert yaratmış ama dermanını daha çok yaratmıştır. Soğuk ve kabızlık yapıcı bir mizacı olan bir ağaçta da meyve olarak kendini gösteren bir meyve vardır ki oda keçiboynuzudur. Mide için iyi değildir harnup reçeli vücuda hararet verir bunun diğer adı harnuptur. Sizden birinin yemek kabı köpek yaladı veya kabın içinden su içtiği zaman o yemeği veya suyu döksün sonra o kabı ilk önce toprakla ovmak üzere 7 defa yıkasın eğer bir kabı kedi yalayacak olursa veya kaptan su içerse 1 defa yıkasın. Kedi necis değildir o sizin etrafınızda dolanıp duran evcil hayvanlardandır kedi bir kabı yaladığı zaman o kabın temizlenmesi 1 veya 2 defa yıkanması iledir buyrulmuştur Peygamber efendimiz tarafından rivayet edilmiştir bu haberler. Kedinin artığını yemek içmek kullanmak mekruhtur. Kehribar açık sarıdan kızıla kadar hafif cisimleri kendine çeken bir reçine buna samankapan da denir mizacı soğuk ve kurudur. Süs eşyası yapımında açık sarıdan kızıla kadar çeşitli renklerde bulunur. Tozu kalbi kuvvetlendirir kehribar tozu merhemlerin içine de katılır. Evet, kıymetliler bu haber Bağdadinin eserinde yer aldığını görüyoruz. Yine kekemelikte bir rahatsızlıktır genel olarak anadan doğma bir özür olup çoğu kes tedavisinde de anadan doğma ise insanlarca tedavisi zordur fakat Mevla Allah tarafından eğer tedavisi mukaddes ise kolaydır. Yine güzelim bitkilerden biri de kekiktir güzel kokulu birçok cinsleri vardır yaylalarda biten daha tesirlidir baharat olarak da kullanılır. Sevgili Peygamberimiz (a.s.v) evlerinizi zaman, zaman akgünlük yavşan kekik ve gelin çiçeği gibi güzel kokulu otlarla tütsülendiriniz buyurmuştur. Gazı çıkarır midedeki gazı kekik çıkarır, şişkinliği giderir, hazmettirir, güzelleştirir, idrarı ve adet kanamasını söktürür ve çoğaltır üşütmelere karşı karaciğer üşütmelere karşı faydalıdır. Şehveti takviye eder, nezleye iyi gelir, bağırsak kurtlarını düşürür, koklanması nezleye de iyi gelir bağırsak kurtlarını düşürür kaynatılıp içildiği zaman ağız yoluyla alınır ve ağrıyan yerlere sürülür sargı yapılır.
Dakika 10:04
Siyatik ve kalça ağrılar için faydalıdır ağrıları giderir turp şalgam ve tere ile birlikte kullanılmalıdır veya yenilmelidir. Balgamlardan temizler bağırsakları mide deki balgamları da kokusunu giderir sirke ile sert etleri güzelleştirir etlerin içine de konulur idrarı ve adet kanamasını arttırabilir görme duyusunu keskinleştirir üşütmelere karşıda faydalıdır. Karaciğer üşütmelere sert karışımları inceltir açar gözenekleri ağrı sızıyı da giderir kanı inceltir bağırsak ağrılarını giderir solucan ve şerit gibi kurtları da düşürür diş ağrısına da çok faydalıdır temizler mide karaciğer akciğer ve göğsü temizler nekahet dönemindeki hastalar için de gayet iyidir. İncirle yenildiği zaman kuru incir ile terletir dışkı ile dışarı atar sindirim artıklarını cildi de güzelleştirir turunç ve sirke karışımı ile beraber 5, 15 gr kadar içilirse safra ve balgamı belli bir oranda inceltir. Üşütmekten meydana gelen ağrıları da katı ağrılara kulunç ağrılarına gayet faydalı kekik bal ve şekerle macun da yapılır etkileri aynen gösterir. Katarak perdesine engel olur yılan akrep sokmasına karşı da faydalıdır bal ile karışık kekik macunundan bol miktarda yenilirse yılan akrebin zehrini tesirsiz hale getirir bal ile yapılmış kekik macunundan her gün yatarken 5, 15 gr arasında alınırsa böylece uyursa göze inen siyah katarak perdesine de faydalıdır. Hafızayı da takviye eder zararını giderip tesirsiz hale getirir zararlı maddelerin zararına panzehir görevi yapar kekik yağı akciğer ve göğüs hastalıkları için çok faydalıdır. Safrayı arttırır ve bağırsak kurtlarını düşürür parazitleri yok eder. Evet, muhterem izleyenler; Cenabı Hak ne yarattıysa (رَبَّنَا مَا خَلَقْتَ هَذا بَاطِلاً) hiç birini boşuna yaratmadı Cenabı Hak hepsinin bir sebebi vardır sebep içinde sebepleri vardır haram günah olmayan hepsinin de faydaya yönelik bir faydayla yaratıldığı görünür. Çörek otu yağı saç sakala sürülürse çabucak kıl bitirir beyazlaşmasını da geciktirir gerçekten bir kişinin kel olması ve bu kelliğin başının kemiği kadar ulaşması kendisine nikâhı helal olmayan bir kadının elini kendi başı üzerine koymasından daha iyidir. Bir kişinin alaca hastalığına yakalanması ve bu hastalığın bilek kemiğine kadar ulaşması kendisine helal olmayan bir kadının elini kendi bileğinin üzerine koymasından daha iyidir buyrulmuştur hadisi şeriflerden gelen haberler bunlar.
Dakika 15:15
Kına saç bitirir mantar suyu normal suyla karıştırılıp başa sürüldüğünde zamanından önce saç dökülmesine karşı faydalıdır. Sinameki adale kasılmasına ve saç dökülmesine karşı gayet faydalıdır. Altın tozu saç dökülmesi deri kavlaması sedef hastalığı gibi hastalıklara hastalıkların ilaçlarına katılırsa veya cilde sürülürse faydalıdır. Mantarın suyu normal suyla karıştırılarak başa sürüldüğünde zamanından önce saç dökülmesine faydalıdır. Mersin ağacının yaprağı dövülüp üzerine bir miktar su koyulup birazcık zeytinyağı ile karıştırılıp merhem yapıldıktan sonra rutubetli yaralara, egzama, kızıllık, müzmin şişlikler, kurdeşen ve basur gibi hastalıklara karşı faydalıdır. Bu ağacın suyu baştaki kepekleri yaraları ve sivilceleri temizler saç dökülmesini de önler ve siyahlaştırır. Evet, kıymetliler Cenabı Hak neler, neler yaratmış şifayla donanmış kemikleri vücudun iskeleti kılmıştır. Cenabı Hak şanlı peygamber (a.s.v) yüce Allah insanoğlunu 360 mafsal üzere yaratmıştır buyurdu. Başta 11, gözlerde 6, diş 6, dış yanlarda 2, burunda 4, çene de 2, dişlerde 32, omurga 24, çoğu zaman 1 fazla veya 1 eksik olabilir. Kuyruk sokumu 1 oturak kemiği 6, kalça 2, köprücük 2, kürek 2, pozu 2, bilek 4, göğüs 2, kaburga 24, ellerde 16, tarak kemiği 8, parmak kemikleri 30, diz 2, bacak 4, topuk 2, ökçe 2, aç kemiği 2, ayak kemikleri 28 işte görüyorsunuz kıymetliler insan anatomisini ve insan biyolojisini inceleyen bilim adamlarımız kıymetli doktorlarımız ile iş birliği yapıldığı zaman hayat eczanesi Allah’u Teâlâ’nın şifayla devayla gıdayla doldurduğunu bir kâinatı görüyoruz ki bu rahmeti rahmanın tecellisidir. Kemikler ve sinirler erkeğin menisinden et ve kan ise kadının menisinden yaratılır kemikler ve sinirler yani temel organlar erkeğin menisinden et ve kan ise kadının menisinden yaratılır ve bu sert dokular erkekten yumuşak dokular kadından olduğu dile getirilmektedir. Sevgili Peygamberimiz size bir soru soran Yahudi’ye ey Yahudi erkeğin menisi sperma ile kadının menisinin birleşiminden yaratılır erkeğin menisi kalın veya beyaz ve beyaz olup kemik sinirler bundan yaratılır kadının menisi ise ince ve sarı olup et ve kan ondan yaratılır buyurdu.
Dakika 20:09
Yahudi ayağa kalkarak senden önceki Peygamber Musa’da böyle söylemişti demişti. Kemiğin oluşmaysa başlaması ana rahmine düşen nutfe üzerinden 40 küsur geçtikten sonra yüce Allah bir melek gönderir cenini şekillendirip tavsiye eder kulağını gözünü cildini etini ve kemiğini belli eder buyurmuştur Peygamberimiz. Ceninde ilk meydana gelen kemik Ebu Hureyre’den gelen haberde Peygamberimiz (a.s.v) Âdemoğlunun bütün organlarını ölümden sonra toprak yiyip yok eder. Ancak kuyruk kemiği müstesnadır zira bunun zerrecikleri bakidir insan bu kemikten yaratıldı vücutta ilk meydana gelen bu kemiktir öldükten sonra dirileceği zaman yine bu kemikten derlenilip toparlanacaktır buyurdu. İşte bu haberleri de ancak bir Peygamberden duyabilirsiniz kıymetliler insan kendisinin çürümüş kemiklerini bir araya toplayamayacağımızı mı sanıyor öyle mi? Evet, bizim onun parmak uçlarını parmak uçlarının çizgilerini bile aynen eski haline döndürmeye gücümüz yeter buyuruyor Cenabı Hak. ‘’Kıyamet Suresi 3 ve devamı’’ Sonra o nutfe’yi bir kan pıhtısı haline getirdik sonra o kan pıhtısını çiğnenmiş bir et bir lokmacık et nutfe haline dönüştürülüp o bir çiğnemlik eti de kemiklere çevirdik. Kemiklere de et giydirdik daha sonra onu bambaşka bir varlık olarak yarattık yaratıcıların en güzeli olan Allah’ın şanı ne kadar yücedir buyrulmuştur. ‘’Müminun Suresi 12 ve devamı’’ Evet, kıymetliler Hz. Üzeyir Aleyhisselamın kavmine bir imtihan olmak üzere ölümünden 100 sene sonra merkebi ile birlikte tekrar diriltilmesi ile ilgili olarak da cenabı hak Kuran-ı Kerimde kemiklere bir bak onları nasıl birleştirip yerli yerine koyuyoruz sonra onlara et giydiriyoruz. O üzeri yaratılış kendisine apaçık belli olduğu zaman şöyle dedi; Biliyor ki Allah her şeye kadirdir buyrulmuştur. ‘’Bakara Suresi ayeti kerime 259’’ Evet, kıymetliler Habeş asırlı Ümmü Eymen( r.a) elekle diyor elediğin kepekli kısmı elenmiş olan buna karıştır sonra yoğur buyurmuştur bunu Peygamberimiz söylüyor. Hz. Ömer kepeğinin çıkarılmasını yasaklamış buğday ununun işte bugün dünya bar, bar, bağırıyor kepekli ekmek yiyin diye. Bunu 15 asır önce bakın Peygamberimiz ve Hz. Ömer uygulamaları tamamen bu yöndeydi. Kepeği ne kadar az olursa hazmı da o kadar zor olur bakın ekmeğin kepek ekmeği yumuşak tutar yumuşak daha gıdalı çabuk hazım olunur kepek vücuda hararet verir kepek lapası öksürüğe ve göğüs hastalıklarına karşı faydalıdır. Kepek turp yaprağı ile pişirilip sarılırsa akrep sokmasından dolayı meydana gelen ağrı sızıyı teksin eder parlatıcı, yumuşatıcı, temizleyici, hafif ısıtıcı vasıfları vardır buğday kepeği keskin sirke ile kaynatılır ve sıcakta uyuz yaraları merhem gibi sürülürse iyileştirir.
Dakika 25:12
Şişlikler için dahi faydalıdır kepek şekerli suda badem yağı ile kaynatılır ve sütü göğsünde pıhtılaşmış olan kadının göğüslerine sürülürse şişliklere giderir. Eğer şekerli su ile kepek çorba yapılacak olursa yapılacak olursa tabiatı ve göğsü yumuşatır nefes borusu iltihabına boğaz sertliğine öksürüğe nefes darlığına ve müzmin ağrılarına karşı faydalıdır. Kepek suyu kuvvetini arttırır yani kepek suyu ile yapılan çorbalar. Sirke içine bir miktar kepek atılır ateş üzerine konur ve buharına durulursa nezleye karşı faydalıdır. Kepek ağrıyı sızıyı ve balgamı çözer eğer kepek ısıtılıp bir bez içinde konulur ağrı sızı olan yerlere yakı gibi tekmik fizik tedavi yapılırsa ağrı ve sızıyı çözer kulunç ağrısına karşıda faydalıdır lapası da aynı görevi yapar kepek sade olarak ağız yolu ile alınırsa bağırsakları tahriş olarak boşaltır. İshale de yardımcı olur kepek nekahet devresine hastalar için iyi bir gıdadır. Kepek macun yapılıp cilde sürüldüğü zaman hastalığın ilerlemesini durdurur adale gevşemesine ve şişliklerin büyümesine engel olur. Çörek otu ile karıştırılırsa baş ağrısına tuz ile karıştırılacak olursa mide ve bağırsakların temizlenmesine besin artıkların temizlenmesine ağrılı sancılı idrar ve dışkı yapılmasına karşı faydalıdır sirke ile zeytin yağ ile karıştırılarak merhem yapılıp sürülürse mafsal ağrılarına kaşıntı uyuz ve kurdeşen gibi cilt hastalıklarına karşı faydalıdır. Kepek tütsüsü nezleye iyi gelir bakla kepeğe tütsüsü ise haşaratı kaçırır ağaçlarda meydana gelen bazı hastalıklardan dolayı çiçek tomurcukların dökülmesini de önler. Evet, kıymetliler korku görünen rüya halinde kepişe kubus denmektedir suya istekli olduğu halde susuz olarak yatıp uyumasından dolayı meydana geldiği gibi onun emsali nedenlerle olabilir. Kereviz aynı zamanda panzehirdir kanı temizler cildi güzelleştirir kereviz morarmayı giderir, sindirimi kolaylaştırır, şişkinliği giderir, mide de çabuk çözülür ferahlık verir balgamı ve öksürüğü de keser yenilmeyi tahrik eder, iştahı açar hastaya da kuvvet verir, kapalı gözenekleri de açar, gazı söktürür, bağırsak ağrıları da giderir, ağrı ve sızıyı teskin eder, mafsal ağrılarını giderir, ağız kokusunu güzelleştirir, nefes darlığına göğüs şişliklerine siyatik ağrılarına faydalıdır, idrar ve adet kanamasını bir hayli çoğaltır, böbrek ve mesane taşlarını parçalar rahmi temizler rahimden döl eşini çıkarır cinsel istek ve arzuyu da takviye eder.
Dakika 30:00
Hamile ve emzikli kadınlara saralı hastalara ve baş ağrısı olanlara zararlıdır. Sütü azaltır, rahmi acı ve kekre rutubetlerle doldurur yağlı yenildiği zaman oluyor bunlar yoksa az miktarda ara sıra yemekle değil. Yine kereviz tıkanıklığı açar kusmayı teskin eder, göz iltihabına, göğüs şişliklerine sürülürse ağrıyı teskin eder. Köküyle beraber suda kaynatılıp içilirse vücutta deri kavlaması meydana getiren ve tehlike gösteren zehirli ilaçların etkisini yo k eder kereviz yaprağının suyu içilirse ateşli titremeye karşı faydalıdır tohumu da faydalıdır etkilidir. Kereviz suyu gül yağı ve sirke ile karıştırılıp aralıksız olarak 7 gün hamamda cilde sürülürse dermeğe, kaşıntı ve uyuz hastalıklarına, kızamık hastalığına da faydalıdır. Yine dalları birçok organları yumuşatır. Kökünün etkisi yaprağından daha kuvvetlidir kökü kaynatılıp içilirse idrarı zor yapılmasına karşı faydalıdır zehirli hayvan sokmasına da panzehir olarak kullanılır iyi gelmektedir tozu kurutucudur kusturucudur kavrulmuş olmadıkça kusturucudur su ile karıştırılırsa içilmesi siroz hastalığına karşı faydalıdır karaciğeri temizleyici bir özelliği de vardır hem de ısıtır. Evet, kıymetliler cinsel istek ve arzuyu tahrik eden yemeklerden biri de keşkektir. Kıymetli izleyenler; tedavi yapılırken tedriç de önemlidir bulaşıcı hastalığa yakalanan kimselerin sağlıklı kimselerden ayrı bir yerde tedavi ve gözetim altına alınması tedriçtir buda önemlidir hem karantina görevi de yapılmış olur. Sevgili Peygamberimiz (a.s.v) yüce Allah şifasını vermediği hiçbir hastalık yatmamıştır buyuruyor işte sahih kitapların başında sahih sünnetin hadis kitapların başında bu gelmektedir ki Buhari de Buhari’nin tıp bölümünde zikredilmektedir. Sizlere İslam tıbbından keşif notları vermeye devam ediyoruz. Her derdin bir devası vardır deva derde denk gelip isabet ettiği zaman Allahın izniyle hastalık şifa bulur buyuruyor bunlar hep Peygamberimizden gelen haberler. Ey Allahın kulları tedavi olunuz çünkü yüce Allah ölüm ve ihtiyarlıktan başka şifasını vermediği hiçbir hastalık yaratmamıştır buyuruyor şanlı Peygamber(a.s.v). Yüce Allah (c.c) Vetekaddes Hazretleri derdi de devayı da yaratmıştır her dert için dahi bir deva yaratmıştır tedavi olunuz buyuruyor.
Dakika 35;12
Ey insanlar tedavi olunuz çünkü yüce Allah şifasını vermediği hiçbir hastalık yaratmamıştır buyuruyor. Ey Allahın kulları tedavi olunuz çünkü yüce Allah ölüm ve ihtiyarlıktan başka şifasını vermediği hiç bir hastalık yaratmamıştır fakat bu tedavi şeklini bilen bilir bilmeyen bilmez buyurmuştur. Evet, kıymetliler şanlı Peygamber tedavi olunuz çünkü yüce Allah her hastalık için bir deva yaratmıştır bundan sadece bir hastalık müstesnadır ki oda ölümdür buyurmuştur. Yüce Allah dilediği kimselere dilediği kadar şifa verir yine Hz. Ali her derdin bir devası vardır günahların devası da Allaha tövbe ve istiğfar etmektir diyerek günahları hastalığa benzetmiştir tedavisini ise Allaha tövbe ve istiğfar etmek olduğunu bildirmiştir. Esas gerçek burada yatıyor her bela musibetin bir kısmı insanın günahlarından gelir o günahlarında tabi çaresi tövbe istiğfardır. Hz. Hüseyin ve Hz. Ömer in oğlu Abdullah bizzat kendileri ilaç içmişler ve hasta oldukları zaman oğullarına ve hizmetlilerine tedavi maksadıyla ilaç içirmişler ve içmelerini de tavsiye etmişlerdir, bu haberlerde İslam’ın tıp kaynaklarında yer almaktadır. İbni Sirin Hz. Ömer’in oğlu Abdullah hasta olan oğluna ilaç içirirdi, yine Evzai Ata Mekru ve Abade Bin Ebu Lubâbe hasta kimsenin ilaç kullanmasında bir sakınca görmemişlerdir. Tedavi dua gibidir hatta fiili duadır çünkü şifa Allah’tandır. Bu yaptıklarınızda Allahın kaderiyledir buyuruyor Peygamber efendimiz. Tedavi kaderdendir yüce Allahın izniyle dilediği kimselere dilediği kadar şifalı olur buyuruyor. Ey halis tevekkül ehli ilaç kullanır mı? Tedavi olur mu diye sordular? Harisi Muhasibi ’ye Haris; tevekkül edenlerin efendisi Hz. Muhammed (a.s.v.)’dır ki tevekkülde ona hiçbir kimse ne yetişebildi ve nede yetişebilme ihtimali vardır böyleyken o ilaç kullanmıştır işte delil budur dedi. Evet, eğer tedavi olduğunuz şeylerde şifa varsa oda kan aldırmak, bal şerbeti içmek ve dağlama yaptırmaktır eğer tedavi hastalığa uygun gelirse fakat ben dağlama yaptırmayı sevmem buyurmuştur. Evet, kıymetli ve muhteremler Kuran-ı Kerimde cenabı hak artık gözünüzü açın ne zaman ki can boğaza dayanır hastanın yanındakiler tarafından tedavi edecek bir hekim yok mu? Denilir. Can çekişen kimse ise bunun gerçek bir ayrılış olduğunu anlar ve ne yapacağını şaşırır. İşte o gün sevk edilecek sadece bu sevk Rabbinin huzurudur.
Dakika 40;15
Sevk edilen kişinin gideceği Rabbinin huzurudur. Hastalıklar zıttı ile tedavi edilirler, soğuktan meydana gelen bir hastalığın sıcak ve vücuda sıcaklık veren ilaçlarla, sıcaktan meydana gelen bir hastalığın ise soğuk ve vücudu soğutucu ilaçlarla tedavi edilmesi gibi, bütün hastalıklar için geçerli değildir bu tedavi şekli. Tabip kimse hastayı muayene etmeye reçete yazmaya ve diğer tedavi şekillerine başlarken besmele çekmesi ayıp yerlerinden ancak gerekli olduğu kadarının açılmasını sağlaması, Allahın adıyla başlaması, zaruret olmadıkça haram maddelerden ilaçlar tavsiye etmemesi, ümit kesilmiş bir hastanın dahi hayatına son vermeye çalışmaması. Kısırlaştırmaya çalışmaması, kadının yanında bir mahremi veya yakını yoksa muayenehanenin kapısını açık bırakması vesaire gibi tedavi kaide ve kuralları vardır. Erkek tabibin kadın hastayı, kadın tabibinde erkek hastayı tedavi etmesi tedavi konusu ölünün tekvin ve teçhizi gibi konularda bir his uyanmaz ve bir lezzetten meydana gelmez, ürperir. Ümmü Seleme Peygamber (a.s.v) da Ümmü Seleme’den kan alması için Ebu Taybe adındaki erkek hacamatcıya emir verdi, cihada gittiğinde Ümmü Seleme de, Süleym ’de beraber gider yanında da Ensar’dan birkaç kadın bulunurdu. Bunlar mücahitler su dağıtır ve yarlıları tedavi ederlerdi. Ümmü Atiyye Hazretleri de Peygamber (A.S) ile beraber 7 savaşta bulundum diyor, yemek yapıyor, yaralıları tedavi ediyor, hastalara bakıyordum diyor. Muavviz kızı Ribevi savaşlara katılır mücahitlere su dağıtırdı ve hizmet eder ölüleri, şehitleri, yaralıları taşırdık diyor Medine’ye. Ziyad-ül Escar-i; Hayber savaşına Peygamber a.s ile beraber çıktım diyor. Siz niçin evinizden çıktınız ve kimin emriyle mücahitlere katıldınız? Diye sordu diyor. Biz ise atılan okları toplamak ve mücahitlere yemek pişirmek için çıktık bununla beraber bizim yanımızda yaralıları tedavi edecek şeyler vardır dedik. Evet, kıymetliler hacamatçı başına boynuna omuz başları arasına veya bacaklarına bakmak zorundadır. Yasaklandığı organlar bu organlar kadın için herhangi bir erkeğe görmesinin yasaklandığı organlardır. Zaruret halinde erkek tabibin hasta bir kadını, kadın tabibinde hasta bir erkeği tedavi etmesinde sakınca görülmemiştir.
Dakika 45;05
İmamı Ahmed e göre caizdir. Evet, muhterem izleyenler; Ebu Talip şöyle bir ricada bulundu: Ey kardeşimin oğlu seni Peygamber gönderen Rabbine dua ette bana sıhhat afiyet versin dedi. Bunun üzerine Peygamber (a.s.v) Allah’ım amcama şifa ver diye dua etti. Bu duadan sonra Ebu Talip bağdan boşanmış gibi kurtulup iyileştiğinde ey kardeşimin oğlu inanıp ibadet ettiğin Rabbin seni duanı şüphesiz kabul ediyor dedi. Peygamber (a.s.v)da ey amca eğer sende Allaha itaat eder onun emirlerini yerine getirirsen seninde dileklerini kabul eder buyurdu. Müslüman olmayan tabibin Müslüman hastayı tedavi etmesi; Haris İbni Kelede henüz Müslüman olmadan önce Sahabeden Saad Bin Ebi Vakkas ve diğer bazı kimseleri Peygamber Aleyhisselamın emri üzerine tedavi etmiştir. Yine sevgili Peygamberimiz (a.s.v) her kimin üzüntü ve kederi çok olursa hastalığı da çok olur diye rivayet vardır Peygamberimizden. Musiki ile tedavi eden ilk Doktor Yakup Bin İshak El Kindi’dir. Davut (a.s) ilahiler nağmeler söylediği zaman insanlar cinler kurtlar ve kuşlar o güzel sesi dinlemek için etrafında toplanırlardı. Bir bedevinin güzel sesli bir kölesi vardı, efendisinin develerine ağır yükler yükleyip şarkılar söyleyerek develeri duygulandırmış böylece 3 günlük yolu 1 günde almış fakat menzile vardığında develer çatlayıp ölmüşler. Develere tesir eden musiki güzel sestir şarkının anlamı değildir, güzel ses böyle etki ederse hayvanlara dahi acaba yüksek manalı nağmeler zevk ve marifet erbabına ne gibi etkiler edecektir. Bülbülün ve karatavuğun kendilerini musiki mahalline attıkları çok görülmüştür evet Zehebi ’den gelen haberler bunlarda. Musiki türleri haram, mubah, müstehap ve mekruh olan cinsleri vardır. Sevgili Peygamberimiz o konuşma gibi bir sözdür güzeli güzel çirkini de ise çirkindir buyurdu, şiirden söz edildi de ona cevap verdi güzelinden maksat olan helal olan çirkininden maksat ise haram olandır. Konumuz dışı olduğu için tafsilatını zaten daha önce ki derslerimizde vermeye çalıştık, bütün müçtehitlerimizin görüşlerini de tasavvuf ehlinin görüşlerini de orada zikir eyledik. Sevgili Peygamberimiz, muhakkak ki yüce Allah derdi devayı da yaratmıştır her dert için dahi bir deva şifa yaratmıştır, tedavi olunuz fakat haram maddelerle tedavi olmayınız buyurdu. Yüce Allah haram kıldığı şeylerde sizin için şifa yaratmamıştır, her kim ki şu hastalıklardan bir hastalık isabet ederse sakın Allahın haram kıldığı şeylerle tedavi olmaya çalışmasın, çünkü yüce Allah haram kıldığı şeylerde şifa yaratmamıştır.
Dakika 50;11
Her kim içki ile tedavi olmaya çalışırsa Allah ona şifa vermesin diye de beddua etmiştir. İçki tedavi edici bir ilaçtır demiş Tabip Bin Süveyd ’den gelen bir haber ki hayır diyor Peygamberimiz o ilaç değil aksine derttir buyurdu. Ebu Hureyre Hazretlerinden gelen haber de her kim Allah’ın helal kıldığı maddelerle tedavi olursa onun için şifa olur, her kimde Allah’ın haram kıldığı şeylerle tedavi olmaya çalışırsa bilmiş olsun ki yüce Allah o şeyde şifa yaratmaz demiştir, buda Peygamberimizden gelen bir haberdir Ebu Hureyre anlatıyor. Karnında sarı su toplandığı tespit ve teşhis edildi diyor tabiinden Şerif Bin Seleme anlatıyor Abdullah İbni Mesuda geliyor bu şekilde. İçki tedavi tavsiye ediliyor ne dersiniz? Diye sordu. O da yüce Allah size haram kıldığı şeylerde şifa yaratmamıştır diyerek içmemesini tavsiye etti. Şanlı Peygamber (a.s.v) içine pis habis maddeler karıştırılarak yapılmış ilaçların tedavide kullanılmasını yasakladı buyurdu buda Ebu Hureyre’den geliyor yasaklayan Peygamber efendimiz. Yine o şanlı Peygamber (a.s.v) kurbanın öldürülmesini ve etinin ilaç olarak kullanılmasını yasakladı. Evet, muhteremler haram maddenin tedavide kullanılması vücuda ve ruha pislik özelliğini nakşedip yerleştirir o zarardan etkilenir hem ruh hem de beden. Fıkıh kitaplarında Hanefi ve Şafilere göre zaruret zamanlarında haram maddelerle tedavi caizdir. Maliki ve Hanbelîlere göre ise asla caiz değildir bu görüşlerin hepside doğrudur. Çünkü Hanefi ve şafiler zarureti dikkate almışlar öbürleri de normal ortamı dikkate almışlardır, insan hayatının tehlikede olması, başka bir ilacın bulunmaması dinine ve ilmine güvenilir bir tabibin tavsiye etmesi şartıyladır. Ahmet Bin Hanbel ise tabiplerin helal maddelerden yapılması şartıyla tavsiye ettikleri ilaçları kullanmak caizdir demiştir. Bu içtihatların bu tavsiyelerin müçtehitlerin bu görüşlerinin hepsi güzeldir. Ancak yanlış anlayanların dar kafalıların görüşlerinde sakatlık vardır. İmamı Ahmed’e göre gayri Müslim tabip ve eczacıların imal ettikleri merhemleri, ilaçları kullanmak mekruhtur. Yine Mervezi, Ahmet Bin Hanbel hastalığı sırasında bana Hıristiyan tabiplerin tavsiye ettikleri ilaçlarını kendisi için almamamı emrederdi diyor, buda işin takva yönüdür. Evet, Peygamber efendimiz kan aldırdı iki ölçek zahire verilmesini emretti ücret olarak.
Dakika 55;03
Tedavi olduğunuz şeylerin en iyisi kan aldırmaktır, kan aldırmak sizin en iyi tedavi şekillerinizdendir buyuruyor Peygamberimiz. Sakat kalırsa diyor bilirkişi tarafından sakatlığı tespit edilerek sakatlık derecesine göre tazminat öder demiştir, yani kırıkçılar çıkıkçılar yanlış yaparsa bu işleri Doktorlar yanlış yaparsa. Bizim yanımızda elleri ayakları bağlı bir ruh hastası vardır üç gün buna sabah, akşam Fatiha Suresini okudum nefesimi topluyor ve hastanın üzerine üflüyordum iyileşti ücret verdiler ben ise Peygamber (a.s)’a sormadan almam dedim. Sordum da alda ye ömrüme yemin ederim ki nice batıl asılsız nefes etme karşılığında bir şeyler alıp yiyenler vardır, yemin ederim ki sen doğru bir nefes etme karşılığında ücret almış ve yemiş olacaksın dedi. 30 kişilik bir cemaat görevlendirdikleri bir sefere gitmişlerdi, misafir etmediler. O kabile bizim bu müfrezeyi kabul etmeyen bu kabilenin ağasını başkanını akrep soktu bütün kabile halkı iyileştirmek için her çareye başvurmuşlar fakat hiçbir fayda vermemişlerdi. Çare bilen birisi vardır demişler bunu üzerine kabile halkından bazıları gelerek ey cemaat ağamızı, başkanımızı akrep soktu tedavi için her çareye başvurduk bir fayda etmedi içinizde bu hastayı ilaçla veya nefes etmekle tedavi edecek bir kimse var mıdır? Diye ricada bulundular. Ebu Said-El Hudri Hazretleri evet ben varım vallahi ben onu tedavi ederim inşaAllahu Teâlâ fakat biz sizden misafir edilmemizi istedikte siz misafir etmediniz artık ben sizinle aramızda bir ücret tayin ve tespit etmedikçe tedavi etmem dedi. Böylece bir sürü 30 koyuna anlaştılar. Ebu Said-El Hudri kabile ağasının yanına gitti ve ona 7 defa Fatiha suresini okuyarak nefes etti Fatiha’yı her okuyuşunda ağzında tükürüğünü topluyor ve akrebin soktuğu yere sürüyordu bunu üzerine adamcağız bağdan çözülmüş gibi oldu kendisinde hastalıktan bir şey kalmayarak hemen kalkıp yürümeye başladı. Koyunları verdiler bu koyunları aranızda bölüştürünüz dediler, Peygamber (a.s.v) yanına varıp bu olan bitenleri kendisine anlatmadıkça taksim etmeyiniz bakalım ResulAllah bize ne emreder dediler. Peygamber (a.s.v) Ebu Said-El Hudri ’ye Fatiha suresinin bu kadar tesirli bir dua olduğunu bununla nefes yapılacağını sana kim öğretti? Diyerek taltif etti ve sonrada çok iyi etmişsiniz şimdi bu koyunları aranızda taksim ediniz, sizinle beraber bana da bir hisse ayırınız buyurdu ve gülümsedi. Evet, kıymetliler işte burada da dua ile şanlı Kur’an’la yapılan tedavi metotlarından biriside bu ki Kuran-ı Kerim Müminler için şifa olduğu gibi bakın o kabilenin reisine de Fatiha okunmuş ve kurtulmuş bir kerameti rabbaniye Kur’an mucizesi ve Hz. Muhammed’in mucizesini sahabeye yansıyan kerameti zuhur eyledi.
Dakika 1;00;22