70- Tefsir Ders 70 hayat veren nurun keşif notları

70- Kur’an-ı Kerim Tefsir Dersi 70

أَعُوذُ بِاللهِ مِنَ الشَّيْطَانِ الرَّجِيمِ , بِسْمِ ﷲِالرَّحْمَنِ اارَّحِيم

(Âli İmrân Sûresi 28.’inci Âyet-i Kerime’den 33’üncü Âyet-i Kerime’ler)

لاَّ يَتَّخِذِ الْمُؤْمِنُونَ الْكَافِرِينَ أَوْلِيَاء مِن دُوْنِ الْمُؤْمِنِينَ وَمَن يَفْعَلْ ذَلِكَ فَلَيْسَ مِنَ اللّهِ فِي شَيْءٍ إِلاَّ أَن تَتَّقُواْ مِنْهُمْ تُقَاةً وَيُحَذِّرُكُمُ اللّهُ نَفْسَهُ وَإِلَى اللّهِ الْمَصِيرُ ﴿٢٨﴾

قُلْ إِن تُخْفُواْ مَا فِي صُدُورِكُمْ أَوْ تُبْدُوهُ يَعْلَمْهُ اللّهُ وَيَعْلَمُ مَا فِي السَّمَاوَاتِ وَمَا فِي الأرْضِ وَاللّهُ عَلَى كُلِّ شَيْءٍ قَدِيرٌ ﴿٢٩﴾

يَوْمَ تَجِدُ كُلُّ نَفْسٍ مَّا عَمِلَتْ مِنْ خَيْرٍ مُّحْضَرًا وَمَا عَمِلَتْ مِن سُوَءٍ تَوَدُّ لَوْ أَنَّ بَيْنَهَا وَبَيْنَهُ أَمَدًا بَعِيدًا وَيُحَذِّرُكُمُ اللّهُ نَفْسَهُ وَاللّهُ رَؤُوفُ بِالْعِبَادِ ﴿٣٠﴾

Mü’minler mü’minleri bırakıp da kâfirleri dost edinmesin ve onu her kim yaparsa Allah’tan ilişiği kesilmiş olur. Ancak onlardan bir korunma yapmanız başkadır. Bununla beraber Allah sizi kendisinden korunmanız hususunda uyarır. Nihâyet gidiş Allah’adır. Deki; Göğüslerinizdekini gizleseniz de, açığa vursanız da Allah onu bilir. Gökler de ne var, yer de ne varsa hepsini bilir. Hiç şüphesiz Allah her şeye kâdirdir. O gün her nefis ne hayır işlemişse, ne kötülük yapmışsa onları önün de hazır bulur. Yaptığı kötülüklerle kendi arasında uzak bir mesafe bulunsun ister. Allah size asıl kendisinden çekinmesini emreder. Şüphesiz ki Allah (C.C) kullarını çok esirger.

Ey Müslüman! Allah’ın emirlerine bağlan ki Allah seni korusun. Allah’ın emirleri kânûnlarıdır koruyan. İsyan ederek korunacağını mı zannediyorsun? İlâhî çeşmeden içmeyip de o sen içinden şirk akan çeşmelerden içersen hayat bulacağını mı zannediyorsun? Hayat çeşmesi ilâhî’dir o da Kur’an’dan akan âb-ı hayat, ebedî hayat veren işte hayat suyu, hayatın bütün şifası, devası, tamamı Kur’an deryâsından içeceksin. Hem de ebediyyû’l-ebed selâmete ereceksin, gerçek hayatı bulacaksın. Dünyada ki gerçek hayat da bu, Cenab-ı Hak ne diyor? Allah’a gitmek mi istiyorsun? Bak nasıl gideceğini, kimin önderliğin de gideceğini, ne yapacağını sana Kuran-ı Kerim sana söylüyor.

استعيذ بالله

قُلْ إِن كُنتُمْ تُحِبُّونَ اللّهَ فَاتَّبِعُونِي يُحْبِبْكُمُ اللّهُ وَيَغْفِرْ لَكُمْ ذُنُوبَكُمْ وَاللّهُ غَفُورٌ رَّحِيمٌ ﴿٣١﴾

قُلْ أَطِيعُواْ اللّهَ وَالرَّسُولَ فإِن تَوَلَّوْاْ فَإِنَّ اللّهَ لاَ يُحِبُّ الْكَافِرِينَ ﴿٣٢﴾

Ne diyor Cenab-ı Hak deki; Ey Habîbim Muhammed Mustafa! Deki; (S.A.V) siz gerçek Allah’u Teâlâ’yı seviyorsanız bana uyun, tâbî olun de. Kime? Herkese, Allah da sizi sevsin ve suçlarınızı, günahlarınızı bağışlasın. Çünkü Allah çok esirgeyici ve bağışlayıcıdır. Böyle söyle diyor Cenab-ı Hak.

Dakika 5.07

Ey Habîbi Kibriyâ’m, Muhammed Mustafa’m! Böyle söyle diyor (A.S.V). Deki; Allah’a ve Peygambere itaat edin. Eğer aksine giderlerse şüphe yok ki Allah kâfirlerini sevmez. Böyle söyle diyor bütün insanlığa.

Ey kıymetli dostlarım,

Dost olmak için doğru söylemek lâzım. Kur’an doğru söylüyor. Kuran-ı Kerim’i dosdoğru anlatmaya gayret etmek lâzım.

إِنَّ اللّهَ اصْطَفَى آدَمَ وَنُوحًا وَآلَ إِبْرَاهِيمَ وَآلَ عِمْرَانَ عَلَى الْعَالَمِينَ ﴿٣٣﴾

Gerçekten Allah (C.C) Âdem’i, Nuh’u, İbrâhim soyunu ve İmrân soyunu âlemler üzerine seçkin kıldı. Dikkat et buraya! Âdem’i, Nuh’u, İbrâhim soyunu ve İmrân soyunu âlemler üzerine seçkin kıldı. Bir zürriyet olarak birbirinden gelmişlerdir. Bütün insanlık Âdem’in işte soyundan geliyor, sulbundan geliyor. Allah her şeyi işitendir, bilendir.

Ey kıymetli dostum, ey muhterem efendiler! Yaratan hepimizi bir Allah, babamız bir Âdem ve Havvâ Annemiz. Âdem’i, Nuh’u, İbrâhim, İmrân’ın soyundan bakın gelenler var ama hepsi Âdemoğlu, hepimiz birbirimizdeniz. Sen bizden, biz sizden, ayrımız gayrimiz yok, ayrılık yok. Ayrılık nerede? Allah’ı tanıyıp, tanımamakta, Allah’ın emrine girip, girmemekte, Allah’ın kânûnlarını tanıyıp, tanımamakta, Ayrılık bura da küfür de, îmân da küfür îmân apayrıdır. Ne yan yana gelebilirler, ne toplanır, ne bağdaşır. Biri yerdeyse îmân göktedir. Birisi küfür cehennemdeyse îmân cennettedir. Bir arada olmazlar işte ayrılık burada bunu da insanoğlu kendisi yaptı bunu, kendi kazandı. Îmân aslî idi küfür yoktu ortada, insan bunu kendi kazandı, kendi uydurdu. Şirki de, küfrü de, zulmü de insanoğlu kendi uydurdu ve yanlışa saptı. Aslî olan îmândı, aslî olan rahmetti. Cezayı insanoğlu kendi kazandı. Suç işlenince ceza çıktı ortaya. Allah’a isyan edilmeseydi bunların birisi olmayacaktı, sadece cennet olacaktı…

Dakika 9:17