251- Tefsir Ders 251 hayat veren nurun keşif notları
251- Kur’an-ı Kerim Tefsir Dersi 251
أَعُوذُ بِاللهِ مِنَ الشَّيْطَانِ الرَّجِيمِ , بِسْمِ ﷲِالرَّحْمَنِ اارَّحِيم
(En’âm Sûresi 101’inci Âyet-i Kerime)
‘’Allahümme inni eûzu bike mineşirki veşşekki kûfi vennifâkı veşşıkak’’ diye sürekli Allah’a dua ederdi. (ve sûil ahlâk ) derdi (ve sûil menzar) derdi (fil ehli vel mâlî vel veled) derdi. Her ümmetine dua örnekleri vermiştir. Nelerden sakınılması, nelerden Allah’a sığınılması gerektiğini de bütün insanlığa Hz. Muhammed öğretmiştir. Şirkten bütün gücünle sakın. Küfürden, nifâktan, zulümden, fısk-ı fücûrdan, fâsıklık ’tan ve her türlü kötülükten sakın, Allah’a itaat et, isyân etme, aklını başına al!
بَدِيعُ السَّمَاوَاتِ وَالأَرْضِ أَنَّى يَكُونُ لَهُ وَلَدٌ وَلَمْ تَكُن لَّهُ صَاحِبَةٌ وَخَلَقَ كُلَّ شَيْءٍ وهُوَ بِكُلِّ شَيْءٍ عَلِيمٌ ﴿١٠١﴾
Bu âyete bütün dünyada ki Allah’ı bırakıp başkalarına yaratıcılık isnâd edenler şöyle bir düşünsünler. Cenab-ı Hak ne diyor; Gökleri ve yeri yaratan yoktan var eden Allah’tır O’dur başkası olamaz ki. (بَدِيعُ السَّمَاوَاتِ وَالأَرْضِ) Aklını başına al ey insanoğlu! Gökleri ve yeri yoktan var eden Allah’tır Yüce Allah’tır (C.C) yaratan O’dur. Eşi de olmadığı hâlde nasıl olurda çocuğu olur? Allah’ın eşi yok, benzeri yok, misâli yok, dengi yok. Allah’ın eşi olmayınca benzeri olmayınca çocuğu olur mu? Cenabı Hak öyle diyor eşi olmadığı hâlde nasıl olurda çocuğu olur? (Allah’ın eşi yok ki) Allah eşsiz zâtında bir, sıfatlarında bir, efâlinde bir, her şeyinde bir. Bu Vâcib-ül Vücûd mutlak varlık, tek varlık. Öbürleri hadis sonradan yaratılmış varlıklar hepsi. Allah ise mutlak tek varlı yokluğu hiç düşünülmeyen tek vacip varlık, Vâcibü’l Vücûd varlık. Varlığı zâtının gereği bir varlık. Eşi de olmadığı hâlde nasıl olurda çocuğu olur? Biri çıkmış İsa Allah’ın oğlu diyor (Hâşâ), biri çıkmış Üzeyir Allah’ın oğlu diyor (hâşâ sümme hâşâ), biri çıkmış Allah falana Hulül etti diyor, birisi Tenasühe inanıyor (hâşâ sümme hâşâ), birisi hulûle inanıyor (sümme, sümme hâşâ) bunlar şirktir. Hiçbir mahlûkta ilâh payı olmaz. Bunlar Allah’ın yarattıklarıdır. Hiçbir mahlûkta zerre cüz ’en veya küllen ilâhlık payı olmaz. Bir mahlûka ilâhlık payı verirsen bir mahlûka işte orada Allah’a şirk koşmuş oluyorsun. Aklını başına al! Kulluğunu yalnız Allah’a yap, O’na kulluk yap zaten O’na kulluk edersen O’nun yarattığı mahlûka en güzel davranış sende bulunur, bütün sevgi sende bulunur, bütün sermayeler sende bulunur. Allah’a kulluk edende bütün güzellikler bulunur. Çünkü Allah sevgisi bütün sevgilerin kaynağı sadece odur. Merhametin kaynağı Allah’u Teâlâ’ya olan gerçek îmânın, O’nun lütfunun verdiği merhametin gereğidir. Onun için Allah’a kul olan, gerçek îmânı olan gerçek Müslüman da tükenmez sevgiler, tükenmez merhametler, hak ve adâlet ve insanoğluna Allah’ın rahmet tecellîsiyle her Müslüman artık insanlığa ne yapar? Allah’ın bir rahmet tecellîsi olur, iyilik tecellîsi olur, kötülük düşünülemez.
Dakika 5:05
Şaşar yanılır, bir ayağı kayar, dili sürçer, bir yanlış yaparsa binlerce tövbe eder istiğfar eder. Onun için bak ne diyor; (وَخَلَقَ كُلَّ شَيْءٍ) “Her şeyi yaratan O’dur, O’ndan aşka yaratıcı yoktur. Yanılmayınız! Biri falan şunu yarattı, biz şunu yarattık diye birine yaratıcılık sıfatı vermeyiniz. Bak bu âyete aykırı davranıyorsunuz yaratıcı Allah’tan başka olmaz. Bunu gerçek anlamda söylüyorsanız o zaman şirke düşersiniz müşrik olursunuz. Ama ağız alışkanlığı ve bu yanlış söyleniyorsa tövbe edin yapmayın bunu! Bu yanlış sözler ağız alışkanlıkları yanlışa, daha büyük tehlikelere yol açabilir yanlışa alışmamak lâzım. Onun için O her şeyi yaratan O’dur. (وهُوَ بِكُلِّ شَيْءٍ عَلِيمٌ ) ve O her şeyi bilendir. Her şeyi bilmeseydi bu âlemi ve bizleri yaratabilir miydi? Her şeyi biliyor, yaratmanı her türlüsünü biliyor, gücü her şeye yetiyor. (وَهُوَ عَلَى كُلِّ شَيْءٍ قَدِيرٌ) ‘’Amentü ve Saddaktü Amennâ ve Saddaknâ’’
Onun için kıymetli dostlarımız!
Allah îmânlarımızı kâmil ve daim eylesin. İnşâ’Allah daha sonraki dersimiz de bu âyetlerle ilgili size daha açıklayıcı keşif notlarımızı vereceğiz. Hayat veren nurun dersleri İnşâ’Allah ömrümüz oldukça devam edecektir Allah lütuf ettiği müddetçe. Bütün lütuflar O’ndan, bütün beceriler O’ndandır. Biz O’na ebedî minnettarız. O’na uçsuz, bucaksız, nâmütenâhi Hamd-ü Senâlar olsun. Biz şu kitâbının başında O’na îmân etmeyi bize îmân nimetini bize lütfeyledi. Kur’an gibi bir kitapla bizi tanıştırdı, İslam gibi bir yüce dinle bizi tanıştırdı, Muhammed gibi rahmet Peygamberine bizi ümmet eyledi. Kendisi eşsiz yüce bizi kendine kulluğa kabul etti kul diye yarattı. Ne kadar mutluyuz ne kadar hamd etsek hakkıyla ona hamd etmiş olamayız. Biz O’na bütün gücümüzle hamd ederiz ama O kendini övdüğü gibidir.
Biz (Elhamdülillah adede hâlkıh ve mil’el mizani ve muntehel îlmi ve mebleğerrida ve zinetel ârş.) deriz
Ama yine de O kendi övdüğü gibidir, yine kendi dediği gibidir O. Çünkü bizim aczimiz var, cehlimiz var ve gafletimiz var. Çünkü biz beşeriz ne kadar bilirsek bilmediklerimiz var. Neye gücümüz yeterse bir de yetmediklerimiz var. Onun için aczimizi O’na ne yapacağız? İtiraf edip aczimizle, cehlimizle, gafletimizle ve O’nun verdiği bize ne verdiyse O verdi O’nun kapısından rahmet kapısından, dergâhı izzetinden hiç mi hiç ayrılmayacağız. O’nun kapısında olacağız biz O’nun kullarıyız onun için İslam’la bize rahmetiyle tecellî etmiş, en büyük rahmeti İslam’la kullarına tecellî etmesidir.
( Elhamdülillahi alâ ni’metil islâm vel îmân vel Kur’an Elhamdülillah) Habîbine salât-ü selam olsun ve Allah’ın hidâyeti bütün insanlığa nasip olmasını biz temennî ederiz. Bütün îmân edenlere hidâyet üzere olan herkese Allah’ın selamı olsun.
Dakika 10:20