100- Hadis-i Şerif Külliyatı Ders 100
100- Hadis-i Şerif Külliyatı Ders 100
أَعُوذُ بِاللهِ مِنَ الشَّيْطَانِ الرَّجِيمِ , بِسْمِ ﷲِالرَّحْمَنِ اارَّحِيم
‘’Elhamdülillahi rabbil âlemin vesselatü vesselamü ala rasulina Muhammedin ve ala alihi ve sahbihi ecmain’’
Evet, sevgili dostlarımız, dersimiz hadisi şerifler külliyatından keşif notları ile devam ediyor. Ecdat ile övünmek konusun da müşrik ecdat ile övünmek de dinimiz de yasaklanmıştır. Evet, sevgililer bu Tekasür Suresin de kabilesiyle övünmekte hızını alamayarak kabre girmiş tarihe karışmış müşrik cetlerini de hesaba katmayı onlarla da gururlanmaya kalkanları Yüce Allah bu ayeti kerime de kınamak da ve davranışın akıbetinin fena olacağını haber vermiştir Tekasür Suresi 1 ve 18 de. Tekasür Suresinin 1. Ayetini takip eden ayetler de, evet 18 kelimesi ora da düzeltilmesi gerekmektedir. Hz. Peygamber (A.S.V) cahiliye devrin de gelip geçen ecdat ile övünmeyi men eder. Yüce Allah sizden cahiliye tekebbürünü ve zaman da ve o zaman da cani olan ecdat ile övünme âdetini kaldırdı. İnsanlar ya mümin ve muttekidir yahut facir ve bedbahttır şu veya bu kabileye mensubiyet bu zati vasfı gidermez. Sizleri Hz. Âdem’in oğullarısınız Âdem ise topraktandır bir kısım insanlar var ki Cehennem kömüründen başka bir şey olmayan adamlarla iftihar ederler övünürler. İşte bunlar ya bu övünmeden vazgeçerler yahut da Allahu Allah nezdin hâl de pisliği burunları ile yuvarlayan Mayıs böceklerinden daha değersiz olurlar. İşte kıymetliler, bir başka rivayette Hz Peygamber (A.S.V) kıyamet günü gelince Allah bir münadiye emreder ve o da nida eder. Ben bir nesep koydum siz de ayrı bir nesep koydunuz, ben en muttaki olanınızı en kerim kıldım siz buna karşı gelerek falan oğlu falan, falanca oğlu falancadan daha hayırlı dediniz. Fakat ben bugün nesebimi yükseltiyorum, sizin nesebinizi alçaltıyorum nerededir muttakiler gelsinler yücelteyim buyurur. Hz Peygamber (A.S.V) şu hadisi de ibretle Peygamberimizden okuyalım dinleyelim. Bir kimsenin cahiliye âdetince kavim ve kabilesine intisap ederek onlardan yardım talep ettiğini ve onlarla şereflendiğini duyacak olursanız ona babanın bilmem nesini ısır deyiniz ve bunu açık açık söyleyerek ima ve kinaye de bulunmayınız, bir başka hadisi şerifte cahiliye devrin de ölen ecdadınızla övünmeyiniz.
Dakika 5:05
Nefsini elin de tutan Zatı Zülcelal’e yemin ederim ki burnu ile pislik yuvarlayan pislik böcekleri cahiliye devrin de ölen atalarınızdan daha hayırlıdır denilir, kim kâfir atalarından 9 tanesine izzet ve üstünlük niyetiyle intisap ederse ateşte onların onuncusu olur. Evet, kıymetliler iman ve ameli salih ve takva olmadıktan sonra kimse bir işe yaramaz. Osmanlı Devleti’ni parçalamaya götüren ırkçılığın yurdumuz da tahrikçi tahriki için batılılar tarafından müşrik ecdatla iftihar, tabya ve taktiğinin uygulandığını söylememiz kâfidir. Okuyucusu okuyucuyu sırf bu hadisin ifade ettiği mefhumun doğruluğu ve ecdat ile övünmeyi men eden hadislerin ne kadar hakikatli ve hikmetli olduğu hususların da ikna için, önce Türkler arasında sonra da Araplar arasında ırkçılığın nasıl uyandırıldığına dair kısa bir açıklama yapmamız da fayda var. Hadisin Ahmet İbni Hanbel’in müsnedi gibi muteber bir kitaptaki içerisin de mevzu hadis olmadığı bütün hadislerin makbul ve en aşağı hasen veya hasene yakın derecesin de olduğu kabul edilmiştir. 5 ayrı vecihten gelmiş olması bir tarafa bugünkü yurdumuzu parçalama da büyük ölçü de ırkçılığın müessir bir alet olarak kullanılması da bu hadisin ifade ettiği mefhumun doğruluğu ve rivayetin sıhhati hususun da her çeşit şüpheyi ortadan kaldırmaktadır. Bura da ölçü nedir? Derseniz aslın da ecdada saygı ve bağlılık fikri bir şe’niyyedir, müşrik muvahhit, hatta mülhit dinsiz ateist herkeste bu duygu vardır, laik ve tam manası ile materyalist insanların bile bu fıtri ve cibilli meyilden kendilerini kurtaramadıklarını her gün görmekteyiz. En iptidaiden en medenisine kadar bütün insanlar da ecdat perestliğin ne kadar umumi bir kanun olduğu anlaşılır. Babanız İbrahim diye takdim edilir, bakın Kuran-ı Kerim’de Hac Suresi ayet 78. Niye firavunlardan birisine babanız demiyor, ya sonra Allah’a itaat edin derken Peygambere itaat edin diyor, niye putperestlere itaat edin niye demiyor? Ey insanoğlu aklını başına al, Allah’a Peygambere itaat et Müslümanlarla kardeş ol müminler kardeştir ırkçılık ise yıkımdır, milletleri birbiriyle boğuşturmaktır. Kendisini kenara çekenler ırkçılığı körükleyenler ne yapıyorlar, dünyayı birbirine boğdurmaya çalışıyorlar. İşte ırkçılık mefhumu ile Osmanlı’yı yıktılar.
Dakika 10:00
Müşrik ecdatla övünme, bu övünmek keyfiyeti memnu ırkçılığın ana sebeplerinden biridir. İslam öncesi devri medeniyetlerinin ihya edilmeye ortaya çıkarılmaya fazlaca ehemmiyet verilmesi tesadüfi bir olay değildir. İslam öncesi cahiliye devrini ırkçılığını bugün körüklemeye çalışıyorlar ki İslam Birliği dağılsın parçalansın diye. Ey Müslümanlar bu oyuna gelmeyin. Bu da gençliği anarşiye itmiştir, geçirmekte olduğumuz kanlı anarşinin sebeplerini buralar da aramamıza hiçbir mantıki ve akli engel mevcut değildir. Kuran-ı Kerim’de ifade edilen Müminler kardeştir idealini kalp ve gönüllere yerleştirerek kuvveden fiile çıkarmak gayesini gütmeliyiz İslam âlemi olarak. Kavmi için savaşanlar İslam’da büyük ecir ve vaat edilen şehitlik mertebesi sırf Allah rızası için ölenlere verilecektir. Sadece ve sadece Allah’ın kelamını ali tutmak yüceltmek için yapılan savaş Allah yolun da cihattır. Bu gaye ile savaşan kimse öldüğü takdir de şehit olur, Peygamber (A.S.V) bu gaye dışın da ölmeyi ve öldürmeyi kesinlikle yasaklar. Kıyamet günü bir adam bir adamın elinden tutmuş olarak gelir ve Yarabbi bu beni öldürdü der. Yüce Allah da ona onu niçin öldürdün? Diye sorar. Berikisi de izzet senin için olsun diye şanını yüceltmek için öldürdüm cevabını verir. Yüce Allah ona o bana aittir der, derken bir başka adam yine birisinin elinden tutmuş olarak gelir ve bu beni öldürdü der, yüce Allah da onu niye öldürdün diye sorar, berikisi izzet falancanın olsun diye cevabını verir. Yüce Allah fakat izzet ona ait değildir der ve öldürdüğü kişinin günahını yükleterek cehenneme gönderir. Kim itaatten ayrılır ve cemaati terk etmiş olduğu halde ölürse cahiliye ölümü ile ölmüş olur. Kim de ümmiye bir bayrağın altın da mukatele de bulunur asabiyet kavmiyet için öfkelenir veya asabiyete çağırır veya asabiyete yardım eder ve bu esna da öldürülürse, onun ölümü cahiliye ölümüdür, kim ümmetime karşı çıkarak facir, salih ayrımı yapmadan kim denk gelirse vurur. Mümin olup olmadığına bakmaz ahitte bulunduğu kimseye karşı ahdini tutmazsa o benden değildir ben de ondan değilim. İşte bu da Peygamberimizden gelen haberdir. Evet, kıymetliler, ümmiye bayrak âlimlerin bir kısmı bununla gayesi hedefi belli olmayan müphem bir umurun kast edildiğini söylemişlerdir. Hak mı batıl mı olduğunu meçhul olan bir iş üzerine toplanmış kimselerin kinaye edildiğini söylemişlerdir. Asabiyet İbnü’l Esirin açıklamasına göre, kavmine zulüm de yardım eden kimse manasına gelir, manasına gelen asabiden gelir.
Dakika 15:13
Asabe ise baba cihetinden gelen akrabalara denir. Asabiyet tarafgirlik demektir. Hz Peygamber (A.S.V) zulüm de kavmine yardım etmek, işte bu asabiyettir demiştir. Yani ırkçılıktır bazen ideolojidir, bazen siyasettir bazen de bölgeciliktir, grupçuluktur. Adaletin tatbikatına liyakatlilerin ahlak haklarını alınmasına mani olan, layığı varken liyakatsizi iş başına getiren mazluma karşı zalimi koruyan, her çeşit tarafgirlikler Hz Peygamber’in (A.S.V) dili ile lanetlenen yasaklanmış olan asabiyettir. Yani tarafgirliktir ırkçılıktır. Kuzman hadisesine bir bakalım, Kuzman hakkın da hadisi Buhari tarafından rivayet edilen bir hadisi şerif ki Katade İbni Numan’a Vallahi bu cengi din için yapmadım, kavmimin şerefi için yaptım der ve sonra da yaraların ıstırabına dayanamayarak intihar eder. Bu Kuzman denilen kişi savaşıyor. Buhari de gelen veçhine göre ashaptan Ebu Hureyre ve Sehl İbni Saad Allah hepsinden razı olsun anlatıyorlar; Biz Resulullah (A.S.V) ile birlikte Hayber gazvesine katılmıştık, Müslüman olarak askerler arasın da yer alan bir kişi için Hz. Peygamber (A.S.V) falan kişi cehennemliktir buyurdu. Savaş başladığı zaman Kuzman herkesin dikkatini çekecek şekilde kahramanca vuruştu savaştı, sağda solda gruptan ayrılmış olan kimseleri birer, birer yakalayıp kılıçtan geçiriyordu. O kadar ki cengâverlerin savaşçıların cengâverliğini savaşçılığını Resulullah Aleyhisselatu Vesselam’a anlattılar ve Allah’ın Resulü bizden hiç kimse onun gösterdiği kahramanlık derecesine ulaşmadı dediler. Resulullah (A.S.V) Fakat o cehennemliklerden buyurdu, Hz Peygamber Aleyhisselatu Vesselam’ın bu sözü neredeyse bazılarınca tereddütle karşılanmıştı, hayrette ileri gidip meseleyi zihin de bitenlerden Huzâi Eksüm adın da biri öyleyse ben onun peşine takılıp ne yaptığını gözetleyeceğim dedi. Ravi Sehl İbni Saad der ki Huzâi Kuzman’ın peşin de harp sahasına çıktı, her gittiği yerde onu takip ediyordu. Öyle ki o nerede durduysa bu da orada durdu, nerede koştuysa bu da koştu. Nihayet Kuzman ağır yaralandı, yaranın acısına dayanamayarak bir an evvel ölmek için kılıcının sırtını yere koydu, keskin tarafını da iki memesi arasına koyarak var gücüyle üzerine yükseldi, kendisini bu şekil de öldürdü. İşte kıymetliler Huzâi’nin bu sözü üzerine Hz. Peygamber (A.S.V) insanlardan bazıları vardı ki halka görünüşe göre, ehli cennete yaraşan hayırlı işler yaparlar. Hâlbuki onlar cehennemliktir.
Dakika 20:20
Yine insanlardan diğer bazısı vardır ki halkın görüşüne göre cehennemliklere yaraşan kötü işler yaparlar. Hâlbuki onlar cennetliktir buyurdu. Yine sevgili Peygamberimiz (A.S.V) Ey Bilal haydi şunu halka ilan et diye emretti, cennete ancak Müminler girer bu müntehirin mücahedesine gelince muhakkak ki Allah İslam dinini dilerse facir bir kişi ile de tehir edip kuvvetlendirir. Yüce Allah nazarın da insanların en şeriri, en kötüsü Hz. Peygamber (A.S.V) asabiyet yani kavim ve kabilesinin menfaati için eyleme kalkarak işlediği masiyet ve cinayetler sebebiyle ahiretini kaybeden kimse için şöyle demiştir. Kıyamet günü Allah indin de derece itibariyle insanların en şerlisi en kötüsü başkasının dünyası uğruna ahiretini heba eden kuldur. Kavmiyetçinin ırkçının şehadeti merduttur. İmamı Şafii şöyle der; her kim sözle asabiyet kavmiyetçilik izhar eder ona çağırır ve bu işi iyice benimserse bu uğur da bizzat savaşmasa bile bu kimsenin şehadeti merduttur, mahkeme de şahitlik yapamaz, zira haram olduğu hususun da İslam âlimlerinin hiçbir ihtilafı bulunmayan bir günaha başlamıştır bulaşmıştır. Asabiyetin ne olup olmadığını anlamamız da bize yardımcı olacağına inandığımız açıklamaların devamını burada aynen sunmayı faydalı gördüğümüz için bunları takdim etmeye çalıştık. Evet, sevgili dostlarımız, Cenabı Hak şöyle buyurmaktadır; Müminler muhakkak kardeştir, Hz Peygamber (A.S.V) de şöyle demiştir; Ey Allah’ın kulları kardeş olun öyleyse bir kimse özrünü mucip bir sebep olmaksızın Allah’ın ve Allah’ın Resul’ünün emrinden dışarı çıkarsa bu davranışıyla tevili mümkün olmayan bir suç işlemiş olur. Üstelik zikrettiğimiz amellerin suç olduğu hususun da Müslümanların hiçbir tereddüdü ihtilafı da yoktur. Öyle ise bu durumdaki bir kimsenin şehadetinin reddedilmesi gerekir. Halasının kızı olan Zeynep Bintü Cahş ile azatlı kölesi Zeyd (R.A) Hazretlerini evlendirmesi. Bu azatlı köleyi ve onun oğlu Usame (R.A) Hazretlerini Muhacir ve Ensar’dan en büyük şahsiyetlerin bulunduğu orduya bir kısım itirazlara rağmen komutan tayin etmesi, İran asıllı Selman. Bizans asıllı Süheyb, Habeş asıllı Bilal’e diğer Ashap arasın da müstesna bir yer ve değer vermesi gibi vakaları bir kere daha hatırlayabiliriz. Pek çok kimsenin kölelikten efendiliğe âlimliğe, valiliğe, sultanlığa yükselmiş bulunduklarını göstermeye çalışacağız.
Dakika 25:12
Şunu da kaydedelim ki bu prensip sadece köleleri yükselterek onlara hizmet sunmuş olmuyor. Aynı zaman da onları İslam’a hizmet çarkına sokmuş olmakla İslam’ın güçlenmesine tealisine de katkıda bulunmuş olmaktadır. Hz Ömer’le arasın da şu konuşma geçer; bakın Mekke’nin Valisi Nafi İbni Abdil Halis karşılar Hazreti Ömer’i, vaadi ahalisi üzerine Mekke halkına kimi Halef bıraktın der valiye Hz Ömer, onlar üzerine İbni Ebza’yı bıraktım, İbni Ebza da kim? diye sorar. Mevalilerimizden yani azatlı kölelerden biridir. Yani Kureyş ‘ten ve Resulullah’ın ashabından pek çok kimselerin bulunduğu bir yere bir azatlıyı mı? Bir köleyi mi hakef bıraktın? Evet der zira o Allah’ın kitabını iyi bilir, feraizi iyi bilir adaletle hükmeder. Öyleyse isabetli davranmışsın zira Hz. Peygamber şöyle buyurdu; yüce Allah bu kitap sayesin de Şanlı Kur’an İslam sayesin de bir kısım kavimleri yükseltecek bir kısmını da alçaltacaktır. Haccac’dan bir misal, Haccac Halit İbni Safvan’a sorar? Haccac zalim bir biliyorsunuz ki validir. Basra ahalisinin büyüğü Seyyidi kimdir? Diye sorar. O da Hasan’dır meşhur Hasan-ı Basri söyler. Bu nasıl iş o bir azatlıdır yani bir köledir, insanlar dine müteallik işlerin de ona muhtaç oldular. Dikkat edin ey insanoğlu vallahi bu büyüklüktür seyitlik Selman’ı Farisi Farslılara karşı görüyorsunuz ki Selman’ı Farisi’nin İran’ın fethi için hazırlanan bir askeri birliğe komutan olarak katılmış olmasıdır. Bakın Selman-ı Fârisî farslıdır ama Farslarla savaşan İslam ordusunun başkomutanı da Selman-ı Farisi’dir. Bakın kendi kavmi müşrik ateşperest müşrik ama kendisi Müslüman, İslam ordusu ile kendi milletine karşı savaşmaktadır. İşte farsça olarak kale halkına şu hitabede bulunduğunu kaydederler; ben sizden bir kimseyim İranlıyım görüyorsunuz. Araplar benim emrim altın da ve bana itaat ediyorlar Müslüman olduğunuz takdir de bizim haklarımız aynen size verilecek, size terettüp edecek, vazifeler de bize terettüp eden vazifelerin aynı olacak. Yani siz de bizim gibi olacaksınız, dininiz de kalmak isterseniz bize cizye vermek şartı ile sizi serbest bırakacağız. İdaremiz de olacaksınız netice de teklif reddedilir ve Selman’ı Farisi (R.A) harp emrini verir ve kale fethedilir. Dikkat et, İbni Ömer, Ömer İbni Abdülaziz bakın (R.A) Hazretleri Emevi Halifelerinin ırkçı davranışlarına son vererek, devletçe tahsis edilen ödenekler de yiyecek giyecek nakit ve diğer çeşit ikramlar da Arap ve Mevali arasın da tam bir eşitliği sağlamıştır.
Dakika 30:34
Irkçılığı da ortadan kaldırmıştır Ömer İbni Abdülaziz. Kendi milleti olan kendi kavmi ırkı olan Emevilerin bütün kötülüklerini ortadan kaldırmaya çalışmıştır. İbni Şihâb-üz Zühri ’den gelen şu rivayeti aynen kaydedeceğiz; Abdülmelik İbni Mervan’ın huzuruna çıkmıştım bana ey Zühri nereden geliyorsun? Diye sordu. Ben Mekke’den geliyorum deyince aramız da şu konuşma geçti, Mekke halkına mürşitlik edecek geride kim kaldı? Ata İbni Ebi Rebah Arap asıllı mı, Mevali mi? Mevali azatlı köle demektir, mevalidendir. Pekâlâ, Mekkelilere ne ile hükmeder? Diyanet ve rivayetle, Hz. Peygamber Aleyhisselatu Vesselam’ın sünneti ile hükmeder. Diyanet ve rivayet ehli irşat etmeye layıktır. Yemen ehline kim mürşitlik ediyor? Tavus İbni Keysan. Arap asıllı mı, Mevali ’den mi? Mevalidendir. Dikkat et, dikkat et! Ey insanlar yani köle asıllıdır. Pekâlâ, onlara ne ile hükmedecek? Ata’nın hükmettiği ile yani diyanet ve rivayetle öyleyse layıktır. Mısır ahalisine kim mürşitlik edecek? Yezid İbni Ebi Habip yani İbni Ebi Habip hükmedecek. Arap asıllı mı, Mevali ‘den mi? Mevali ‘den yani köle asıllı. Şam ahalisine kim mürşitlik ediyor? Mekhul dedi bakın. Ey insanlar sen yatarsan işte Cenabı Hak kimi aziz edeceğini biliyor. Arap asıllı mı, Mevali ‘den mi? O da mevalidendir. Görüyorsunuz bütün idareler her mıntıka da mevali köle asıllıların eline geçmiştir. Niye? İlim irfan onlardadır da ondan. Huzeyl kabilesine mensup bir kadın tarafından azat edilmiş Sudan asıllı Nubi bir köledir. Cezire ahalisine kim mürşitlik ediyor? Meymun İbni Mihran. Arap asıllı mı, Mevali ‘den mi? Mevalidendir yani köle asıllı. Horasan ahalisine kim müşriklik ediyor? Dahhak İbni Mizahim mürşitlik ediyor, Arap asıllı mı, Mevaliden mi? Mevaliden. Basra ahalisine kim mürşitlik ediyor? El Hasan İbnül Ebil Hasan yani meşhur Hasanı Basri. Arap asıllı mı, Mevali ‘den mi? Mevaliden. Helak olasıca Küfeye kim mürşitlik ediyor? İbrahim En Nehaî Arap asıllı mı, Mevali ‘den mi? bu Arap asıllıdır. Ey helak olasıca Zühri beni biraz ferahlattın Allah’a kasem olsun mevali Araplar üzerine efendi olmuş bulunuyor. Yani köleler Arapların tepesine artık mürşit olarak konmuş bulunuyor.
Dakika 35:18
Araplar minberin dibine otursun da mevali üstüne çıkıp bunlara hutbe okusun ha olacak şey değil. Ey Müminlerin Emiri bu Allah’ın takdiridir onun dinini kim tatbik eder korursa efendi olur, kim de tatbik etmez elden kaçırırsa zelil olur. İnananlar kardeş olun bu Basri Hz. Peygamber Aleyhisselatu Vesselam’ın şu hadisi ile sona erdirmeye çalışalım; Ey inananlar birbirinize haset etmeyin, birbirinize buğuz etmeyin, birbirinize sırt çevirmeyin, birbirinizin satışını bozmayın, ey Allah’ın kulları kardeş olun. Bunu kim buyuruyor? Hz Muhammed buyuruyor. Müslüman kişi diğer Müslüman kişinin rengi dili doğum yeri, içtimai durumu cinsiyeti ne olursa olsun kardeşidir. Müslüman Müslümanın kardeşidir. Öyleyse ona zulmedemez, ihanet edemez, aldatamaz yardım isteğini cevapsız bırakamaz tahkir de edemez. Yüce Allah sizlerin cesetlerine mallarına bakmaz. Fakat kalplerinize ve amellerinize bakar kalbini göstererek takva şuradadır, takva şuradadır, takva şuradadır, kişinin kötü sayılması için Müslüman kardeşini tahkir edip horlaması kâfidir. Bir Müslümanın kanı malı ve ırzı diğer bir Müslümana haramdır, işte bunları rivayet eden de Müslim ve Tirmizi’dir. Ey Sevgili dostlar, işte durum meydan da insanlar Kuran-ı Kerim’e, sahih sünnete, hadisi şeriflere, icma ve kıyasa İslami ilimlere sarılmalı, İslam’ı bilerek iyi bir Müslüman olmalı. Bütün Müslümanlar birbirinin kardeşidir bunun da şuurun da olmalıdır, Müslüman olmayan hiç kimse senin baban da olsa annen de olsa, Fatma halan da olsa sana kardeş olamaz, iman da kardeş olamaz, imansız kim olursa olsun cehennemdedir, imanlı mümin Müslümanlar ise kesin Cennettedirler. Onun için millet dünya da ikidir iman İslam bir millettir. Küfür şirk nifak dünya da ayrı bir millettir, dünya temel de iki millettir. Ondan sonra paramparça gâvur kendi içindeki parçalanmış, Müslümanların için de kendi için de parçalanma şansı olmamalıdır. Çünkü İslam bir bütün Müslümanlar kardeş, ancak ne yaparlar? Müslümanlar yanlışı doğru ile ortadan kaldırmaya çalışırlar. Bir Müslümanın hatası günahı varsa onu ne yaparsın onu o günahtan o hatadan kurtarmaya çalışırsın, kurtulmak isteyen Müslüman senin kardeşindir, tövbe eden Müslüman kardeşindir ama günahın da ısrar ediyorsa illa İslam adaleti onun da hakkından gelmeyi bilir. Öyle kimse başıboş yaratılmadı, gâvur kendi kanunlarını koyuyor, kendi kanunlarına uymayanı ne yapıyor yakasından tutuyor. Allah da kanunlarını koymuş Müslüman bu kanunlara göre yaşayacak bu kurallara uyacaktır. İşte Muhammed’i şeriat, bu kanun ve kurallardır. Aklını başına al, doğru Müslüman ol, biz hatırlatıyoruz ötesi sana kalmış.
Dakika 40:46