Tefsir 506-01

506- Tefsir Ders 506 hayat veren nurun keşif notları

506- KUR’AN-I KERİM TEFSİR DERS 506

أَعُوذُ بِاللهِ مِنَ الشَّيْطَانِ الرَّجِيمِ , بِسْمِ ﷲِالرَّحْمَنِ اارَّحِيم

 

‘’Elhamdülillahi rabbil âlemin vesselatü vesselamü ala rasulina Muhammedîn ve ala alihi ve sahbihi ecmain. Estağfirullah ve etübü ileyh allahümme salli ve sellim ve barik ala Muhammed’’

 

Çok kıymetli ve muhterem efendiler, hayat veren nurun dersleri irşat notları, keşif notları isimli dersimiz Maûn Suresi ile devam etmektedir. Maûn Suresi celilesi de Mekke-i Mükerrem’e dönemin de inzal edilen surelerden ayet sayısı 7, sıra numarası da 107’dir.

 

بِسْــــــــــــــــــــــمِ اﷲِارَّحْمَنِ ارَّحِيم

اَرَاَيْتَ الَّذ۪ي يُكَذِّبُ بِالدّ۪ينِۜ ﴿١﴾

فَذٰلِكَ الَّذ۪ي يَدُعُّ الْيَت۪يمَۙ ﴿٢﴾

وَلَا يَحُضُّ عَلٰى طَعَامِ الْمِسْك۪ينِۜ ﴿٣﴾

فَوَيْلٌ لِلْمُصَلّ۪ينَۙ﴿٤﴾

اَلَّذ۪ينَ هُمْ عَنْ صَلَاتِهِمْ سَاهُونَۙ ﴿٥﴾

اَلَّذ۪ينَ هُمْ يُرَٓاؤُ۫نَۙ ﴿٦﴾

وَيَمْنَعُونَ الْمَاعُونَ﴿٧﴾

 

Dini yalanlayanları gördün mü? İşte o öksüzü iter kakar. Yoksulu doyurmaya ön ayak olmaz, teşvik etmez vay haline o namaz kılanların ki kıldıkları namazın değerine aldırış etmezler. Gösteriş yaparlar onlar ve yardımlığı sakınırlar zekâtı vermezler. Şimdi kıymetli ve muhterem izleyenlerimiz hayat veren nurun dersleri bunun okulun da okuyor hem okuyoruz hem okutuyoruz mezara kadar okumalı okutmalıdır. İşte görevimiz okumak ve okutmaktır, yüce İslam’ı hakkı ile cihan’a tebliğe çalışmaktır. Tabii ki başarılar tevfik yüce Allah’tandır hidayet ondandır. Dini yalanlayanlar Ahseni Takvimden aşağı düşenlerdir. İnsan Ahseni Takvim üzere en üst biçim de yaratıldığı hal de dini yalanlayanlar Ahseni Takvimden aşağı düşmüşlerdir. Yüce İslam aşağı düşen herkesi yukarı kaldırmaya kurtarmaya gelmiştir. Bunun ön şartı iman etmek, tövbe istiğfar etmek bununla başlar kurtuluş bununla başlar. Maun zekât Atiyye ihsan ödünç, ödünç verilenler yani orta malı, bunun gibi ödünç ödünç olarak alınan verilenlere de ayrıca Maun denmektedir. Tabi cimriler kıymığı bile vermeyenler zırnığı bile vermeyenler olduğu gibi, bir de fakirlikte çok fakir olanlar bulunmaktadır. Hz. Ali’den, oğlu Muhammed Bin Hanefiyye’den, İbni Abbas’tan, İbni Ömer’den, Zeyd Bin Eslem ’den Dahhak ve İkrime ’den bu haber zekât anlamındadır ki zekât vermeyenlerin vay haline.

 

Dakika 5:06

 

Rai’nin beytinde de Alusi bunu zikretmiştir, birçokları da İbni Mesut’tan cüzi şey ödünç verilenler ve ödünç verilen alınanlar diye bu mananın da onun için de bulunduğu ortadadır. Din ceza anlamın da kıymetliler, kişi ne amel işlerse karşılığını alacaktır. Dünya da insanoğlu ne yaparsa yapsın bu hayattaki yaptıklarının karşılığı verilecektir. Din, hayatın karşılığını ödeyen büyük mahkeme ve dünya da ilahi nizamın adıdır. Yani kişi hayatın da ne kazandı karşılığını alacaktır işte bu dindir. Mukatil, As Bin Vail, Sehmi hakkın da kıyameti inkâr edenler, çirkin işler yapanlar diye bunu dillendirdi. Süddi, Velid Bin Muğire hakkın da söyledi ki Maverdi, Ebu Cehil hakkın da gelen yetimi itiyor, çırılçıplak bir yetim hem de onun vasisi idi. Kureyş’in kodamanları alay olsun diye yetime Muhammed’e git demişlerdi, yetim onların maksadını bilmiyor Efendimiz (A.S.V) gelmiş durumu arz etmiş Efendimiz de (A.S.V) hemen kalkmış yetimle Ebu Cehil’e gelmiş. Efendimiz Aleyhisselatu Vesselama Ebu Cehil hemen buyurun demiş, hemen yetimin malını vermiş adamları Ebu Cehil’in adamları sen de sapıttın, bunadın niye verdin deyince onun sağın da solun da birer harbe gördüm, korktum da verdim diyor. Her çağın Ebu Cehilleri vardır, Kuran-ı Kerim bütün çağların Ebu Cehillerine ders veriyor. Ebu Cehillik’den, yetim hakkı yemekten, insanlığın hakkını sömürmekten vazgeçin, zekâtları hakkıyla verin, fukaranın yoksulların hakkını hakkı ile verin. İbni Abbas (R.A) cimri mürai bir münafık hakkın da demiştir, her çağın münafıklarına da burada ders veriyor, münafıklıktan vazgeçin. Tabii ki şanlı Kur’an’ın hükmü hepsini içine almaktadır. Çaresizlerin halini düşünmeyenler, acımasız merhametsiz olanlar Cenabı hak ne diyor; Zariyat Suresi 19’da (وَفِي أَمْوَالِهِمْ حَقٌّ لِّلسَّائِلِ وَالْمَحْرُومِ ) diyor onların malların da sail ve yoksullar için hak vardır. Yani zengin malının zekâtını hayrını hasenatını fukaraya vermeye mecburdur. Bu kesin Allah’ın emridir. Allah’u Teâlâ’yı tanımıyorsan, Allah sana dünya da tanıtmak için ortaya gerçekleri koydu, illa tanımamak da ısrar ediyorsan Allah’ın orduları seni büyük mahkemeye getirecek.

 

Dakika 10:00

 

Dünyada hak ettiğin belayı bulduğun gibi mezar da berzahta bulduğun gibi büyük mahkemede de hesabını vereceksin. Şaşılacak olan dindar görünenlerin gafleti, cimrilik ve mürailik etmeleri, namaz kılıyor görünmeleri veil kan irin deresi cehennem de bir vadi kan irin dolu. Mümin, mümin görünenler namaza aldırmaz aldırmayanlar, terkin de namazı terk ediyor terkin de üzülmeyenler, dünya menfaati için münafıkça namaz kılanlar, ihlas yok baş yer de kuyruk hava da, (Serbe zemin dümbe heva) Mevlana böyle diyor. Bunların namazı diyor işte böyle, baş yer de kuyruk hava da diyor, Müslüman ihlas ile bütün varlığı ile tam bir Miraç’ta Allah’a teslim olur, iman ihlas ile namaz kılar. Yoksa namazı terk edip üzülmeyenler münafıkça namaz kılanlar, bulunmayanların yoluna Mevlana (Kuddise Sırruh) bu benzetmeyi yapmıştır. İki yatış bir kıntış bir bakıştan ibaret diye de bir yakıştırma yapılmış. Tadili erkâna riayet etmeyenler, namazın ruhu ihlastır tadili erkân ile farzlar, vacipler sünnetleri, müstehapları yerine getirmeye gayret etmek gerekir. Sad Bin Ebi Vakkas’dan (R.A) Efendimiz (A.S.V) namazı vaktinden geriye bırakanlar dedi, namazı keyif için vaktinden sonraya bırakılamaz, bu haberi Beyhâkî rivayet ediyor. Ebu Berze El Eslemi’den Efendimiz (A.S.V) Allahu Ekber bu sizin her birinize bir dünyadan hayırlıdır, onlar namazın hayrına inanmazlar, terkin de Rabbinden korkmazlar dedi, bunun da naklini yapan Suyuti’ dir. Birkaç vakit kılıp gururlananlar din bundan ibaret sananlar, dinin ruhu ihlas ve tazim ile yüce Allah’ın emrine sıkıca sarılmak hareketi kuvveti cezayı mükâfatı yüce Allah’tan bilerek onun için mahlûka şefkat etmek ve bütün ibadetleri Allah’a yapmak, almaktan hoşlanır olanlar, vermekten hoşlanmayanlar, işte bunların gerçek namaz kılmadıkları da ortadadır. Almaktan hoşlanır, vermekten hoşlanmaz bu Müslümanın şiarı değildir. Müslüman da bu sıfat bunun tersidir Müslüman Allah yolun da vermekten hoşlanır, cimrilikten nefret eder, canını bile yeri gelince seve seve verir. Mescitlerin imarı Tevbe Suresinin 18. Ayetin de anlatıldığı gibi, Allah’a ahirete iman, namaz zekât yalnız Allah’tan korkanlar, işte mescitleri onlar imar ederler. Ankebut Suresi 45’de namaz kötü iğrenç şeylerden alıkoyar kötülüklerden men eder.

 

Dakika 15:00

 

Allah’ı anmak en büyük ibadettir. Namaz en büyük vaazı nasihattir, tersini yapanlar gaflet etmiş olurlar. Cüzi yardımı bir damlayı esirgeyenler, cimriler, pintiler yazıklar olsun onlara. Nimetini yüce Allah’ın nimetlerini, ceza gününü inkâr eden nankörler bunlar inkârcı kâfirlerdir. Mana değil bunlar şekilcidirler, Kuran-ı Kerim’in manasına bakmazlar şekilci hareket ederler. Bunlar içerisi cimridir kalpleri katıdır, bunlar merhametsizdir, yoksullara fakirlere acımazlar. Namazı terk ederler ve önemsemezler tam bir gaflet içindedirler. İbni Abbas’tan gelen haber de sevap beklemez, terkinde de azaptan korkmaz. İşte münafıkça namaz kılanların hali böyle, kıldığı namazdan İbn Abbas’tan gelen haber Kurtubi naklediyor bunu, bunlar sevap beklemez, terkin de azaptan korkmazlar. Efendimiz (A.S.V) vaktin de kılmayanlar dedi Taberi’nin naklin de; vaktin de namazını kılmayan yerli yerince kılmayanların vay haline. Şöhret için gösteriş için namaz kılanlar, her türlü alet ve edevatı bunlar vermiyorlar, esirgiyorlar, işte Maun’un içeriğin de bunlar da bulunuyor. Kıymetli dostlarımız, cömert olmalı ve namazı da yerli yerince kılmalı ve evrensel bir merhamet ile hareket etmelidir. Şimdi Kevser Suresine gelmiş bulunmaktayız. İnşaAllahu Teâlâ Kevser suresi ile dersimiz devam etmektedir. Bismillahirrahmanirrahim, kıymetli dostlarımız Kevser Suresi de Mekke-i Mükerrem’e dönemin de inzal edilen surelerden, ayet sayısı 3, sıra numarası Kuran-ı Kerim’de 108’dir. En kısa surelerden manası çok derin olan surelerimizden birisidir.

بِسْــــــــــــــــــــــمِ اﷲِارَّحْمَنِ ارَّحِيم

اِنَّٓا اَعْطَيْنَاكَ الْكَوْثَرَۜ ﴿١﴾

فَصَلِّ لِرَبِّكَ وَانْحَرْۜ﴿٢﴾

اِنَّ شَانِئَكَ هُوَ الْاَبْتَر﴿٣﴾

 

 

Muhakkak ki biz sana Kevser’i verdik ey şanlı Peygamber Habibi Muhammed diyor Cenabı Hak, biz sana Kevser’i verdik, öyleyse Rabbin için namaz kıl ve kurban kes, muhakkak ki sonu kesik olan sana buğuz edendir. Şimdi (Kevser) kelimesi, (Nahr) kelimesi (Şanie) kelimesi (Ebter) kelimelerinin ve bu surenin keşif notlarına şöyle bir bakalım, bu süreyi celile hakkın da bakın nice rivayette ve dirayette nice keşifler yapılmıştır nice mana ortaya çıkarılmıştır. Kıymetli dostlarımız, düşmanlar Hz. Muhammed’e her fırsatta tabii saldırmak istiyorlardı.

 

Dakika 20:03

 

Peygamber efendimizin Kasım ismindeki evladı vefat etti edince; (Espaha Muhammed ebter) dediler Peygamberimize, (İnne Muhammeden ebter) dediler haşa, bunu tabii Ebu Cehiller o çağın Ebu Cehilleri, bu çağın Ebu Cehilleri geçmişteki gelecekteki her çağın halk düşmanları Peygamber düşmanları, gerçeğin düşmanları, batıl adamları müşrikler bunu her çağ da yapmışlardır yaparlar. Şanlı Kur’an bütün dünyadaki zalimlere, müşriklere küfre şirke nifaka meydan okuyarak gelmiştir, meydan okuyarak gidecektir ve gidiyor. Kıymetli dostlarım, Cenabı Hak bu hainlere cevap verdi; İşte Peygambere dil uzatanlardır ’’ebter’’ olan onlardır diye cevap verildi. Bu süreyi celile geldi ve her çağın alçağına Cenabı Hak ne yapıyor cevap veriyor. Bir ifa Peygamber efendimize bir ifa, ımızganma halin de bir dalgınlık içindeydi dalmıştı, peygamberimiz tebessüm ederek başını kaldırdı bana Kevser Suresi, besmele ile okudu, bakın Enes Bin Malik bunu rivayet ediyor. Buhari, Müslim ve Kütübü Sitte de bunu naklediyor, bakın Kevser Suresinin gelişini anlatıyor Enes Bin Malik (Radıyallahu Anhüm ve Erdahüm Ecmain). Şimdi Kevser Suresi iniyor. Kevser nedir? Bunun içeriğin de pek geniş mana bulunmaktadır, bu bir nehirdir aziz celil olan yüce Rabbim onu bana cennette verdi diyor Peygamberimiz, onda ‘’Hayri Kesir’’ var, dikkat edin. ‘’Hayri Kesirin’’ içinde neler var, ümmetim ona gelecek yani o ‘’Hayri Kesir’’ olan o yüce mükâfatlardan birisi olan Kevser ırmağına, Kevser Havzına ümmetim gelecek. O Kevser ırmağının o havzın kapları yıldızlar sayısıncadır. İçlerinden bir kul titreyerek çekilir, havzın başından Kevser ırmağından atılır. Bu defol buradan derler. Peygamberimiz diyor ki; ey Rabbim o benim ümmetimdendir derim, buyurulur ki bilmezsin sen ey Muhammed senden sonra onlar neler yaptılar diye cevap verildi, hakiki ümmet olmayanlar havzı Kevser’in başından kovuldular. Bu haberin sahih olduğu rivayet edilmiştir, Müslim buna haberi vahiddir demiştir. Surenin 2 defa, bu süreyi celile Kevser Suresinin 2 defa nazil olduğu da tashih edilmiştir. Yani hem Mekke’de hem de Medine’de nazil olduğu rivayeti vardır. Kıymetli dostlarımız yine Müslim’in rivayetin de; (Beyne ezhurina) Bizim aramız da bu diğer rivayetler de yoktur, miraç hadislerin de şöyle bir bakalım Buhari, Kütüb-i Sitte kenarları boş inci kubbeleri idi.

 

Dakika 25:12

 

Bakın kenarları boş inci, yani Kevser ırmağının kenarları boş inci, aynı zamanda kubbeleri yine inci idi. Melek, eliyle vurdu melek eli ile vurdu ondan misk çıkardı. Yani Kevser ırmağı, Enes (R.A) bu miraç hadislerini duyduğu olarak rivayet ettiği, gördüğü için değil miraç Mekke’de vuku bulmuş Enes (R.A) Medine’de idi. Mürsel ve merfu olarak rivayet etmiştir. Nevevi Şafi görüşünde olduğu için besmelenin sureden cüz, yani bir bölüm olduğunu tercih etmek istemiştir. Nevevi ve Müslim bu haberi böyle iletirken Müslim bunların tersini de rivayet etmiştir. Hanefilerin Malikilerin dediği daha kuvvetli hadislerle çatıştığı için bununla amel edilmemiştir. Sarahat açıklık varken delalete itibar yoktur. Evet, sevgili izleyenler, (Betere Muhammedun minna). Muhammed bizden koptu dedi Kureyş ‘ten müşriklerden bazıları, şimdi Cenabı Hak da cevap verdi; Muhammed’in şan’ı o yüce İslam ve onun ümmeti kıyamete kadar devam edecektir. İbni Abbas’tan da yine gelen haber de Efendimizin sırasıyla evlatları şunlardır; ilk doğan Kasım, Zeynep, Abdullah, Ümmü Gülsüm, Fatıma, Rukiye, sırasıyla İbni Abbas Peygamberimizin o evlatlarını böyle saymıştır. Bunlar birer birer nur parçasıdırlar. Çünkü Efendimizin parçasıdırlar ve küçük yaşta bunlar dünyadan cennete gitmişlerdir. Bu evlatları dünya da küçük yaşta öbür âleme yürüdükleri için tabii müşrikler putperestler Muhammed’in soyu kesildi nesli kesildi demek istiyorlardı. Hâlbuki Hz. Muhammed’in dini ve ümmeti kıyamete kadar bütün dünyaya hâkim olarak devam edecektir, 14 asır ise bunun şahididir. Suyuti İbrahim’in (R.A) vefatında müşrikler ‘’ebter’’ dediler. Taberani, İbni Marziye, Ebu Eyyub, Medeni olduğuna bu tek rivayettir, diğerleri hepsi Mekki olduğunu gösterir, cumhurun görüşü de böyledir. Kevser gayet çok şey uçsuz bucaksız hayır Hz. Muhammed’e verilen hayırların tamamının adı Kevser’dir, hayrı kesir anlamın da, İslam dini Hz. Muhammed’e inzal edilmiş peygamberlik verilmiş, cennette özel bir nehrin adıdır ki cennette özel bir ırmak, özel bir Havz verilmiş.

 

Dakika 30:06

 

Cennetin bütün ırmakları ondan şubelere ayrılır yani Kevser’den ayrılırlar. Buhari, Müslimin, Kütüb-i Sittenin verdiği haberdir bu. Hayrı Kevser pek çok hayır bunların tamamı Hz. Muhammed’e verilmiş ve ümmeti de bu şerefe nail olmuştur. Bir havızdır diyen de vardır, Kütüb-i Sitte kenarları altın, boş inci kubbeleri içinden diyor esher miski çıkar. Sütten beyazdır baldan tatlıdır genişliği uzunluğu doğu batı arası kadardır. Derinliği 70000 yıllık ondan içen bir daha susamaz, abdest alan ebedi perişan olmaz, ahdimi bozan ehlibeytimi öldüren ondan içemez, yani Kevser’den içirmezler, Peygambere verdiği sözden cayanları bir de Peygamberin ehlibeytini öldürenler havza Kevser den içemezler. Havz ümmet ondan diyor su almaya gelir mahşer de, bazıları mizandan sırattan öncedir demişler, bazıları da cennetin kapısın da helalleşme yerindedir demişler ve cennetlik olanlar için ümmeti Muhammed için yani ümmeti Muhammed’in cennetlik olanları için denmiş, Kadı Zekeriya sırattan önce ve sonra iki havzı vardır Kevser cennettedir demiştir. Kadı Zekeriya bu haberi vermiştir, Tirmizi her Peygamberin bir havzı vardır hangisinin geleni çok diye övünürler. Ben en çok geleni olacağımı umarım diyor efendimiz Peygamberimiz (A.S.V), hadis hasen ve gariptir Tirmizi’nin rivayet ettiği hadisi şerif, itikat vacip değildir havzlara tabii ki böyledir ama tabii ki bunların bir de haberlerine baktığımız zaman güçlü haberler görüyoruz bunların kaynağın da. Efendimizin havzına dair rivayetler tevatüre yakındır. Onun için itikat vaciptir, her ne kadar vacip değildir dedikleri havz hakkındadır, yoksa peygamberimizin havzı Kevser, Kevser ırmağı ve havzlar hakkın da rivayetler tevatüre yakındır. İtikat vaciptir, vacip değil diyenler de vardır ama vacip değil diyenler kim biliyor musunuz? Muteziledir veya Mutezile gibi olanlardır ehlisünnet ise vacip değildir demez. Nehir mi havz m işte iman sahihtir bu konu da bunların varlığı nehir olması havz olması konusun da ise iman sahihtir. İster nehir olarak ister havz olarak inanma konusun da inancın sahiptir. Bunun illa nehir illa havz olması vacip değildir diyenler olmuştur. Kevser rahmani ve rahimi lütuflar hayrı kesirler, başlangıç ve sonuç itibariyle Hayri Kesir risaletin şerefi bu haberi böyle veren de Razi’dir.

 

Dakika 35:16

 

Mesela Kuran-ı Kerim’de Kevser ismi geçiyor, Kuran-ı Kerim’de ismi geçenlerin hepsine iman nedir; vaciptir. İlla Kevser’i Kevser olarak inanacaksın, içeriğini özelliklerini nitelik ve niceliğini ise yüce Allah’ı onun ilmine bırakacaksın ve buradan bu keşif notlarından da dersini alacaksın. Bakara Suresi 269’da hikmet verilmesi Peygamberimize hikmet verildi, bu da hayrı kesirin içerisinde. Nisa Suresi 80’de Peygamberimize itaat Allah’a itaattir bu da hayrı kesirin içerisin de. Nübüvvet 2. mertebedir bu da havzı kesirin yani Hayri Kesirin içerisin de uçsuz bucaksız peygamberimize hayırlar verildi. İnsin cinnin Peygamberi olarak gönderildi, en önce haşr olması dinine nesih yok. Hz. Muhammed’in getirdiği, Şeraiti Muhammedî’ye yüce İslam artık kıyamete kadar ebedidir nesih yok. Razi yine (Rahmetullahi Aleyh) bunları dedikten sonra Kuran-ı Kerim, tevhid, İslam, ilim, hikmet, Makamı Mahmut Peygamberimize bunların verilmesi âlemlere rahmet olarak gönderilmesi yine havzı Hayri Kesirin içerisindedir, uçsuz bucaksız hayırlar. Ümmetin âlimleridir Hz. Muhammed’e onun ümmetine çok yüksek âlimler verilmiştir. Bugün Hz. Muhammed’in ümmetinin içi gerçek âlimlerle doludur. Ashabı Güzin böyledir, tabiin böyledir ve sonraki gelen devirlerdeki yüksek âlimler ki dört mezhebin o ekol için de yetişen nice âlimlerimiz bulunmaktadır. Bunlar da Hz. Muhammed’e verilen Hayrı Kesir’in içerisindedir, ümmetimin âlimleridir yani Kevser’in için de bulunuyor bunlar da. Kalpleri hak tevhidi ile ne yapıyor? Tevhid nuru ile parlıyor. Ümmetin âlimlerinin kalpleri, vicdanları Muhammed’i ahlak üzere Muhammed’i şeriat üzere şeriatın esasların da birlik, ilimle hakka rahmet neşrederler. Bu haberleri de veren yine Fahrettin Razi’dir. Kıyamette her Peygamber getirilir. Ümmeti de peşindedir, nicelerinin peşin de bir iki tabiisi ile gelebilir, yani bir iki kişi inanmış o Peygambere. Bu ümmetin âlimleri de getirilir mahşere birçoğunun peşin de binlerce kişi de gelerek Hz. Muhammed’in yanında toplanırlar. Bazı âlimlerin tabileri diğer Peygamberlerin tabilerinden pek çoktur çok olur, bu da Muhammed ümmetine mahsustur. Muhammed ümmetinin âlimlerine Cenabı Hak bu şekil de lütufta bulunmuş, Hz. Muhammed’e verilenlerin için de bir de Muhammed’in ümmetinin için de çok yüksek âlimlerin geleceği de bildirilmiş.

 

Dakika 40:03

 

Bu ümmetin âlimleri bütün ümmet ve gayretlerini bütün himmet ve gayretlerini sarf edip meşakkat çekerek istimbat ve içtihatta da isabet etmişlerdir. Hata eden bile bir sevap kazanmıştır, Razi bu haberi de hadisi şerif’te varittir diyerek anlatmıştır. İlimsiz hevasına uyanlar müstesna, adamın ilmi yok hevasına uymuş ve âlim görünüyor cahiller de onu âlim zannediyor bunlar müstesna. Ümmetin çokluğu Hz. Muhammed’e verilen uçsuz bucaksız hayırlardan biri de ümmeti Muhammed’in çokluğudur. Vakıa Suresi ora da geçtiği gibi cennet ehlinin yarıdan çoğu Hz. Muhammed’in ümmetidir, sahih hadisi şeriflerle de sabittir demiştir kıymetli âlimlerimiz. Yine sevgili Peygamberimizden; ben İbrahim’in (AS.) duasıyım diyor Hz. Muhammed Razi bunu naklediyor, ben İbrahim peygamber’in duasıyım, İsa’nın müjdelediği müjdesiyim, şefaatim kabuldür tüm Peygamberlere beraberken, tüm Peygamberlerle beraberken kalabalık bir ümmet belirir yüzleri elleri ayakları parlar, bunlar niçin parlar abdestin eserinden parlak olarak nişanlanmıştır. Mahşere böyle parlayarak gelirler, (Ğurru muhaccelüne min asaril vuzui) Kâbe’nin hakkı için bunlar benim ümmetimdir, hesapsız cennete girerler diyor Peygamberimiz, bunun iki katı bir ümmet daha çıkar, abdest azaları parlar yine Kâbe’nin hakkı için bunlar benim ümmetim derim bunlar da hesapsız cennete girerler. Sonra bunun üç katı yükselir gelirler cennete girerler bunların hepsi Muhammed ümmetidir. Kimse girmeden cennete benim ümmetimden üç fırka cennete girer diyor Peygamberimiz, nikâhlanın diyor bakın nikâhlanın, evlenin üreyin, çoğalın bir düşük bile olsa ben sizin çokluğunuzla övüneceğim iftihar edeceğim diyor, Abdurrezzak bunu nakledenler Suyuti, Hindi gibiler bu haberleri nakletmişlerdir. Yine Fahrettin Razi de bu haberleri nakledenlerdendir, Efendimiz (A.S.V) evlatlarının çokluğu ümmetinin çokluğu Buhari, İbni Abbas ve diğerleri. Dünya ve ahirete mahsus çok hayırlar, Kevser diyor bunlardandır bakın Kevser bunlardandır, Peygamber efendimize uçsuz bucaksız hayrı kesirler pek çok hayırlar verilmiştir. İşte Kevser de bunlardandır diyor, Buhari İbni Abbas’tan rivayet ediyor ve diğerleri de. Dünyaya ve ahirete mahsus uçsuz bucaksız hayırlar işte Kevser kelimesinin içerisin de bulunmaktadır. Yine miraç (Gabe Gavseyn) ayetin en büyüğünü gördü, bunlar da Hz. Muhammed’e verilen büyük hayrı kesirlerdir.

 

Dakika 45:14

 

Hikmet çok hayırların verilmesi, hikmet verilmek çok hayır verilmektir. Âlemlere rahmet olarak gönderilmesi nübüvvet, risalet, Kuran-ı Kerim ve içeriği hayır ve faziletler Hz. Muhammed’e neler, neler verilmiş Makamı Mahmut övülmüş bir makam Hz. Muhammed’e tahsis edilmiştir. Sana lütfu büyüktür Peygamberimize yüce Allah ne diyor? Rabbinin sana lütfu büyüktür işte (اِنَّٓا اَعْطَيْنَاكَ الْكَوْثَرَۜ) derken uçsuz bucaksız hayırları Cenabı hak hayrı kesirleri verdiğini buradan anlamaya çalışıyoruz. En büyük ahlak üzeresin Kalem Suresi 4’de (وَإِنَّكَ لَعَلى خُلُقٍ عَظِيمٍ ) buyuruyor, en büyük ahlak üzeresin. Hz. Muhammed’e neler verildi neler verildi, bu verilenler ümmetine yansıyor, ümmet şerefleniyor bunlarla verecek razı olacaksın. Duha suresi 5’te (وَلَسَوْفَ يُعْطِيكَ رَبُّكَ فَتَرْضَى) yüce Rabbin sana verecek de razı olacaksın razı oldum deyince kadar sana bu fırsatı vereceğiz, neler verilmiş bakın o da ümmetim, ümmetim diyecek şefaat edecek. Dünyevi uhrevi tüm ihsanlar ilahi feyizler, şeriatının ebedi olması ümmetin âlimleri hayırlı tabileri ümmetinin nesil ve evladının çokluğu miraçtaki mevhibeler şefaati özel nehri, çok mu çok hayırlar yüce İslam dini ilahi feyizler hep bunlar Hz. Muhammed’e verilenler ve oradan da ümmetine yansıyan ebedi Allah’ın lütfunun tecellileridir. (عَطَاء غَيْرَ مَجْذُوذٍ) Hud Suresi 108’de kesintisiz Allah’ın lütufları, işte şöyle bir bak kıymetli dostlar, ezel de takdir edilenler sır ve gayp âlemindeki çok hayrı kaynakları ile bahşetmiştir Cenabı Hak, bütün hayırları kaynakları ile bahşetmesi feyiz ve sebeplerin verilmesi o şanlı Peygamber Muhammed’e (A.S.V). Kevser cennet nehirlerinin kaynağıdır buna dikkat et, cennetin bütün nehirleri Kevser’den akar orada da bir hayrı kesir var, uçsuz bucaksız nimetler oradan kaynayarak çıkıyor. Yine cennet Maide Suresi 119’da Hz. Muhammed’e ve ümmetine verilen cennet, Muhammed Suresinin 15. Ayetinde cennetteki ırmaklar, süt ırmakları, şarap ırmakları, süzme bal ırmakları ve bozulmaz cennet ırmakları ki onlar hep Hz. Muhammed’e ümmetine tahsis edilmiş. Ezelden ihbar, hal de inşa talep ebedi, taahhüt ey habip tüm saadet’in sebeplerini hayrın membalarını lütuf ve ihsan olarak takdir ve tebrik edip önceden verdik. Hayırlar bereketler senin olmuştur.

 

Dakika 50:01

 

İşte Cenabı Hak Habibi Muhammed’e uçsuz bucaksız nimetlerle donattığını bize bildiriyor. Saff Suresi 9’da İslam’ı tüm dinlerin üstüne çıkarsın diye şanlı Peygamberi hidayetle şanlı Kuran’la hak din ile gönderiyor. İmran Suresi 19’da din Allah katın da İslam’dır (إِنَّ الدِّينَ عِندَ اللّهِ الإِسْلاَمُ) Bu din Muhammed’e inzal ediliyor yani bütün çağların ‘’ebter’’ ve beterleri Hz. Muhammed’e Allah’ın uçsuz bucaksız lütuflarına şöyle bir baksınlar, Muhammed’e dil uzatan kim varsa ebterin ebteri, beterin beteri sadece onlardır. İnananlar ise Hz. Muhammed’in işte o mazhar olduğu hayrı kesirden ebedi onlar da nasiplerini alacaklardır. Bakara Suresi 269’da hikmet vermek çok hayır vermektir Hz. Muhammed’e çok hikmetler verilmiştir. Âlemlere rahmet olarak gönderilmiştir. Bir Peygamber düşünün ki âlemlere rahmet Peygamberi, yine Enbiya Suresi 107’de öyle buyurulurken Hüda, nur, kitap, Mübin bakın bunlar hep Hz. Muhammed’e verilmiş olan hayrı kesir ile dolup taşmaktadır. Hicr Suresi 9’da biz muhafaza edeceğiz Hz. Muhammed Allah’ın muhafazası himayesi altındadır. Dünyada da öbür âlemde de ebedi onun inanmış bütün ümmetleri öyledir. Rahmet ve Rıdvan’ı, büyük ahlakı, bunları bakın sana diyor veren âlemlerin rahman, âlemlerin rahman, rahim Rabbi seni miraç’a çıkaran sana verecek razı edecektir göğsünü açmadık mı? İkra diyen, Kadir Gecesini veren, fil sahiplerini perişan eden, Ebrehe’nin 60000 haçlı ordusunu gökteki kuş orduları ile perişan eden, peşinden gelenler, senden feyz alanlar, Lİva-ül Hamd sancağı altın da toplanacaklar ey şanlı Muhammed (A.S.V). Kevser’e hayrı kesire ereceklerdir, kimler işte Lİva-ül Hamd sancağı altın da toplanan gerçek ümmet bunlara hayrı kesir Cenabı Hak verecektir ve Hayri Kesire bunlar nail olacaklardır. (لَئِن شَكَرْتُمْ لأَزِيدَنَّكُمْ) Eğer şükrederseniz size artırırız diyor artırım diyor Cenabı Hak. Kevser hayırların hepsini içerir, namaz kıl, namaz kalben ve lisanen bedenin bütün uzuvları ile yapılan şükrü kısımlarını içine alan ve tazimin en yükseği demek olan ibadetin başı, dinin direği, gönüllerin Allah’a (C.C) konuşması. Allah’ın büyüklüğünü Celal ve Cemali ile kudret ve lütuflarının yüceliğini duymak, Allah’tan yardım ile ruha kuvvet almaktır.

 

Dakika 55:01

 

Onun zevk ve huzurunu başkasın da bulamaz, Bakara Suresi 153’de sabır ve namazla Allah’tan yardım iste, yardım isteyin buyuruyor, (أَلاَ بِذِكْرِ اللّهِ) Ra’d Suresi 28’de Allah’ı anmakla kalpler yatışır, mutmain olur. Ankebut Suresi 45’de Allah’ı anmak en büyüktür en büyük ibadettir. Namazın için de bunların hepsi bulunmaktadır. Nesai, Ahmet Bin Hanbel ’den gelen rivayette bakın ( وَجُعِلَتْ قُرَّةُ عَيْنِى في اﻟﺼﻼَةِ) Namaz gözümün nuru kılındı diyor Hz. Muhammed (A.S.V), kahır ve gazabına lütuflarına ihsanlarına nihayet olmayan Celal Cemal sahibi Allah’a ihlas ve tevhid ile gönlünü teslim et. Bakın (لِرَبِّكَ) burada emir Hz. Muhammed’in şahsın da bize ne yapıyor? Allah’a teslim et gönlünü, bütün varlığını Elhamdülillah de işte bura da istihkak, ihtisas içindir, hak etmek tahsis etmek, birliği emri terbiyenin hükmü, ihlas ile namaz şükrün kalbi, lisani, bedeni her çeşidini namaz içine alır. Yeter ki gerçek namaz kıl, kurban bayramına da işareti vardır. Hangi namaz, bütün namazlar başta farzlar olmak üzere Ebu Müslim’in rivayetin de farz namazlar salati mektube, ( إِنَّ الصَّلاَةَ كَانَتْ عَلَى الْمُؤْمِنِينَ كِتَابًا مَّوْقُوتًا) Nisa Suresi 103. ayette beş vakit namaz vakitli olarak farz kılınmıştır. İsra Suresi 78’de güneşin ufukta, aşağı kaymasından gecenin kararmasına, yatsı vaktine kadar namaz kıl. (أَقِمِ الصَّلاَةَ لِدُلُوكِ الشَّمْسِ إِلَى غَسَقِ اللَّيْلِ) Gece ve gündüz namazlarına beş vakit namaza bura da işareti var, vücup namazın devamındadır, namaz devamlı kılınacaktır, namaz cinsi farz, vacip, sünnet, müstehap gibi hepsini içine alır (لِرَبِّكَ) Rabbin için Allah için olması şarttır. Niyet şarttır farzdır kurban da böyledir, müşrikçe riyakârca değil, bayram namazı ve kurban boğazlamaktır. Bakın (وَانْحَرْ) içerisin de (لِرَبِّكَ) Rabbin için namaz kıl kurban kes. Yine bayram sabahı Müzdelife’de kılınan sabah namazı, nahr ise Mina da kesilen kurbanlar bu mana tabii ki müşküldür. Çünkü sure Mekki’dir Mücahit ve diğerleri böyle demişlerdir, Cübeyr’den Hudeybiye’de indiği iki rekat namazdan sonra kurban kestiği rivayet edilmiştir, fakat bunda da ikamiyet vardır Efendimize Teheccüd ve Duha da yazılıdır. Enam Suresi 162-163’de

 

قُلْ إِنَّ صَلاَتِي وَنُسُكِي وَمَحْيَايَ وَمَمَاتِي لِلّهِ رَبِّ الْعَالَمِينَ ﴿١٦٢﴾

لاَ شَرِيكَ لَهُ وَبِذَلِكَ أُمِرْتُ وَأَنَاْ أَوَّلُ الْمُسْلِمِينَ ﴿١٦٣﴾

 

Deki namazım ibadetim hayatım ve ölümüm âlemlerin Rabbi Allah içindir de.

 

Dakika 1:00:08

 

Müslüman böyle olacak, her şey Allah için olacak. Hac farz değil iken de nahır günü kurban kesmiş Peygamberimiz ve namaz kılmıştır, kuşluk namazı kılmıştır, şükür namazı da kılmıştır. Kurban ve namazı Medine’de emir ve sünneti ile meşru kılındı. Usulü Fıkıh da Peygamberin özelliğinden olan fiil de ona uymanın vücubu sabit olmaz. Ahmet Bin Hanbel, üç şey bana yazıldı size yazılmadı diye rivayet ediyor. Duha namazı, üdhiyye namazı yani üdhiyye kurbanı, vitir namazı bunlar olsa olsa sünnet veya vacip olur. Vitir, vacip veya ameli farzdır kurban ve bayram namazları da böyledir. Yani vaciptir, İmamı Ahmed Bin Hanbel, İbni Mace (Men vecede saten minel mali velem yudahhi fela yekrabenne musallana) Maldan diyor bir genişlik olup da gücü yetip de kurban kesmeyen bizim camimize yaklaşmasın buyurmuş Peygamberimiz ve bu hadis rivayet edilmiştir Ahmet Bin Hanbel, İbni Mace tarafından. İbni Mace öteye kurbanlık esiniz o babanız İbrahim’in ümmetine sünnetidir diye rivayet ediyor Peygamberimizden, yine Tirmizi, İbni Mace, İbn Ömer’den Efendimiz kurbanı kesti Müslümanlar da kesti üdhiyye kurbanı. İşte vacip farz benzeri bir ameldir Hanefilerce, nahır gerdanlık yeri deve oradan kesilir kesilirken kurban edilirken, usulü fıkıh da nahır boğazlamak manasın da zahirdir. Mefulü hakkın da mücmeldir, Enam Suresi 143’de               (ثَمَانِيَةَ أَزْوَاجٍ) 8 çift hayvan yaratan Cenabı hak yarattıklarını çift, çift 8 çift yarattığını, hükümlerin efendisi sulh, Ebu Davud, Tirmizi, İbni Mace koyun (Luhumuha şifaun) onun eti şifadır diye bu rivayet yapılmış. (Hayrul udhiyyetil kebeşü) kurbanlığın en hayırlısı koçtur, hepsi hayırlıdır ama birbirinden faziletli olanlar vardır bunlardan biri de koçtur. Cabir’den (R.A) gelen rivayette Efendimiz (A.S.V) namazı kılınca 2 koçu kendi eli ile kesti diyor. Bayram namazını kılınca 2 koçu kendi eliyle kurban kesti diyor. Benden ve ümmetimden kesmeyenlerinden diye kesti, birini kendi adına biri de ümmetinden kesemeyenler adına kesti. (Bismillahi vallahu ekber haza ammi ve ammen lem yudahhi min ümmeti) Bunu da Buhari, Müslim ve diğerleri rivayet etmişlerdir. Tenahur intihar boğazlamak, Hz. Ali’den Cebrail (AS.) tekbir alırken rukü ederken ellerini kaldırmandır diyor.

 

Dakika 1:05:10

 

Yedi semadaki meleklerin namazıdır diyor, namazın ziyneti her tekbir de ellerini kaldırmandır diyor Suyuti bunun senedi zayıftır demiştir. Yani  Suyuti güçlü senedi olan hadisler varken zayıf senetler ile amel edilmez daha güçlüsü varken, Suyuti bunun senedi zayıftır diyor, İbni Kesir de bu münkerdir diyor. İbni Cezvi de mevzuattan yani uydurmadır uydurma olarak mevzuattan saymıştır İbni Cezvi de, İbni Cerir, Ebu Cafer iftitah tekbirin de el kaldırmaktır demiştir ki Hanefiler bunu yapıyorlar ve bunu da rivayet eden Hâkim, Beyhâkî. Buhari tarihin de Dare Kutni ifrat da, Hz. Ali’den sağ elini sol bileğinin üzerine koy ikisini göğsüne koy demiş, bunların sıhhati sabit olmamıştır yani senetleri yoktur, bulunamamıştır. Onun için yine Hanefiler göbeklerinin iki elini sağ eli solun üstüne koyarlar ve göbek üstüne göbekleri elin altına gelecek şekil de koyarlar, kadınlar da göğüslerine koyarlar. Kıymetli dostlarımız, işte bura da bu gerçekler anlatılırken yine Beyhaki’nin rivayetin de önemli olan herhangi bir iş Allah’ın ismi ile başlanmaz ise o iş ebter’dir, hayırlı işlere mutlaka besmele okunmalıdır. Yani sonu gelmez eksiktir, el-ebter marife olduğu için ebterliği onu söyleyene tahsis vardır, kim peygambere yakışıksız bir söz söylerse o ebter’dir. Ebteri Kübra var buğuz edenler peygamber düşmanları Muhammed’i şeriat, şeriatı Muhammedi’ye ye yüce Kuran’a nurlu İslam’a düşman olanlar bunlar ebterdirler. Bediyyimin de mezhebi Kelami denir. Efendimiz (A.S.V) buğuz edenlerin evlatlarından Müslüman olanlar Efendimizin ümmeti olmuşlardır. Hem de manevi evladı da oldular, esas beter olanlar ebter olanlar Müslüman olamayan Ebu Cehiller, Ebu Cehil’in oğlu İkrime Müslüman oldu, bakın ve Ebu Cehil’in diğer yakınları Müslüman oldu, Ebu Cehil ise ebter mi ebter, beterin beteri olarak cehennemi boyladı gitti. Tevbe Suresinin 113’ü akraba bile olsalar cehennemin halkı oldukları belli olduktan sonra Allah’a ortak koşanlar için mağfiret dilemek ne Peygamberin, ne de insanların yapacağı bir iş değildir. Eğer İslam’a inanmıyorsa birisi bu baban da olsa ruhuna okuyamazsın. Müşrikse Allah’a ortak koşuyorsa mağfiret dileyemezsin kim olursa olsun, ne Peygamber yapabilir, ne de başkaları yapabilir, işte Allah’a ortak koşanlar için ve cehennemin halkı oldukları belli olduktan sonra akraban bile olsa bunlara mağfiret dileyemezsin, Peygamber bile mağfiret dileyemez.

 

Dakika 1:10:12

 

Ve başkaları da hiç dileyemez. İmansızın hayrı yoktur, bir insan da iman yoksa bunun hayrı yaptığı işler makbul değildir, belki dünya da birileri faydalanır ama ahirette imansızın hiçbir ameli geçerli değildir. Ra’d Suresi 14 de kâfirlerin duası boşa gitmiştir onların duası da kabul değildir ret olunur. Hud Suresi 16. ayette onlar için yalnız ateş vardır amelleri de batıldır. Yine Bakara Suresi 162 de azapları hafifletilmez, yüzlerine de bakılmaz. Gece gündüz küfürden şirkten nifaktan zulümden Allah’a sığın fasık’lıktan Allah’a sığının sığınalım hep beraber. Peygambere şenean ile buğuz ve düşmanlık şiddetli bir küfürdür. Ona alenen harp ilanıdır sözlü açıklanması da sövme, küfür etme olur, bunun şeriatta hükmü harbe savaş ilanıdır ve öldürmedir. Peygambere dil uzatanın affı yoktur. Onun için İslam’ın amentüsünün için de bütün Peygamberlerin tamamına iman edilir, ayrım da yapılmaz. Efendimizin (A.S.V) neslinin kız evladından çoğalıp devamı manası hikmeti, son Peygamber oluşu, dini kitabı ebedi baki oluşudur. İmamet ise nesep değil ehliyet ister, hükümdar olacak mısın? Devletin başına geçecek misin? Bura da hükümdar olmak halife olmak nedir? Nesebe bağlı değildir ehliyete bağlıdır. Ehliyet ister nesep değil, Saff Suresinin 9. Ayetinde İslam’ı tüm dinlerin üstüne çıkarması için Hz. Muhammed Peygamber olarak gönderildi. Çünkü öbürleri mecazen dindir, asli olarak din sadece İslam’dır. Hucûrat Suresi 13’te üstünlük nesep de değil takvadadır, üstünlük takvadadır takva nedir? Allah’a itaat var isyan yok. Nisa Suresi 58 de ne diyor? Emaneti ehline verin bu bir emirdir, emaneti ehline ver, soyuna sopuna ver demiyor ehline ver diyor, Fatır Suresi 39 da sizi yeryüzün de halifeler yapan odur. Halifenin nedir ehliyet gereklidir, ehliyeti olmayan halife de olamaz halifelik, hükümdarlık, devlet adamlığıdır ehliyet ister. O hanginizin daha güzel iş yapacağını denemek için hayatı ve ölümü yaratan Tebareke ve Teâlâ olan Allah’tır ki Mülk Suresinin 2. Ayetin de böyle buyuruyor, Maide suresi 48 de hayra koşun dönüşünüz Allah’adır, son ayet gaybi haberleri veriyor da ve gaybi haberleri de içeriyor.

 

Dakika 1:15:03

 

Dikkat et bura da bir önerme de bulunuyor Razi şöyle diyor; Salihler için 3 derece vardır, en yükseği, bütün kalpleri ve ruhları ile Allah’ın Nuru Celâline gark olmalarıdır. Allah’ın Nuru Celali onları kuşatır, ikincisi beden de taat ve ibadetlerle meşgul olmalarıdır. Üçüncüsü nefsi özel lezzetler ve acil şehvetlere dökülmeden men etmek makamın da olmalarıdır, yani nefis kötülüklere meyil etme fırsatı nefse verilmiyor. Kevser’i verdik birinciye işarettir, nedir o, en yükseği bütün kalpleri ve ruhları ile Allah’ın Nuru Celaline gark olmalarıdır. İşte Kevser’i verdik bu birinciye işarettir. Kutsi ruhun beşeri ruhlardan sayıca nitelikçe kendini göstermiş olmasıdır. Başlangıçları çoktur nitelik ise neticelere geçmekte diğer ruhlar, diğer ruhlardan çok daha süratli olmasıdır. İkinci de namaz kıl, bu da ikinciye işarettir ruhun ve bedenin Allah’a kulluk yapacaktır. Bütün varlığınla Allah’a ibadet edeceksin, kurban kes diyor bu da üçüncüye işarettir, nefisler fanidir Rabbim katındakiler daha hayırlıdır, baki kalan güzellikler işte gerçek güzellikler baki kalanlardır. Kehf Suresi 46 da baki olan ruhani saadetler Rabbani marifetlerdir. Bunu da açıklayan Fahrur Razi Rahmetullahi Aleyh ’dir. Minareler de minberler de diller de gönüller de Hz. Muhammed’in adı yüce Allah’ın adı ile anılmaktadır. İşte                      (اِنَّٓا اَعْطَيْنَاكَ الْكَوْثَرَۜ)‘in anlamını anlatmaya çalıştık, bu gibi keşif notların da bulunduk daha da burada not olarak verdik bunları teferruata geçseydik o bir kelime günler daha izah isterdi. Fakat buradan durum anlaşılmıştır, Cenabı Hak, yüce Rabbimize Allah kendine hakiki kul eylesin, Habibi Muhammed’e hakiki ümmet eylesin, içi dışı iman dolu, içi dışı İslam olan her şeyi ile iyi bir Müslüman olan ve imanı kâmil ve daim olan bütün amelleri salih olan zümreye ilhak eylesin.

 

Dakika 1:18:55

 

(Visited 96 times, 1 visits today)
{"message":{"type":8,"message":"Undefined variable: show_right_meta","file":"\/home\/pwny9ik9\/public_html\/wp-content\/plugins\/cactus-video\/video-hook-functions.php","line":1155},"error":1}