3- Tıp İlmi Ders 3

TIP İLMİ DERS-3

Kıymetli izleyenler; İslam Tıp’ından keşif notlarıyla derslerimiz devam ediyor. Tabii ki öncelikle ümmeti Muhammed’in tamamına sıhhat, afiyet ve mutluluklar dileriz. Bütün insanlığın kurtuluşu yüce İslam’ı imanda ilim, irfanda, amelde, hukukta yüce adaletinde ve tıp ilmininde keşifleri ve uygulamasının yüce Allah’ın rızası doğrultusunda olmak kaydıyla sağlıklı bir ümmeti Muhammed ve dünya diliyoruz. Kötü huylardan da arınmış olarak yüce İslam’ın tedavi ettiği en müzmin hastalıkların başında kötü ahlak, küfür, şirk ve nifak gelmektedir. Şimdi konumuz zehirlenme konusunda zararlı maddelerin ağız veya teneffüs yoluyla veya cilt yoluyla alınmasıyla bu zehirlenme olayı ortaya çıkmaktadır buna zehirlenme denmektedir. Baygınlık, kusmak, ishal ve buna benzer yiyecek ve içecek maddelerden zehirlenme ‘’Hayber’’ şehri fethedildiğinde Yahudilerden Zeynep Binti Haris adında bir kadın zehirleyerek pişirmiş olduğu koyun kebabını Peygamber Efendimiz (A.S.V) hediye ettiler. Ey arkadaşlar o şanlı Peygamber buyurdu ey arkadaşlar ellerinizi çekiniz, yemeğiniz zira bu koyun zehirli olduğunu bana haber verdi buyuruyor. O pişmiş zehirli koyun Peygamberimize haber verdi, kendinin zehirli olduğunu çünkü mucizeler Peygamberlerden zuhur eder. En büyük Peygamber de bütün çağların Peygamberi, bütün milletlerin Peygamberi, âlemlere rahmet olarak gönderilen o şanlı Peygamber Hz. Muhammed’e (A.S.V) koyun kendisinin zehirlendiğini haber verdi hem de pişmiş koyun. Şimdi yoktan âlemi yaratan Allah pişmiş koyuna elbette ki o haberi verdirtmesinde bir güçlük yoktur Allah için. Bütün âlemler her şey yoktan yarattığına göre pişmiş, kızarmış koyun zehirli koyun Peygambere mucize olarak zehirlendiğini haber verdi. Evet, kıymetliler bu koyunun etinden yiyenlerden Bişr Bin Bera El-Ensari adında bir sahabe öldü zehirden dolayı. Bunun üzerine Yahudi Zeynep bulunarak Peygamber Efendimize getirildi koyunu bu kadın zehirlemişti pişirdiği koyunu ki Peygamberi öldürmekti gayesi Peygamberimiz ona bu işi ne için yaptın? Diye sorguya çekti. Kadın zehirlenerek şehit olan sahabeden dolayı kısas yapıldı ve kadın niçin yaptığını şöyle söyledi;

Dakika 5:00

“Eğer hak Peygamber isen yaptığım şey sana zarar vermez. Eğer Peygamber değil de kral isen insanlar senden kurtulup rahat etsinler diye düşündüm” dedi. Bunun üzerine şanlı Peygamber ashabına emir verdi ve bu kadın zehirlenerek şehit olan sahabeden dolayı kısas edildi adalet yerini bulmak üzere. İbn-i Mesud Hazretleri’nden gelen haberde de yılan ve akrep zehirlenmesi konusunda şanlı Peygamber parmağından akrep soktu. Allah akrebe lanet etsin ne Peygamber bırakıyor ne de başkasını buyurdu. Su ve tuz bulunan bir kap istedi akrebin soktuğu parmağını tuzlu suyun içine koydu. İhlas, Felak ve Nas surelerini okudu nihayet ağrı kesildi. Tedavi konusunda da çokça sıcak su içerek kusturmak, çokça süt içerek kusturmak, lavman yaparak istirahat ettirmek, aksırmayı çoğaltan ilaçlar üfürmek ve zehirin cinsine göre tedavi yapmak gerekmektedir. İşte burada zehirden dolayı tedavi yollarını da göstermektedir. Kan aldırmak zehirli koyun etinin vücudundaki tesirini gidermek veya hafifletmek için kıymetliler ne yaptı Peygamberimiz? – Ensar’dan beyaza oğullarını hizmetlisi Ebu Hint adındaki bir hacamatçı tarafından boynuzdan yapılmış bir neşterle kısa aralıklarla üç defa kan aldırdı. Peygamberimiz aldırıyor bu kanı çünkü zehre karşı böyle bir tedbir ve tedavide bulundu kan aldırmak da bunlardan bir tanesi. Zehirlenen sahabeler de kan aldırmışlardır. Şanlı Peygamber (A.S.V) iki omuzu arasından kısa aralıklarla üç defa kan aldırmış ve sahabelere de kan aldırmaları için emir vermiştir. Kalbe en yakın hacamat yeridir. Neresi? İki omuz başı arası. Yine zehirli madde kanla birlikte dışarı çıkmıştır tamamı çıkmış olmasa bile vücutta kalan az bir miktar bile zamanla tesirini gösterir belli bir miktar zararsız bir durumda kalmıştır. Zehir azalınca vücudun karşı koyma gücü artar ve zararda asgariye iner. Yine sevgili Peygamberimiz zehirlenme konusunda sonra 3 yıl daha yaşamış zehirlenmeden sonra hastalığında Ayşe validemize hitaben “Ey Ayşe Hayber de yediğim zehirli bir lokmanın tesirini hala hissetmekteyim her yıl nüksediyor şu anda bile onun tesirinden boyun damarlarım kopuyor gibidir.” demiştir.

Dakika 10:12

İşte görüyorsunuz zehrin tesiri yıllarda sürmektedir vücut onu bu şekil karşılıyor bir de şanlı Peygamber tabii ondan mucizeler zuhur etmektedir. Musa Bin Ukbe ondan gelen haberde zehirlenmenin tedavisi ya boşaltım veya panzehir ilaçlarla yapılır, buyurdular. Bunlardan biri yine kan aldırmaktır mevsimde sıcak olursa zehir hemen kana karışır kalbe ulaşır demişlerdir. Tesirinin azalması sebebiyle vücutta zarar azalır veya zarar veremez hale gelir yine diğer bir tedbir zehirlenen kimseye kusturmak bir diğeri ise ishaldir. Bunlar zehirin tesirini azaltır kurtuluşa vesile olur inşaAllah. İlaç kullanmak yoluyla da tuzlu suya batırılması parmağını İhlas, Felak ve Nas surelerinin okunması ve ağrı’nın sakinleşmesi Peygamberimiz böyle uygulama yaptı kendisi için. Allah’a sığınılmak her konuda Allah’a sığınmak tedavilerin aslıdır. Allah’a sığınarak tedavi olursan o tedavi daha da gerçekçi olur. Enes İbn-i Malik Peygamber (A.S.V) efendimize göz değmesine zehirli hayvan sokmasına ve egzama hastalığına karşı nefis yapılmasına telkin yani telkine izin verdi. Tuz pek faydalıdır, keten tohumu ile karıştırılarak merhem yapılır ve zehirli hayvanın soktuğu yere sürülür. İşte görüyorsunuz kıymetliler; Cenabı Hak tabiatta nice nice faydalar yaratmıştır fayda üstüne faydalar bulunmaktadır. Biz onun için insanoğluna helal olan nimetlerin ne kadar büyük fayda üzere yaratıldıklarını dürüm, dürüm takdiri hüdanın oradan kıymetli şifalar, devalar, gıdalar ortaya konduğunu görmekteyiz. Soğuk su ile ateşi gidermeye tuz ile de zehirli maddeyi çekmeye ve bedenden çıkarmaya çalışmıştır. Çünkü zehirde ateşde vardır, zehir ateş yapmaktadır soğuk su ile tuzu karıştırmasında tuzlu suya zehirlenen parmağını koymasında tabi hikmetler bulunmaktadır. Yine en mükemmel ve kolay tedavi şeklidir bu her yerde mümkün olabilirdir. Süt ve yoğurt zehirlenmeye, yılan, akrep sokmasına karşı şifadır. Yüce Allah ihtiyarlık dışında şifasını vermediği hiçbir hastalık yaratmamıştır buyuruyor. Peygamberimiz ve yine buyuruyor sizlere inek sütünü tavsiye ederim.

Dakika 15:07

Çünkü inek her çeşit bitkiden otlamaktadır, sütte şifa vardır buyuruyor sevgili Peygamberimizden gelen haberler bunlar. Her kim sabahleyin aç karna Medine’nin acve isimli hurmasından yedi tane yerse o gün ona sihir ve zehir zarar vermez buyurdular. Görüyorsunuz ki o acve hurmasının hem zehire hem sihire faydalı olduğu Peygamber dilinden en güvenilir kaynaktan haberi almaktayız. Medine’nin aliye mevkiinin acve isimli hurmasında şifa vardır. O sabah aç karnına yenildiği zaman tiryak yani panzehirdir buyurmuştur o şanlı Peygamber (A.S.V) Turunç çekirdeğinde panzehir özelliği vardır. Zehirlere karşı tedavi metotlarından biri de budur Turunç çekirdeğinde panzehir özelliğini görmekteyiz. 10 gram turunç çekirdeği dövülüp akrebin soktuğu yere bağlanır veya sürülürse ağrıyı keser eğer bundan iki miskal şurup yapılıp içilirse bütün zehirlenmelere karşı faydalıdır. Anason zehirlenmeyi önler. Ceviz zehirlenmeye karşı panzehir görevi yapar. Tereyağı bal ile karıştırılıp şerbet yapılarak içilirse bütün zehirlenmelere karşı faydalıdır. Zeytinyağı içmek zehirlenmeye karşı gayet iyi gelir karnı yumuşatır bağırsak kurtlarını düşürür dinlenmiş zeytinyağı daha fazla ısıtıcı ve daha fazla çözücüdür. Yakutun tozu zehirlenmeye karşı faydalıdır. Fındık zehirlenmelere karşı oda müessirdir zehirlenmeye karşı diğer maddelerden biride sarımsaktır. Sarımsak dövülür sirke ile karıştırılıp içilir sirke tuz ile karıştırılıp içilirse mantar zehirlenmesine karşı faydalıdır. Hindiba da bütün zehirlere karşı faydalı bir panzehir özelliği taşımaktadır. Yaş üzüm o da zehirlenmeler ve böbrek taşları konusunda o da gayet faydalıdır. Tuz keten tohumu ile merhem yapılırsa yılan ve akrebin soktuğu yere sürülürse gayet faydalıdır. Bal zehirlenmeye karşı kullanılan ilaçların içine katılır çünkü bal ilacın kuvvetini korur ve onda tesirini gösterir. bal böbrek hastalıkları asabi hastalıklar zehirlenmeler hatta akli hastalıklara karşı pek faydalı bir ilaç olarak karşımıza çıkar. Acve hurması daha önce de geçtiği gibi zehirlenmeye akrep sokmasına karşı soğuk mizaçlı zehirlere karşı pek faydalı olduğu zikredilmiştir bunu Peygamberimizin dilinden zaten duyduk.

Dakika 20:05

Evet, kıymetliler; Cenabı Hak sağlıklı bir yaşam nasip etmesi tabii en çok dileğimizdir ama Cenabı Hak ortaya reçeteyi koymuş bu onun ortaya koyduğu reçeteyi uygulamak bizim görevimizdir. Nasıl uygulayacağımızı bilmekte görevimizdir. Yüce İslam’ı iyi anlamalı iyi kavramalıdır iman edip Ameli Salih işlemelidir. İslam A’dan, Z’ye insanoğluna hayat veren tıplar üzeri tıp bilim üstü bilimdir eşine rastlamadık değerler yüce İslam’dadır çünkü İslam Allah’ın kanun ve kurallarıdır. Kıymetli izleyenler; insan hayatı kutsal ve saygıdeğer bir hayat taşıyan insanoğlu çok değerlidir. Ebu Hureyre Hazretleri ondan gelen haberde Peygamber Efendimiz zehirli ilaçların kullanılmasını yasakladı buyuruyor. Görüyorsunuz bir şeyde zehir varsa o tür ilaçlar yasaklanmıştır çünkü yüce İslam ister kendine ister başkasına zarar verme hakkını kimseye vermemiştir. Kimse kimseye zarar veremez kendine de veremez. İslam kişinin kendini de diğer bütün varlık âleminde insanı da diğer yaratıkları da ekosistemi de koruma altında tutar yüce İslam. Fakat dünyayı İslam’a göre eğitirseniz dünya dünyaya göre cennet haline gelir. Zehir’e karşı panzehir olan maddelere bir bakalım bunun en güvenilir olanı Peygambere dayanan Kuran’ı Kerim’e dayanandır. Sevgili Peygamberimiz acve hurması Cennet meyvelerindendir bunda zehirlenmeye karşı şifa panzehir vardır buyuruyor. Her kim Medine’nin acve isimli hurmasından sabahleyin 7 tane yerse o gün ona zehir ve sihir zarar vermez buyurdular. Yine her kim Medine’nin şu iki karataşlı arasında yetişen hurmalardan sabahleyin aç karna 7 hurma yerse o gün akşama kadar ona zehir zarar vermez buyurdular. Medine’nin aliye mevkiinde yetişen acve hurması şifadır sabahleyin aç karnına yenilmesi ise tiryaktır yani panzehirdir. Misk zehirin tesirini keser ve kötü kokuyu da giderir misk zehrin etkisini giderir yılan ve akrep sokmasına karşıda müessirdir. Evet kıymetli ve muhterem izleyenler; bu kıymetli İslam tıpı asla esasa dayanan bir tıp olduğu için İslam tıpını bütün Müslümanlar bilmeli hem kendine hem başkalarına faydalı olmalıdır. gerçek hakiki doktorlarla da bağını koparmamalı hakiki doktorlarla da irtibat halinde olmalıdır. Bir de biliyorsunuz ki insanlarda aşırı zayıflık aşırı şişmanlık bunlar birer, birer hastalıktır, problemdir. Zayıflık konusunda Hz. Ayşe validemiz o dünyanın Allame-i Cihan olan Ayşe validemiz Peygamberimizin hanımı insanlığın annesi yaş hurma ile hıyar ve salatalık yedi ve bunlara devam edince şişmanladım diyor Ayşe annemiz.

Dakika 25:36

Yine Ebu Zer’den gelen haber de Mekkeliler üzerinde hücum edip beni dövdüler Ebu Zer diyor. Elimi yüzümü kanlar içine koydular bayılıp yere düştüm kalktığım zaman hemen zemzem suyuna gittim. Hem üzerimdeki kanları temizledim hem de zemzem içtim yemin ederim ki geceli gündüzlü tam 30 gün Kâbe’de kaldım zemzem suyundan başka hiçbir yiyeceğim yoktu, içeceğim yoktu. Hatta şişmanladım karnımın büküntüleri kıvrıldı hiç açlık hissetmedim buyuruyor. İşte görüyorsunuz kıymetliler; yüce İslam’a yüce kaynaklarına dayanan haberler sağlam haberlerdir zayıf pek zayıf olanların işte kulakları çınlasın buradan gereken dersleri alsınlar. Şanlı Peygamber zemzem gerçekten mübarektir o hakikaten doyurucu bir yemek hem de hastalıklara şifa verici bir ilaçtır buyurdular. Bal, yağ, hurma ve kimyon yemeğe devam etti de diyor şişmanladı. Bu da başka bir formül zayıfın birisi bal, yağ, hurma ve kimyon yemeğe devam etti de şişmanladı denildi. Süt içmek vücudu şişmanlatır öksürük ve nefes darlığı gibi hastalıklara karşı da faydalıdır. Pirinç vücudu şişmanlatır tatlı badem şeker ile birlikte yenirse şişmanlatır, üzüm çekirdeği çıkarılarak yenirse yine şişmanlatır, balıketi ve yağı da şişmanlatır dedi kıymetli İslam tıbbında Mahir ve Kâşif olanlar bu dile getirilen bu haberlerin kaynağı. Kıymetliler; Tıp kaynaklarından biri Faik diğeri Bağdadi yine Kütüb-i Sitte ’den Sahihi Müslim ve aynı zamanda Ebu Davud, İbni Mace gibi çok kıymetli kaynaklara dayanan haberlerdir bunlar şek ve şüpheye hiç gerek yoktur. Kıymetli izleyenlerimiz; zakkumun da faydalarından bahsedeceğiz inşaAllah. Kudüs ve Hicaz bölgesinde yetişen nar ağacına benzeyen kötü kokulu çiçekleri yasemin çiçeği gibi beyaz ve pembe renkli çiçekler açan kışın yapraklarını dökmeyen gayet zehirli bir ağaç olup çeşitli bunun kısımları türleri vardır. Kökü, dalları, yaprağı, tohumu hülasa her tarafı bu ağacın zehirlidir.

Dakika 29:55

Sevgili Peygamberimiz (A.S.V) bu ağaçtan haber verirken ey iman edenler; Allah’tan hakkıyla korkunuz başka değil ancak Müslüman olarak ölünüz. Eğer cehennemde ki zakkum ağacının suyundan bir miktar dünyaya damlamış olsa dünyadakilerin yiyecek ve içecekleri elbette ki acıyıp yenmez olur yani dünyada dünya zehirlenilir ya yiyeceği ve içeceği zakkumdan başka bir şey olmayanların hali nice olur buyurdular. Evet, Kıymetliler; işte görüyorsunuz bunlar da kıymetli kaynaklara dayanan kıymetli haberlerdir. Yine sonra muhakkak ki siz ey sapıklar, yalancılar elbette cehennemde zakkum ağacından yiyeceksiniz karınlarınızı ondan dolduracaksınız üstüne de şiddeti susayacağınızdan dolayı o kaynar sudan içeceksiniz işte bu hesap günü onlara bir ziyafettir. Bu da ‘’Vakıa Suresi 51. ve 56. Ayete’’ kadar bunlardan bahsedilir. Gerçekten cehennemdeki o zakkum ağacı kâfirlerin yiyeceğidir maden tortusu gibi karınlarında kaynar, kaynar suyun kaynadığı gibi kaynar. ‘’Duhan Suresinin ayetlerinde’’ de bunları görmekteyiz. Yine ‘’Saffat Suresinde’’ Cenabı Hak bu cennet nimetlerine konmak mı daha hayırlı yoksa kokusu kötü ve tadı acı olan cehennemde ki zakkum ağacı mı? Gerçekten biz zakkum ağacını zalimler için bir imtihan kıldık dünyada kâfirler bunu inkâr ettiler cehennemin içinde ağaç olur mu dediler. Hâlbuki o cehennemin dibinde bitip yetişen bir ağaçtır. Tomurcukları sanki şeytanların başları gibidir. Muhakkak o kâfirler bundan yiyecekler ve karınlarını bundan dolduracaklardır buyuruyor yüce Allah Kuran-ı Kerim’de. İşte zakkumun bir o yönü var bir de dünyadaki bakalım başka yönlerine başka özelliklerine bakalım yaprakları güneşte kurutulur zakkumun bu zehrini hafifletmek içindir. iyice yıkanır bal, şeker ve zeytinyağı gibi maddelerle karıştırılarak belli bir miktarda kullanılır. Zakkum yağı zakkum tohumlarının mekanik usullerle sıkıştırma yoluyla ve bugün teknoloji ilerlediği için bugünkü imkânlarla bu yağlar çıkarılmaktadır. Yağ zakkum yağı tohumundan elde edilen bu yağ siyatik nikris ve mafsal ağrılarına karşı faydalıdır. Vücutta meydana gelen titreme, uyuşukluk, felç başlangıcı ve kazıklı humma gibi hastalıklar için dahi faydalıdır. Şişlikleri urları dağıtıp çözer. Baş ağrısı ve yarım baş ağrısına iyi gelir. İdrarı söktürür. Zakkumun ilaç kuvveti 20 yıl kadar bozulmadan durabilir. Zakkum yağı içilerek veya cilde sürülerek kullanılır. Zakkum yaprağı yaş olarak yara üzerine sarıldığı zaman et kaynamasını çabuklaştırır. Zakkum yağı ciltteki çillikleri parlatılıp iyileştirir.

Dakika 35:00

Vücutta ki müzmin ağrıları çözer. Zakkumun asıl maddesini kullanmaktan yağını kullanmak daha faydalıdır. Soğuktan meydana gelen ağrı sızılar ve hastalıklar için gayet müessirdir. Kulunç ağrısını da teskin etmektedir. Bu karın üzerine sürüldüğü zamanda tesirini gösterir. Yine dalak ve karaciğer tıkanıklığını açar. cildi siyahlaştırır süt kullanarak giderilir. Zakkum yağı balgamlı hastalıklar için daha da faydalıdır. balgamı çözer veya ilaç alındıktan sonra hamama gitmelidir. Kıymetliler; mafsal, sinir, lif ve bel ağrıları için gayet faydalıdır ilacın faydalı olabilmesi için 3 veya 5 gün devam etmek lazımdır. İşte görüyorsunuz ki zakkum bu kadar tehlikeli bir maddeden Cenabı Hak nice, nice faydalar yarattığını görmekteyiz. Fakat kullanmayı bilmeli yine de bu işten anlayan kıymetli insanlarla işbirliği yapmalıdır. Dozu fazla kullanıp da kendi kendini tehlikeye atmamalıdır. Akciğer zarında meydana gelen iltihaplı yaralara zatülcenp denmektedir. bu zatülcenp akciğer zarında meydana gelen iltihaplı yaradır. Bazen içeriye akıntı yapar bulaşıcı ve tehlikeli bir hastalıktır akciğer de meydana gelen ur ve yaraların sebep olduğu ağrı ve sızı yan taraftan hissedildiği için hastalığın adına zatülcenp denmiştir. Bunun tabi sebepleri bulunmaktadır soğuk su içmek veya üşütmek zatülcenp için bir sebeptir. Belirtilerine gelince ateş, yüksek ateş, iğne batması gibi ağrılar, kuru öksürük, düzensiz kalp atışları, yine kan tükürme, göğüste ağrı ve baş ağrısı olduğunu hisseder hasta verem hastalığına dönüşür tedavi edilmezse. kıymetli efendiler bu hastalık tehlikeli hastalıktır. Hakiki zatülcenp hastalığı kaburga kemiklerinin iç kısmındaki yan bölgelerde bulunan zarın iltihaplanması ve şişmesidir. Bu gerçek olarak zatülcenp işte budur bunun başka cinsleri de vardır. Kaburga kemiklerinin iç kısmındaki yan bölgelerdeki bulunan birtakım rahatsız edici ağrı sızılardan meydana gelmektedir. Bu da o gerçek zatülcenbe benzer fakat bu ondan farklıdır ağrısı hakikinin ağrısına benzer. Şu kadar var ki onun ağrısı devamlı hakikinin ağrısı ise gidip gelicidir.

Dakika 40:00

Bazen de yan taraflarda meydana gelen bütün ağrılara ağrı yerinden dolayı zatülcenp denilmiştir. Tedavi konusunda zeytinyağı, safran ve öd ağacı tozunu kullanmak Zeyd İbni Erkam (R.A) gelen haberde şanlı Peygamber (A.S.V) efendimiz zatülcenp için öd ağacı tozu ve zeytinyağı ile tedavi olunmasını tavsiye ettiler diyor. Kim diyor bunu? Zeyd Bin Erkam diyor sahabiden (A.S.V) efendimizden rivayet ediyor (Radıyallahu anhü ve ardahüm ecmain) o âlemlere rahmet Peygamberleri (A.S.V) efendimiz zatülcenp hastalığından dolayı safran ve zeytinyağı ve öd ağacı tozu ile tedavi olmamızı tavsiye ederdi diyor. Bu üç ilaç hastaya ayrı ayrı verilebileceği gibi üçü birbirine karıştırmakta mümkündür. İşte görüyorsunuz safran, zeytinyağı ve öd ağacının tozu kullanma konusunda da öd ağacı iyice dövülür ve normal sıcaklıktaki zeytinyağı ile karıştırılır bununla ağrı sızı olan yer iyice oğuşturulup masaj yapılır veya bu macun azar azar ağız yoluyla alınabilir. Evet, kıymetliler yine ısı dağlama yoluyla da tedavi edilmektedir. Yine bazı uygulamalarda ben size ilaç vermeyin diye işaret etmedim mi? diyor Peygamberimiz hastalığında ilaç vermek istiyorlarda o da istemiyor ama tabi başındakiler ilaç vermekte ısrar edince Peygamberimiz böyle diyor. Ne ilaç verdiniz diye sorduğunda öd ağacı tozu, bir miktar safran, bir miktarda zeytinyağı dediler. Niçin böyle yaparak çocuklarınızı rahatsız ediyorsun? Dedi Peygamberimiz bir gün Sahabe kadınlarına. sizlere öd ağacının tozunu tavsiye ederim çünkü bunda yedi derde deva şifa vardır bunlardan biriside zatülcenp hastalığıdır. Öd ağacı tozu bademcik olanlara burundan damlatılır zatülcenp olanlara ise ağızdan verilir buyurdular şanlı Peygamberimiz böyle buyurdu. zatülcenp hastalığından ölen şehittir buyurdular. Allah yolunda savaşırken ölenlerden başka yedi sınıf şehit vardır taun hastalığından ölenler, karın ağrısından ölenler, zatülcenp hastalığından ölenler, suda boğularak, yanarak ölenler, yıkıntı ve göçük altında kalarak ölenler şehittirler buyurdu. Doğum sırasında ölen kadında şehittir buyurdu o şanlı Peygamber. Kıymetli efendiler; zatürrede bu hastalıklardan bir tanesidir. Şimdi zatürre akciğer iltihabı hastalığıdır soğuk su içmekten dolayı akciğerde iltihap meydana gelir ve tıkanma ortaya çıkar soğuk su içmek üşütmek çocuklar zayıflar ve yaşlılarda görülmektedir yani zayıflarla çocuklarda görülür diyor zatürre hastalığı tabi bunlar ekseri olanlar öbürlerinde olmaz anlamı yoktur.

Dakika 45:25

Nefes darlığı yanları üzerine yatamayıp ancak sırt üzerine yatabilmek yanaklarının şişmesi ve kızarması, gözlerinin şişmesi ve göz kapaklarının kalınlaşması, uykusuzluk, öksürük, baş ağrısı, yüksek ateş, cerahetli balgam tükürmek, göğüste ağrı vs. gibi şeyler bunlar belirtilerdir. Zatürre tedavi edilmesse belli bir süre sonra verem hastalığına dönüşebilir. O nur saçan validemiz, annemiz Hazreti Ayşe’den gelen haberde (R.A) diyor ki babam Ebu Bekir diyor (Radıyallahu anhü ve erdahüm ecmain) hicret yılı hicretin 13. yılı 22 ‘’Cemaziyel Ula’’ günü vefat etti diyor. Vefatında Ebu Bekir Hazretleri 63 yaşındaydı. hastalığı 15 gün sürdü hastalığı sebebi banyo yapıp üşütmüş sonrada ateşli bir hastalığa yakalanmıştı. 15 gün mescide namaz kıldırmaya gidemedi yerine Hazreti Ömer kıldırdı diyor Ayşe validemiz. Kıymetliler; tedavi konusun dada bakın ne güzel bize ipuçları verilmektedir. Çörekotu soğuktan meydana gelen bütün hastalıklar için pek müessirdir fayda doludur. Kekik, mide ve karaciğer üşütmelerine karşı mükemmeldir. Muz ile balı birlikte yemek faydalıdır buda soğuk algınlığı için. yine misk, sarımsak bunlar balgam tükürenlere ve felçlilere gayet iyidir. Mekke ayrığı ki buna izhir da denmektedir soğuktan meydana gelen şişlikleri dağıtır. Kaymak az miktarda alınacak olursa akciğer iltihabından meydana gelen kan tükürmeye karşı faydalı olup akciğerde meydana gelen şişlikleri de olgunlaştırdığını bize bildirmektedirler. Evet, kıymetliler Yüce Allah’tan gece gündüz sağlık afiyet dilemelidir. İslam’ın yaşantısı tam bir sağlık ve afiyettir. Onun için yüce İslam a’dan z’ye huzur, salah ve felahın, sıhhat ve afiyetinde teminatıdır. Kıymetli izleyenler zafiyet konusunda da kan miktarının azalmasıyla zafiyet ortaya çıkar. Tabi sebepleri vardır üzüntü keder sevgili Peygamberimiz Aleyhisselamın vefatından sonra ona kavuşuncaya kadar üzüntü ve kederinden dolayı Hazreti Ebu Bekir’in vücudu günden güne zayıflamaya devam etmiştir.

Dakika 50:07

Allah ve resulüne karşı muhabbeti onu yakmaktadır. Bir hicran içindedir. Gıdasızlık, açlık veya devamlı oruç tutmak nitekim Hazreti Ayşe oruç kendisini zayıflatıncaya kadar yolculukta oruç tutmaya devam ederdi. Şanlı Peygamber (A.S.V) oruç bağırsakları inceltir şişmanlığıda giderir buyurdular. Sizlere oruç tutmanızı tavsiye ederim zira oruç cinsi münasebet gücünü zayıflatır, damarlardaki kanıda azaltır. Osman İbn-i Mazun Hazretleri sahabeden hiç evlenmeyerek kendini devamlı olarak ibadete vermek için Peygamberimiz’den izin istediğini biliyoruz. Peygamberimiz ey Osman oruç tutmanızı tavsiye ederim çünkü oruç vücuttaki suyu azaltır. Cinsi münasebet arzusunu da keser. Ey Osman İslam da ruhbanlık evlenmeyerek bekâr yaşamak yoktur. Tuzlu peynir yemek insanı zayıflatır. Nilüfer çiçeğinin de çok koklanması organlarda zayıflık meydana getirir. Sık sık sıcak hamama gitmek zayıflamak için gayet iyidir. Zayıflık belirtileri tabii ki yorgunluk, dermansızlık, yüz renginin solması, ağrı, sızı, kalp çarpıntısı gibi şeyler bunlar belirti olarak ortaya çıkar. Tedavi konusunda da et, süt, yağ ve bal gibi gıdalı maddelerle beslenmek, dinlenmek, istirahat etmek, eti süt ile birlikte pişirip yemek, yaş üzüm şişmanlatır. Evet, çekirdeği çıkarılarak yenirse daha faydalı olur eğer zafiyet bir hastalığa bağlı olarak meydana gelmişse o hastalığın tedavisine çalışılır. Evet, kıymetliler işte yüce İslam’ın ortaya koyduğu tıp asli bir tıptır asla dayanır.

Dakika 53:26